Yeni kapak ve afiş için VampirAkademi ye çok çok teşekkürler.
Medya bölümünde yeni karakterimizin de bulunduğu afişimiz ve Aşkın'ın büyük buluşmada giydiği kıyafet var.
Bu bölümde yeni bir karakter ekleniyor hikayemize. Adı Barkın. Aşkın'ın eski sevgilisi. Bakalım bu bölümde neler olacak???? Keyifli okumalar...
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
" Sen ilk görüşte aşkın ne demek olduğunu bilir misin Aşkın? "
" Onu bilmem ama sen 6 yıllık arkadaşını kaybetmek nedir bilir misin? "
" Aşkın beni dinler misin? Lütfen fazla başını ağrıtmayacağım zaten. "
" Peki dinliyorum. "
" İlk görüşte aşk senin gözlerine baktığımda o çocuksu gülüşünü görmek ve senin o tatlı gözlerinde kaybolmaktı. Ben aşkı sende buldum, seni bulduğum için çok şanslıyım. Yaşayan ölü gibiydim, seni bulduktan sonra bunları tek bir kalemde sildim. Artık senden öncem yok sadece senden sonram olacak hayatımda. Bence ikimiz için en güzeli bu. Tabii benim hakkımdaki düşüncelerini daha bilmediğim için şimdilik bu kadarı yeter bence. Seni çok seviyorum nefesim!! İyi geceler. "
Off off!! Çocuk bildiğin abayı yakmış bana, aslında bende ona karşı boş değilim hani. Tatlı çocuk yani nee neler söylüyorum ben böyle?! Artık Beren yoktu olmasındı zaten. Gittikten 2 saat sonra attığı mesaj canımı çok acıtmıştı.
" Ben bir daha o eve gelmem. Senle de arkadaşlığımı bitiriyorum ama sana tek bir şey soracağım. Sende Barış'ı seviyor musun? "
Ona ihanet ettiğimi düşünüyordu, oysa öyle bir şey yoktu. Kendi tabiriyle onu elin çulsuzuna değiştiğimi düşünüyordu. Mesajının sonundaki soruya sinir olmuştum.
" Evet seviyorum hem de çok!!!! "
diye cevap vermiştim. Ama gerçekten öyle miydi?
Aradan 5 dakika geçmeden bir mesaj sesi gelmişti telefonumdan ama bu farklı bir sesti. Bu ses, bu ses eski sevgilim Barkın'ın mesaj sesiydi. Onla çıkarken beraber seçmiştik bu sesi, hâlâ kayıtlıydı numarası telefonumda. Sesi hatırlayınca, eski mutlu günlerimiz gelmişti aklıma neyse mesaj önemliydi herhalde, üst üste bir sürü mesaj atıyordu.
" Aşkın müsait misin? Sana çok önemli bir şey söylemem lazım. Telefonunu açar mısın artık? "
Neydi acaba bu kadar önemli olan şey? Sesini duymak ölümdü benim için, ne zaman telefonda konuşsak o sesi paramparça olmama sebep oluyordu sesini unuttuğunuz bir insanın sesini birden duymak. Ne yapmalıydım arasam mı mesaj mı atsam? Neyse mesaj atmaya karar verdim.
" Ne var Barkın? Ne oldu yine? "
" Seni seviyorum Aşkın. Tekrar eskisi gibi olalım mı? Lütfen kırma beni! Birde çabuk mesaj atarsan sevinirim, kalp krizinden öleceğim şimdi. "
Ayy ayy, yeter ama yaa bıktım artık!!!! Önüne gelen seni seviyorum diyor. Barış'a olmaz diyorum, Barkın Bey'in aklına düşüyorum mesaj atıyor bu ne böyleeee? Aslında Barkın'ı seviyordum. Arkadaşlarımız arasında adı geçtiğinde heyecandan elim ayağıma dolanıyordu ama artık tamamen unuttum dediğim anda karşıma çıkması hiç iyi olmamıştı.
" Barkın hemen cevap vermemi bekleme benden. Bu dediğin şey çocuk oyuncağı değil devam edelim, yok olmadı, bitirelim hadi diyebileceğimiz bir şey değil. Bana biraz zaman ver lütfen. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın İçindeki Mutluluk(Düzenleniyor...)
RomanceGökyüzünde kayarken yanlışlıkla karamsar simsiyah bir hayatı olan bir kızın hayatına giren ve o kızı siyahlıktan kurtarıp kendisini "Siyahın İçindeki Mutluluk" olarak kıza kabullendiren ama aşkın gözünü kör ettiği bir insan "Barış Bekler". Kıza göre...
