15 yıl önce karısının doğum yaptığı hastaneden aramışlar ve o gün doğan üç çocuğun karışmış olabiliceğini söylemiş ve ondan sonra üç kızında hayatı değişikliklere uğramıştır şimdi Defne'nin hayatını okuyalım...
Evin kapısının önünde durmuş kapının açılmasını bekliyorduk. Sanki ufaktan gerildim galiba neyse gerilecek ve heycanlanacak hiç birşey yok içeride sadece daha ayrıntılı tanışıcaz o kadar. Ne saçmalıyorum ben ya resmen götüm tutuşuyor şuan. Ben kendi kendime konuşurken çoktan içeriye girmiştik evi söylemedim demi size neyse hemen anlatayım. Üç katlı normal bir evdi ya da villa sadece etrafında birazcık fazla koruma vardı o kadarda olsun canım demi.
"Defne canım niye orada duruyorsun hadi gel salona geçelim."Kübra Hanım'ın bana seslenmesiyle kendime geldim ve yanına doğru adımladım yanına geldiğim bir elini belime atıp beni bir kapıdan geçirdi. İçeri girdiğimizde Anıl hariç 4 erkek daha vardı ama şimdi Allah var hepsi birbirinden yakışıklı. "Heh çocuklar bu kardeşiniz Defne. Defne bunlar da abilerin.Hadi tanıştıralım sizi bak bu 1.abin Berkay onun yanındaki 2.abin Çınar şurdaki 3.abin Batu Anıl'ı zaten biliyorsun o da 4.abin.Son olarakta 5.abin Gökalp." Kübra Hanım'ın yüzü gülüyordu hepsine ufak tebessümler ile baktım ama onlar bana hiç bir mimik oynatmamışlardı o yüzden hemen suratımı eski haline getirdim.
Abi takımı benden memnun olmadığını belli ederek içlerinden Batu'ydu galiba konuşmaya başladı "Anne seni üzmek istemem ama ya bu kızda Azra gibiyse hatta direk öyle bence baksana şimdiden iyi kız rollerine bürünmüş."açıkçası böyle bir tepki beklemiyordum.Hemen konuşmaya başladım "İlk olarak laflarına dikkat et ondan sonra benimle konuş.Seni bu önyargı ile nasıl sevmişler acaba ya." Anında sinirlenirken "Belli ki seni sevmemişler baksana ailen direk vermiş seni.Haklıyım değil mi seni hiç sevmediler değil mi?"söyledikleri canımı çok acıtmıştı gözlerim dolarken onları saklamak için gözümü kapattım geri açtım ve "Sevdilerse beni sevdiler sevmedilerse beni sevmediler sanane umrunda olmayacak şeyler sorma bana!! Ve sana benden bir tavsiye insanların hakkında bir daha bence birşey bilmeden konuşma."dediklerimle bir an afallasada belli etmemeye çalışarak bağırmaya başladı "Bana bak sakın ama sakın bir daha bana karşı gelmeye kalkışma.Bakıyorumda hemen bıraktın iyi kız rollerini biliyordum zaten seninde onun gibi olduğunu.Haklı değil miyim beyler.Birşey desenize lan!!"
Daha fazla kavga istemediğim için ve yalnız kalmaya ihtiyacım olduğu için Kübra Hanım'ın yanına gittim "Kübra Hanım kalabilceğim bir yer var mı acaba biraz dinlensem ve düşünsem çok iyi olucak galiba.Hem oğlunuzda biraz sakinler."söylediklerimi kafasıyla onaylayıp elimi tuttu ve ilerlemeye başladı.
"Kızım gerçekten böyle olsun istemezdim sen Batu'nun dediklerine bakma."ikinci kata çıktığımızda bir kapının önüne geldi ve durdu "Gel burası önceden Azra'nın odasıydı şuan senin oldu artık istediğin gibi takıl burada." "Teşekkür ederim ama galiba biraz kendime göre dekore etmem gerekiyor." Onun sıkıntı olmadığını söyleyip yanımdan ayrıldı hemen kıyafetlerimi alıp gardırobuma yerleştirdim. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkayıp odaya geri döndüm ve üstüme bir pijama takımı giydim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yatağın içine girdim ve uyumaya çalıştım. Çünkü aşağıdan sesler geliyordu.
-Yazardan-
Defne gittikten sonra Atalay sinirle Batu'ya söylenmeye başladı "Yahu çocuk sen napıyorsun ya biz sana böyle mi öğrettik. Ne için kızın eski hayatına giriyorsun sen öyle dediğinde halini görmen lazımdı ki utansaydın ona dediklerinden. Defne ile anlaşmanız anlıyorum ama lütfen eski ailesi ile ilgili birşey deme belli ki yaraları var." Kübra Hanım'ın odaya girmesiyle sustu ve karısının yanına gitti Atalay. Çocukların kafası çok karışıktı en çokta Anıl ve Batu'nun çünkü Anıl hastanede tavırlarını görmüştü eski ailesine karşı hatta kızlarıyla sarılırken de yüzünde oluşan o buruk tebessümüde görmüştü o yüzden eski ailesi ile arsının pekte iyi olmadığını düşünüyordu.Batu ise kendisini acındırmaya çalıştığını düşünüyordu.
