Sabah kendiliğimden kalktım ilk defa bunun için kendimi tebrik ediyorum bir ilki başardığım için. Her neyse işte yataktan kalktım saate baktım saat daha 09:30 ne bu kardeşim ya bu kadar da erken kalkılmaz ama. Elimi yüzümü yıkamak için banyoya girdim işlerimi hallettim çıktım aslında hiç birşey yapasım yoktu napsam diye düşünürken evi tanımadığım aklıma gelmiş ve odamdan çıkarak evi tanımaya başladım.
İlk olarak odamın yanında ki odaya girdim sessizce birde ne göreyim Berkay üstü çıplak bir şekilde horul horul uyuyor. Odasına şöyle bir göz gezdirdim zevkli biriymiş aslında daha çok bebek mavisi ve beyaz tonları hakimdi odaya. Berkay hareket etmeye başlayınca hemen odadan çıktım ve benim odamın karşısındaki odaya girdim ve burası Batu'nun odasıydı her ne kadar bakmak istemesem de şöyle bir göz gezdirdim odası daha çok siyah tonlarına hakimdi.
Onun odasından çıkıp onun yan kapısına girdim burasıda Anıl'ın odasıydı. Anıl yatağında uyuyordu ama Allah var şimdi cin çarpmış gibi uyuyor lan bu çocuk tövbe yarabbim. Onunda odası daha çok krem rengi hakimdi fazla oyalanmayarak bi alt kata indim ve önüme çıkan ilk odaya girdim.Burası Gökalp'in odasıydı. Fakat Gökalp yatağında yoktu lan dur nerde o zaman bu diye düşünürken yatağın diğer tarafına dolaştım ve ben şok çünkü beni yerde yatan bir adet Gökalp karşılıyordu tövbe tövbe olm bunlar niye değişik yatıyorlar. Onunda odası normaldi be bu çocuk çok zevksiz çıktı oda konusunda. Ordan çıkıp karşısındaki odaya girdim burası Çınar'ın odasıydı odası daha çok gri ağırlıklıydı.
Oradan çıkıp yanındaki odaya girdim ups burası Atalay Bey ve Kübra Hanım'ın odasıydı hemen geri çıktım nede olsa insanın özeli var değil mi şimdi soracaksınız diğerlerinin özeli yok mu diye onlar insan değil ki özeli olsunlar belki şuanlık Batu harici kimseyle laflı olarak burada istenmediğimi konuşmadık ama diğerleri gözleriyle söylüyorlardı resmen beni istemediklerini .
Son bir oda kalmıştı oraya girdiğimde böyle takılmalık bir oda olduğu çok belliydi TV,oyun konsolları ve oyunların dizili olduğu bir kitaplık vardı TV'nin karşısında da L koltuk vardı. Bak burası ilgimi çekmişti işte telefondan saate baktığımda saatin 10:30 olduğunu gördüm yuh nerdeyse 1 saattir evi dolaşıyordum. Aşağı kata indim ve mutfağa girip su içip geri odama çıktım birazda kendi odamı tanıyayım değil mi ama.Odama geldiğimde biraz soluklandım ve odaya bakmaya başladım. Lann burası nasıl bir oda aman yarabbim oda pembenin en koyu tonlarına hakimdi. Şimdi bir dk size odamın şeklini anlatayım. Şimdi odaya girdiğinizde ilk önce sizi bir yatak karşılıyordu yatağın karşısı full camdan bir duvardı yatağın üst kısmı ise tavan değildi yani bir kısmı camla kaplıydı. Banyo ise camdan duvarın yanındaki duvarın ortasında kalıyordu.
Yataktan tarafa döndüğümde başımdan aşağı kaynar sular döküldü neden mi ?
Çünkü yatak başlığımın dayalı olduğu duvar pembenin en ama en koyu tonu ve o duvarın üstünde de "I AM A PRINCESS"
yazıyordu. Benim en acilinden bu odayı bugün düzenlemem lazım yoksa girmem bu odaya lan ben. Kapım çalınıp açıldı hemde ben daha gel komutunu vermeden neyse kapıya baktığımda içeriye Anıl girdi. Beni ayakta görmeyi beklemiyor olmalıydı ki şaşırdı e tabi insanlar alıştı geç kalkmama ifadesini düzelterek "Günaydın bugün dışarıda yapıcakmışız kahvaltıyı hazırlanmanı söyleyecektim."dedi "Günaydın tamam çıkta hazırlanayım."dediğimde göz devirip odadan çıktı bana göz mü devirdi o. Arkasından söylene söylene dolabımın önüne gelmiştim içinden kıyafetlerimi çıkartıp giymeye başladım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karışan Bebekler 🤍
Ficção Adolescente15 yıl önce karısının doğum yaptığı hastaneden aramışlar ve o gün doğan üç çocuğun karışmış olabiliceğini söylemiş ve ondan sonra üç kızında hayatı değişikliklere uğramıştır şimdi Defne'nin hayatını okuyalım...