Deniz Korkusu

90 63 10
                                    

İki gün sonra Bahar, Ece, Mehmet, Kuzey ve ben tekrar bir araya gelerek sözleştik. Akşam güzel bir hava vardı ve bu sefer biralarımızla daha keyifli bir buluşma planlamıştık.

Akşam olduğunda denize girmek için buluştuk. Denizde güzel bir akşamın tadını çıkarmaya kararlıydı. Birbirimize şaka yaparak ve güzel anılar biriktirerek, o gece denizde daha rahat bir zaman sürdürebilir. Bahar, Ece, Mehmet ve Kuzey, birbirleriyle şakalaşarak ve gülerek biralarını yudumladılar. Ben ise kıyıda kendi ülkelerinin keyifli anlarına tanıklık etmek. Serin rüzgarın esintisiyle sürtünmem hafifçe dalgalanırken, gözlerim denizde kaybolmuştu.

 Kuzey, denizden ayrılırken bana doğru değişiklikler şaşkınlık bir şekilde sordu, "Denize girmek istemediğinden emin yanlış mı?"

Başımı iki yana sallayarak, "Korkuyorum demiştim."

Kuzey, şaşkınlık bir ifadeyle baktıktan sonra güven verici bir şekilde, "Burada aralıkları sıkılmak mı yoksa denize girip ananın tadını çıkarmak mı istiyorsunuz?" Dedikten sonra birine bir fikir gelmiş olacak ki ekledi, "İstersen bana tutunabilirsin. Hem daha fazla derine gideceğiz boğulmana izin vermem. Güvende olacaksın, söz ver." dedi. Onu daha fazla kırmak istemedim aslında bende denize girmek üzereyken Kuzey'e katıldım benimmama izin vermedi.

Kuzey'in tekliflerini düşündükten sonra, içerideki korkulara rağmen yürüyorum. "Evet, belki de biraz eğlenmeye ihtiyacımız var" dedim. Kuzey'e doğru yaklaşıp, ona tutunarak denize girdik. İlk dalga başlangıçta hızla uzaklaştım, ancak Kuzey güvencesi veren bir şekilde, "Sakin ol, sadece eğlenmeye geldik" dedi. 

Dalgalara doğru ilerlerken, Kuzey'in gidişatı ve cesaretlendirici bakışları, içindeki korkuları yatıştırdı.

Ancak deniz seviyesi göğsümü geçerken, biraz daha ilerlemek istemedim fark ettim. Kuzey'e gülümseyerek, "Burada durmak istiyorum, biraz daha derine gitmek istemiyorum" dedim. Kuzey de anlayışla başınızı sallayarak, "Tabii ki, istenilen kadar burada yaşayabiliriz. Sadece keyif almak için gelmeliyiz, zorlamamalıyız" dedi. Denizin serin sularına karışmak, hem korku hem de heyecanla dolu bir deneyimdi. Dalga sesleri arasında sırasında Kuzey'in yanında olmak, hem içerideki korkularını aşmama yardımcı oldu hem de denizin huzurlu atmosferini hissetmeme neden oldu. Göğsüme kadar gelen suyun serinliği, adeta bir terapi gibiydi.

Gözlerimin gözleri, denizin sesiyle dinlerken, içsel bir dinginlik hissettim. Belki de Kuzey'in yanında olmak, her şeyin daha güvenli ve daha kolay yapılabilmesine katkı sağlıyordu. O an, denizin kucaklayıcı sularında hem korkup hem de heyecanlanmış bir şekilde durmanın tadını çıkarıyorum.

 Gözlerimi açtığımda Kuzeyin o derin kahve gözlerinin benim üzerimde olduğunu Kuzey'e sırtımda hissettim, anında bir gerginlik hissettim. Ancak daha sonra kollarını hafifçe dolamasıyla birlikte, yayılmayı daha fazla hissetmeye başladım. Denizin dalgalarının ritmiyle, Kuzey'in sıcaklıkları arasında geçiş yaparken, içsel bir çekim görüldü. Gözlerimi sımsıkı kapattım, ama denizin melodisi ve Kuzey'in dokunuşları, o anı daha da özel kılıyordu. 

Nefesini ensemde kendimde içime bir ürperti gelmişti. Kuzey, saçlarımı koklayarak, "Saçların çok güzel olması" dedi. 

Bir dilime tabi tutulmuştu ve suma hakkını kullanmıştım. Kuzey'in dokunuşları ve sözleri, kapsamlı karmaşık duyguları ortaya çıkarmıştı. Aklımda dans eden bir sürü tilkiyle birlikte, Kuzey'in sıcak vücudunda daha fazla bastırılıyordu, adeta bir içsel çekimle birleşmişti.

Kuzey, "Deniz bana doğru döner mi?" dedi. Dönmeyi istediği için içsel olarak birleşmişti. Yoksa bu işin sonunun iyiye gitmeyeceğinin değerlendirilmesi. Kollarını çektikten sonra ona doğru döndüm ve gözlerinin, adeta avını yakalamak üzere olan bir avcı gibi parlarken, "Artık çıkmaksak mı denizden? Hem bizimkiler nerede, onlara bakalım" dedim.

Yıldız KaymasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin