26 bölüm

573 28 3
                                    

Abim bizi konağın yakalarında bırakarak geri döndü ben asmin'i alıp üzerini düzelterek saçlarını açıp düzgün bir şekilde bağlayarak abimin arabasını aldığım poşetleri elime aldım için sanki normal bir market alışverişine gitmiş gibi davranacaktım beraber konağın kapısında girdiğimizde konuşarak arada bir de kıkırdalıp gülmeye başladığımda konağın kapısına girer girmez ortalığın karışık olduğunu gören Asmin korkuyla elini omuzuma koyup ya anlarlarsa dediğinde başımı iki yana sallayarak hayır sakın kendini ele verecek bir şey yapma dedikten sonra kıkırdılı bir şekilde gülerek asmine bakıp.

Gül gül ki kimse bir şey fark etmesin diyerek dişlerimin arasında tıslar gibi konuştuğumda herkes bizi görür görmez ayağa kalkarak bize doğru yürüyen Mirza hızlı bir şekilde asmine bakıp neredesin sen dediğinde önüne geçerek birlikte alışverişe çıktık ne var yapamaz mıyız dediğinde bana bakıp neden bize haber vermedin ona bakarak kızın özel bir ihtiyacı vardı ve birlikte çıkıp alışveriş yapıp geri döndük gayet normal bir şekilde zaten gitmemiz bir saat bile olmadı dediğinde Fatma gözlerini bana dikerek o kaçtı ve sen hatasını örterek daha kötü bir şey yapıyorsun.

Dediğinde yüzüne bakarak kact diyorsun nereden biliyorsun kaçıp kaçmadığını gördüğün gibi elimizde poşetlerle market alışverişinde döndük ille içindekileri çıkarıp herkese mi gösterelim dediğinde Mirza fatma'ya dönerek bütün konağı ayağa kaldırdığın yeter bence bu kadar rezalet Yeter çık git odana beni daha fazla çileden çıkarma dedikten sonra hızlı arkasını dönüp yukarı çıktığında Fatma'nın yakasından tutup ona doğru yaklaşarak kulağına doğru fısıltılı bir şekilde konuşmaya başladım kaçtığını üstüne basa basa söylüyorsun bence bu işin içinde sen varsın Fatma bunu öğrendiğim gün işte senin için hiç iyi olmayacak  diyerek kendimi geri çekip.

Asmin'e bakarak sen bunları al odana çık seninle sonra yine görüşürüz diyerek yanağından küçük bir öpücük alıp kendimi geri çekerek merdivenden doğru yukarı çıkmaya başladım odaya girer girmez Mirza yakamdan tutarak beni kendine doğru çekip sımsıkı sarılıp kulağıma doğru konuşmaya başladı neden bana bir şey söylemedin söyleseydin sizi arabayla bırakırdım ona bakarak bizler de bazen kendi başımıza gezmeyi ve yürümeyi severiz bunu sakın unutma kafa dağıtmak derler buna.

Ondan ayrılıp banyoya doğru yürüyerek banyoya girer girmez kapıyı kapatıp sırtımı banyo kapısına bastırarak elimi göğsümün üzerine koyup nefes nefese kalmış bir şekilde nefes vermeye başladım çünkü büyük bir olayı atlattık bugün asmin'in ölümü olabilirdi.
Derin bir nefes aldıktan sonra elimi yüzümü yıkayarak banyo kapısını açtığımda odada Mirza yoktu.

Üzerimi hızlı bir şekilde değiştirip çünkü toz toprak kokuyordum birileri fark edecek diye ödüm kopuyordu kapıdan çıkarak asmin'in odasına girdiğimde Asmin bana bakarak sana her şeyi anlatacağım dediğinde ona bakarak kendini hazır hissetmiyorsan hiçbir şeyi bana söylemek zorunda değilsin dediğimde bana bakarak hayır yenge sana anlatmasam kafayı yiyeceğim yanına yaklaşarak yatağın üzerinde oturduğumda elimi omuzuna koyarak şimdi anlat o zaman"konuşan Asmin sabah erken benim telefonum çaldı telefonun diğer ucunda olan kişi bir erkek sesiydi bana bir saat içerisinde dışarı çıkmamı istedi eğer çıkmazsan Mirza abin işe gittiğinde onu öldürürüm ölümün sebebi de sen olursun dediğinde ödüm kopmuştu kişinin kim olduğunu çok merak ettiğim için elime bıçağı alarak çantamı koluma takıp yavaş adımlarla onun dediği yere gittim gittiğimde kişi Fatma yengemin abisiydi.

Şaşkındım hiçbir şey yapacak durumda değildim çünkü gerçekten tanıdık birini beni bu kadar tehdit edeceğini düşünmezdim üstüne bir de benim teyzemin oğluydu ona yaklaşarak neden beni sabah sabah bu şekilde evin içinden çıkardın dediğinde bana bakarak hızlı bir şekilde çünkü sadece abinin ölümü içindeki nefreti soğutmaz senin de ölmen gerekiyor mirza'nın en çok sevdiği kişi sensin seni kendi eliyle öldürmek zorunda kalması gerekiyor dedikten sonra benim kolumdan tutarak arabaya doğru sürüklediğinde çantamdaki bıçağı çıkardığımda onun eline batırdım ama daha fazlasını yapamadım bıçağı elimden alıp yere fırlatarak beni sürükler bir şekilde arabanın içine koyup kaçırmaya başladı araba öyle hızlı gidiyordu ki kapıyı açıp kendimi dışarıya atmak istesem de boşta kapılar kilitliydi belli bir zaman sonra onun telefonunu ısrarla çalmasıyla telefonu alıp kulağına koymasıyla renginin değişmesi bir oldu karşı taraf ona ne dediyse bilmiyorum aşırı derece korkmuştu arabayı hızlı bir şekilde geri döndürerek beni azat'ın bulunduğu yere getirdi Azat yanında bir kızla onu karşılayıp ona bakarak kızın saçının teline zarar gelseydi bir an bile tereddüt etmeden kız kardeşini öldürürdüm diyerek ona baktığında o azada bakarak neden neden bu kızı koruyorsun dediğinde Azat insan evleneceği kişiyi tabii ki korur dediğinde daha çok şaşırdım yenge ve oradan azatla birlikte ayrılıp arabayla senin yanına geldik anladığım kadarıyla azad onu onun silahıyla vurmuştu o beni tehdit etmişti Allah'tan onu tehdit etti ve konu tamamıyla bundan ibaret ama ben çok korktum yenge ya başıma bir şey gelseydi dediğimde yengem bana bakarak elini hafif saçlarımın üzerine koyup okşamaya başladı "senin saçının teline zarar gelmesine asla izin vermezdim zaten ortada  tamamıyla Fatma'nın parmağı olduğunu zaten anlamıştım Sabah erkenden kalkıp bas bas bağırarak ortalığı ayağa kalkmasından gayet iyi anlamıştım dediğinde" yengemin gözlerine bakarak çok teşekkür ederim benim hayatımı kurtardın dedikten sonra sımsıkı yengeme sarılarak başımı göğsüne yasladım"

Konuşan kişi Zeyno

Asmin'in odasından çıktıktan sonra kendi odama geri döndüğümde Mirza oradaydı oturmuş kanepede düşünüyordu beni görür görmez ayağa kalkarak beni kendine doğru çekip sımsıkı sarılıp sen "bu sabah her şeyi başkaydı sanki sen bu kadar sorumsuz bir insan değilsin Kendi kafanda kalkıp asmin'i alıp dışarıya çıkacak Bir kadın hiç değilsin ama eminim ki bunun da altında kalktığın için yine kimse senden bir şüphe duymadı dediğinde" yüzüne bakarak.

Acaba Mirza Ağa çok mu şüpheli diyerek güldüğümde bana bakıp buna şüphe değil de karısını tanıyan bir adam diyelim Zeyno hanım sonra bana bakarak benim acil işe gitmem gerekiyor akşam seninle görüşürüz detaylı bir şekilde dedikten sonra saçlarımdan tutarak beni kendine doğru çekip elini beynime koyup kendine daha çok bastırarak dudağımdan öpüp nefes nefese kalmış bir şekilde kendini geri çektiğinde ayrıca bunu da akşam konuşuruz mirzaya şaşkın bir şekilde gözlerine bakarak ne demek istediğini gayet iyi anlamıştım o içeriden çıkıp gittikten sonra ben halen öpücüğün etkisinde kalmıştım.

Suna kapıyı çalıp içeriye girdiğinde yenge çok teşekkür ederim diyerek bana sımsıkı sarılığından ne demek istediğini anlamamıştım hafif kendimden uzaklaştırarak ne demek istiyorsun dediğinde bana bakarak "Asmin ablam için ne yaptığını gayet iyi bilen biriyim her şeyin farkındayım yenge sana ne kadar teşekkür etsem de azdır"

Ben bir şey yapmadım dediğimde "bana bakıp inkar etmene gerek yok yenge"

Ona bakarak kim olursa olsun aynı şeyi yaparım gerekirse ucunda ölüm de olsa ölürüm ama hiç kimseyi satmam ve hiç kimsenin ölümüne de seyirci kalmam dedikten sonra tebessümle ona bakarak aramızda kalsın her ne biliyorsan sende kalsın bunu kimseyle paylaşma. Anladın mı güzelim dedikten sonra beraber aşağı inerek aşağıdaki işleri yavaş yavaş bitirdikten sonra yukarı çıkıp güzel bir kahve içmek için suna'ya baktığımda hemen yenge ne demek istediğini anladım diyerek merdivenden kahkahalarla gülerek aşağı indiğinde Fatma'nın düşmanca bana bakması benim umrumda bile değildi artık onun amacının ne olduğunu gayet iyi anlamıştım eskiden olsa üzülüyordum Bir kadındı sonuç olarak üzerine kuma gelmesi gayet normal de sinirli olması derdim ama oniki hırsı.

Suna'nın kahveleri getirmesi ile birlikte beraber oturup kahve içmeye başladık suna'ya bakarak neden bana kahve yapmadın dediğinde Suna fatma'ya bakarak aşağı in kendine yap senin burada hizmetin yok yenge dedikten sonra Fatma'nın hırsla suna'ya doğru yaklaşarak peki buna hizmet ediyorsun dediğinde sana ona bakıp kendini onunla asla kıyaslama senin amacının fikrinin zihninin ne olduğunu gayet bilen biriyim o yüzden kendini bana sakın anlatma dedikten sonra kahvesinden bir yudum içtiğinde Fatma oradan ayrılıp gitmişti.

O kadar derin bir sohbete dalmıştı ki saatin kaç olduğunu bile fark etmedik saatime baktığımda akşama doğruydu hızlı bir şekilde kızlara bakarak bizim bir an önce mutfağa geçip yemek yapmamız gerekiyor akşam olmak üzere hep birlikte aşağı inip bütün yemekleri hallettikten sonra yukarı çıkıp üzerimi değiştirerek dışarı tam çıkacağım sıra kapının açılması ile mirza'nın içeriye girmesi bir oldu.

Beni görür görmez hızla yanıma yaklaşıp elini belime koyup kendine doğru bastırarak seni hiçbir yere bırakmıyorum kusura bakma güzellik diyerek gözlerimin içine baka konuştuğunda tebessümle yüzüne bakıp ama yemekler bizi bekler

Beni görür görmez hızla yanıma yaklaşıp elini belime koyup kendine doğru bastırarak seni hiçbir yere bırakmıyorum kusura bakma güzellik diyerek gözlerimin içine baka konuştuğunda tebessümle yüzüne bakıp ama yemekler bizi bekler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Başını iki yana sallayarak seni bırakmıyorum dedikten sonra hızla beni daha çok kendine bastırıp dudaklarıma şehvetle yapışıp öpmeye başladığında.

Mutlulukları bence böyle  iyi olur ama her yerde olduğu gibi illaki kötü insanlar da vardır mutlulukları Bozan.

İyi okumalar

Zeyno gelinin hikayesi. berdel ve KOMA +)18.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin