GİRİŞ

79 11 15
                                    

19 Şubat 2007

"Baba?Babaçım." Saatlerce ağlayarak daldığı uykudan,annesi ile olan o fotoğraf çerçevesinin yere düşüşüyle babası geldi sanarak uyandı Efsun.Babası hep eve alkollü gelirdi.Böyle kırıp dökmeler normaldi artık Efsun için. Derin bir sessizlik oluştu. "Sen babaçım değilsin amça.Kimçin?" Efsun daha 5 yaşında küçük bir kızdı. Bu yüzden henüz konuşması tam oturmamıştı.

"Baban bizi bekliyor kızım."

"Neden amça? Sen kimçin?"

"Babanın arkadaşıyım ben. Sürprizimiz var sana."

"Arkadaçı mıçın?Yalançı.Yalançı amça. Babamın arkadaçı yok.Annem öyle çöyledi. Annee! Anneçim!" Akıllı ve yaramaz bir kızdı Efsun Alaca. Babasından sevgi görmemişti, yaşıtları gibi parklarda doyasıya arkadaşları ile oynayan bir kız olamadı hiçbir zaman. Alkollü iken 4 yaşında eline silah tutuşturdu babası. Çevresi oyuncak dolu olacağı yaşta silah doluydu. Takım elbiseli,cüsseli,korkunç adamlar vardı etrafında. Böyle büyüdü Efsun. Onca korumanın içinde onu tek koruyan annesiydi.

"Şşt! Kızım sessiz ol." kocaman ellerini susturmak için Efsun'un minik ağzına dayadı adam.

"Çen de mo o tokom elbisolo adomlordanson?" Efsun yine de konuşmayı bırakmıyordu. Tek başına geldiğini sandığı o adamın yanında ondan biraz daha büyük bir adam belirdi.

"Napıyorsun? Kızı gebertmek için bir de izin iste Evren. " minik Efsun'un saçlarından acımasızca tutup elindeki tineri bağıran ama sesini duyuramayan minik Efsun'a koklattı. "Beceriksiz adam." dedi ve Evren'e sert bir bakış attı. Sonra da kollarındaki baygın Efsun'a baktı acımasız Adem Bey. "Ne bakıyorsun Evren alsana şunu. Dikkat çekmeyelim diye tek geldik yakalanırsak önce seni ben öldürürüm. Dışarıda bir yığın koruma vardı ne oldu onlara?"

"O daha çok küçük." Evren Adem'in elindeki minik Efsun'dan gözlerini alamıyordu. Üzülüyordu ona. Suçu yoktu minik kızın.

"Kes! Kes lan. Buraya kadar geldik,senin acıma duyguna sıçarım!İntikam istiyorum Evren, intikam."

"Bu kızın suçu yok ama."

"Yürü dedim Evren,yürü.Senin hesabını sonra görürüz." Minik Efsun, alkol kokan o adamın kollarında baygındı. Evren zaten yıkık durumdayken bir de bu küçük kızın vebalini ödeyecekti.

Sessizce dışarı çıkan Adem içinden nasıl o koruma dolu kapıdan çıkacaklarını düşünürken pencereden baktığında Evren'e bir bakış attı. Adeta gözleri ile "Aferin lan. "diyordu Adem. Tabii dışına vurduğu cümle farklıydı. "Adamlar nerede lan?"

"Hallettik onları."

"Ne ara oğlum?"

"Hallettim işte abi."

"Güzel.Kameralar etkisiz hâle geldi mi?"

"Gerek var mıydı?"

"Vardı tabii lan! Git çağır şu adamlarından birini.Silsin tüm kayıtları.Sabaha bir şey kalmayacak Evren."

Evren başını onaylama ifadesi ile salladı. Hemen kapının önüne gelen siyah arabaya bindiler. Efsun Evren'in kucağındaydı. Evren kendi kızının yokluğunu onunla bastırırcasına saçlarını sevdi Efsun'un. "Adem abi, şu klimayı mı açsak?"

"Niye? Ben üşümüyorum, iyi böyle. Soğukkanlı olmaya alışık ol. Kardeşim senin gibi adamla nasıl evlenmiş? Demiştim ona."

"Benim için değil,kız için. Benim de bir oğlum var." Yutkundu Evren,gözünden bir damla yaş düştü. Ön koltukdaki Adem fark etmesin diye sustu.Susmak zorundaydı, hep çevresinden öyle gördü bu adam. Ağlamamalıydı erkekler. Duygusuz,acımasız olmalıydı. "Daha 5 gün öncesine kadar da bir kızım vardı." çok zorlandı bunu söylerken. Ama belli bile edemiyordu. Oturup rahatca ağlayamıyordu, yas tutamıyordu.

İntikam DüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin