BÖLÜM 6: Hain Düzenek

36 8 25
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...

İşte bunu beklemiyordum. Kapıda duran Gökhan'dı. Algılamakda zorlanıyordum. Gökhan ne alakasın sen şu an? Abim dururken... O göndermemiştir, sanmıyorum. Sanmak istemiyorum. Hem öyle olsa kendisi gelirdi. Neden Gökhan'ı göndersin, değil mi?

"Sen nereden çıktın lan?" dedi Keskin. Aynen öyle. Sen nereden çıktın lan? Aynı soruyu ben sormak istedim tekrar.Keskin'in pek mecali yoktu. Kalkamamıştı. Konuşurken karnını tutuyordu. Darbe almış olduğu fazlasıyla belliydi. "Göstereceğim sana nereden çıktığımı." Gökhan Keskin'in yakasına yapıştı. Ben ayırmaya çalışmaya kalmadan açık olan kapıdan babam ve birkaç adamı girdi. Yanındaki ikisi ve Gökhan, Keskin ile uğraştılar. Tutmaya çalıştılar. Kurbanlık koyun gibiydi Keskin. Yerinde durmuyordu.Tam da tahmin ettiğim davranışlara sahipti kendisi.

Babamın ağzından çıkan cümleler hep böyle saçma olurdu zaten. "Bu şoförü sana ormanlık alanlarda onunla sürt diye mi satın aldım?" dedi bana. Alışkındım böyle pis imalarına.

Keskin karşılık vermeden yapamadı. "Satın almak mı?" dedi. Kollarından tutan adamlara rağmen... Takıldığı kısım harikaydı gerçekten. Bu cümlede takılması gereken bu muydu şimdi?

"Baba, saçmalama. Lütfen."

"Alın şunu gözümün önünden." babam emrini vermişti. İtleri ise komutu yerine getiriyorlardı. Dirensem de ne kadar karşı gelebilirdim ki? İki tane koca koca herif. Daha fazla zorlamayıp kendimi salmıştım. Arkadan Gökhan'a küfürler eden Keskin için üzgündüm. Onu bu duruma ben soktum. Ya işinden ya canından olacak. Arabaya binmemek için de direndim. Ama nafile. Babama seslendim. Ama duymamazlıkdan geliyordu. Arabanın içine kitlendikten sonra cama vurdum. Kırmak istedim bir an. Adamlardan birisi babamın yanına gittiğinde bir şeyler konuştular. Çok sürmeden hepsi yanıma geldiler. Hepsi neden? Anlayamadım. Tek bir kişi ile eve gönderirdi eskiden. Şimdi yanındaki tüm herifler buradaydı. Hani şu küçükken korktuğum takım elbiseli adamlar...Keskin'in yanında ise sadece babam ve Gökhan kalmıştı. Araba hareket ettiğinde yapacak hiçbir şeyim olmadığını daha net anladım. Yüzleri hiç gülmeyen şu heriflere bir soru sormak şart olmuştu artık. Babamlardan ayrıldıkdan kısa süre sonra sorularıma başlamıştım.

"Eve mi gidiyoruz?"... "Söylesenize."

"Gittiğimizde görürsünüz." dedi adını bile bilmediğim kıl herif.

"Ben şimdi öğrenmek istiyorum. Eve mi gidiyoruz?"

"Babanız çok konuşursa yapılacaklar listesi diye bir liste verdi elimize. Anlar mısınız Efsun Hanım?"

"Tehdit mi ediyorsun sen beni?Kovdurturum seni!" normalde böyle burnu havada cümleler kurmam ancak bu adam haddini aşıyordu.

"Kovdurtur musunuz?" cümlesi bitmeden kahkahalar atmaya başladı. "Gülün lan!" diye de yanındakilere emir verdi. Anlaşılan babamdan sonraki sahipleri bu adamdı bunların. "Yalnız farkında mısınız bilmiyorum ama, babanız beni sizden fazla sever.Bir numaralı adamıyımdır."

İntikam DüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin