Kapının açılmasıyla gözleri irice açılan Jungkook, hemen arkasından onu takip eden esmer ile içeri doğru tutuk adımlarla adımlamaya başladı.
Girdikleri kapının tam karşısındaki duvar boydan boya camdı ve bu cam, dışarıdaki gece lambalarının ışığını içeri alıyor olsa da dışarıdan içeriyi göstermeyen türdendi. Dışarıdaki gece lambalarından içeri sızan loş ışık hafifçe aydınlatıyordu havuzu ve içerisi sıcacıktı. Jungkook kemiklerine kadar ısındığını hissetmişti.
"Beğendin mi bakalım sürprizimi?"
Jungkook gözlerini havuzdan ayırmadan konuştu. "Ama nasıl... Nasıl ayarladın bunu?"
"Sen o gün yemekte gece yüzmeyi sevdiğini ama burası erken kapandığı için yüzemediğini söylemiştin. Biliyorsun, ben buraya çok sık geliyorum ve çalışanlarla da tanışıklığım var. Durumu anlatıp onlardan rica ettim."
Jungkook dolmuş ceylan gözlerini Taehyung'a çevirdiğinde nasıl teşekkür edeceğini bulmaya çalışıyordu. Şanslıydı ki Taehyung bunu anlayıp konuşmasına izin vermeden eşyalarını bırakması için şezlonglara yönlendirmişti onu.
"Hadi girelim havuza."
"Hyung önce kenara oturup ayaklarımızı soksak olur mu? Ben biraz üşüyorum da..."
Yalandı. İçerisi çok sıcaktı ve üstüne sardığı havluyla vücut sıcaklığı iki katına çıkmıştı bile. Tamamen utancından böyle bir yalan uydurmuştu. Taehyung'un olduğu bir ortamda havluyu çıkarıp üstsüz bir şekilde havuza yürüyebilecek cesaretin kırıntısını bile bulamıyordu çünkü.
Taehyung ise bu yalana şaşırmakta birlikte inanmıştı. İçerisi gayet ideal bir sıcaklıktaydı ama dışarıdayken çok üşümüş olmalıydı küçük olan. Hasta olmasını istemezdi. "Tabii olur. Hadi gel bakalım."
Camdan dışarıyı görebilecekleri kenara doğru ilerledi Jungkook. Yavaşça çömelip havuzun kenarına otururken kafasını Taehyung'a çevirdiğinde gördüğü şeyle sertçe yutkundu.
Esmer olan, Jungkook'un aksine, hiç üşümüyor olmalıydı ki üst bedenini kapatan havlusunu şezlonga bırakmıştı.
"H-hyung, üşümüyor musun? Hasta olacaksın!"
Esmer olanın havluyu tekrar üzerine almasını umarak konuşmuştu fakat Taehyung pek oralı olmamıştı. İstifini bozmadan Jungkook'un yanına oturduğunda omuz silkti.
"Sorun değil ben alışkınım. Hem bence içerisi gayet sıcak. Dışarıda üşümüş olmalısın, birazdan sen de ısınırsın."
Isınmak ne kelime, Jungkook yanıyordu. Hatta öyle bir yanıyordu ki, yılın hangi zamanı olursa olsun buz kesen elleri bile sıcacıktı şu an. Ama yapamazdı işte, üzerindeki havluyu bırakması mümkün değildi.
"Hadi soru cevap yapalım. Kim başlasın?"
Jungkook sessizliğin bozulmasına şükretmişti. "Bilmem, sen başlayabilirsin. Benim aklıma soru gelmedi şimdi birden sorunca."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
accident | taekook ✓
Fanfiction"kitaplardan veya filmlerden fırlamış gibi bi' hikayemiz var bence." fluff [texting & düzyazı]