Seonghwa oturduğu sandalye de suspus duran kişilerde göz gezdirip kaşarlı omletinden çatalını çekip suyuna uzanıp bir yudum alınca yemeklerini yemeyip onları didikleyen birbirlerine ölümcül bakışlar atıp soğuk rüzgarlar estiren çocuklar sinrini bozunca sevgilisinin de düşük bir havada olması daha da canını sıkıyordu.
" Ne oldu size? Ne bu suratlar?" Sonunda konuşunca ona bakıp ardından birbirlerine bakan kişilerin sahte gülücükler sunup başlarını iki yana sallamaları ile Seonghwa sevgilisine baktı.
" Sen söyle güzelim ne oldu?"
" Sonra konuşuruz Hwa. Bence kahvaltı bittiyse artık dönelim."
Seonghwa kaşlarını çattı. Derin bir nefes alıp verince başını iki yana salladı. Sevgilisi bir şeyleri iyi olsun diye uğraşıyordu farkındaydı. Ama gördüğü kadarıyla herşey daha da batmış gibiydi. Bu yüzden duruma artık o el atacaktı. Saçma sapan şeylerin sevgilisini üzmesini istemiyordu.
" Hayır gitmiyoruz. Kahvaltınız daha doğrusu yemeklerle savaşınız bittiyse bilardo oynamaya gidelim."
" Hayır hyung istemiyorum ben. O tozlu yerleri." Yeosang'ın mızmız sesiyle Seonghwa sert abi tavırlarını anında öne sürdü.
" Sana sormadım Yeosang. Gidiyoruz dedim."
" Ne oldu lan abine lafın nazın geçmedi dimi?" Woo'nun kinaye dolu sesini işitince bir kardeşine birde kumral oğlana baktı.
" Abim ile arama girme. Ben Hongjoong ile arana girmiyorum."Sinirli sözlerin ardından masadan kalkan Yeosang ile Jongho da kalkınca gözden uzaklaşan ikiliyle iyice gerilen ortamla sadece etrafındakileei süzdü olayı anlamak için.
" Üstüne gitmeyin artık hatasını anlayacaktır."
" Ne zaman Yunho? Patron diye ayaklarına mı kapanalım hepinizin yükseltiği götü birde biz mi yüceltelim? İnsan olmayı öğrenememiş bu yaştan sonra ne hatasını anlayacak."
Mingi'nin dedikleriyle San'ın müdahale etmediğini gördü. Eğer Yeosang haklı olsa sonuna kadar savunur hatta kavgaya bile girerdi. Ama suspus olduğuna göre Yeosang'ın suçu var diye düşündü her ne olduysa. Ama tabi Yeosang'ı da dinlemesi lazımdı.
" Yeosang öyle yetişti. Daha doğrusu oldukça anlayışlı nazik bir çocuktu. Ama bazı yaşadığı şeyler ona ağır yükler, anılar ve travmalar bıraktı. O da böyle olmayı istemezdi. Bir bakıma bizden uzaklaşmak istemediği için size karşı böyle. Seonghwa hyung'ın nişanlısı olan kadına da etmediğini bırakmadı. San'ın günü birlik yattığı kişilere de söylemediği laf kalmadı. Benim ilişkilerime de her zaman burnunu sokar. Çünkü o bizim için çok farklı ve o bunu biliyor. Onun ' a ' demesi yeterli. Ama bunlad yaptığı ve dediği şeyleri de ört bas edemez sadece biraz daha anlayışlı olun lütfen. Yeosang'ın böyle olması kendi suçu değil."
Seonghwa kardeşi Yunho'nun çok ciddi konuşma yaptığını hiç görmemişti ama şuan görüyordu. Travmaları olan bir çocuktu Yeosang. Bunları ne kadar aşsa da izleri kalmıştı zihninde. Kardeşleri onu böyle kabul etmiş ve ne derse yapmaya özen göstermişlerdi. Tek yapmadıkları ise bu oğlanlara zaaflarını gizlememekti. Ve Yeosang tek ailesi olan üç kardeşini, hayatlarına özendiği çocuklara kaptırmak istemediği için şuan buradaydı bu olay.
_____________
' Yunho Mingi'nin kocası '
![](https://img.wattpad.com/cover/357333123-288-k420282.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patron Çıldırdı / Seongjoong
Fiksi Penggemar" Ya ayrıldık diyorum ben ayrıldık." Tamamen hayal ürünüdür! Gerçekle ilgisi yoktur! Yan karakterler ve shipler; ...