Siles, güneşli bir gün sabahında erkenden kalkmıştı. Kuşlar melodik bir şekilde ötüyor, çiçekler ise gün ışığında hafifçe açıyordu. Sabah rutini için hazırlanırken, kahvaltı masasında gözleri bir elma, bir omlet ve bir dilim salamla buluştu.
Kendi kendine düşündü, "Niye hala evdeyim?" İçinde, bilinmeyenin ve maceranın çağrısını duyuyordu. Kahvaltısını bitirirken, içindeki heyecanı bastıramayarak, günün ilerleyen saatlerinde neler keşfedeceğini düşündü. Kahvaltısını bitirir bitirmez, Siles hızla işine hazırlandı. Evini geride bırakarak, vahşi batının tozlu yollarında bir sonraki macerasını bulma umuduyla yola koyuldu. Atının sadakatle tırmanan adımları, önünde açılan geniş vadilere olan özlemini körükledi.
Güneş yükseldikçe, vahşi batının uçsuz bucaksız manzaraları Siles'yi büyüledi. Çölün sıcak rüzgarları, yüzüne vuran tozlar, ona özgürlük ve macera hissi veriyordu. Gökyüzündeki kartallar, özgürce süzülerek, ona ilham veren özgürlük sembolüydü.
Yol boyunca karşılaştığı çeşitli karakterlerle tanıştı. Bir tüccarın renkli öyküsünü dinledi, bir kaçakçının fısıltılı anlatımında gizemli yerlere dair ipuçları buldu. Her karşılaşma, onu kendi kaderinin derinliklerine doğru çekiyordu.
Güneş batarken, Siles, vahşi batının kırmızı ve turuncu tonlarıyla boyanan gökyüzünün altında bir kamp kurdu. Ateşin çıtırtısı, yıldızlarla birlikte ona eşlik etti. Bir elma, bir omlet ve bir dilim salamın kokusu, ona hem geçmişi hem de geleceği düşündürdü.
Bu kısa molanın ardından, Siles, vahşi batının esrarlı koridorlarında devam eden yolculuğuna başlamaya hazır hissetti kendini. Macera dolu bir günün ardından, yıldızlar altında kaybolan vahşi batının sonsuz manzaraları içinde, Siles'nin kalbinde bir sonraki serüvenin heyecanı yatıyordu. Karanlık vadilerin derinliklerinde, ulumalar yankılanıyordu. Siles, ateşin başında oturmuş, vahşi batının sessizliğinde kurt ulumalarını dinliyordu. Derin bir nefes alarak, etrafındaki karanlığı seyretti. Aniden, gizemli bir şekilde beliren gölgeler arasında, kurtların ulumaları belirdi.
Kurtların ulumaları, gizemli ve bilge varlıklar olarak tanınıyordu. Onlar, vahşi batının eski efsanelerinde, doğanın ve ormanın koruyucuları olarak anlatılıyordu. Siles, kurtların ulumalarının, ona önemli bir mesaj getirdiğini hissetti.
Karanlık gecede, kurtların ulemaları etrafında dolaşmaya başladı. Bir süre sonra, kurtların ulemaları etrafındaki ateşin etrafında toplandı. Siles, onların etrafında bir daire oluşturarak, onları dinlemeye başladı.
**Kurt Uluması 1:** Siles, senin yolu takip etmenin zamanı geldi.
**Kurt Uluması 2:** Doğa ile uyum içinde yaşamanın ve vahşi batının sırlarını keşfetmenin vakti geldi.
**Kurt Uluması 3:** Yolun zorlu olacak, ancak senin içindeki güç, seni yönlendirecek.
**Kurt Uluması 4:** Siles, ateşin içindeki gücü gördün mü? O ateş sadece yanmak için değil, öğretmek içinde yanar.
Ateşin içinde beliren siluetler, kamp ateşinin parıltısı içinde dans ediyormuş gibi görünüyordu. Siles, gözleriyle bu gizemli varlıkları izlerken, ateşin içinden gelen diğer ulumalarla bir bütün olduklarını fark etti.
**Kurt Uluması 5:** Ateşin içindeki sırları anlamak, senin güçlerini açığa çıkaracak.
**Kurt Uluması 6:** Bilgi, ateşin yanan kalbinde gizlidir. Onun içindeki öğretileri dinle ve öğren.
Kurtların ulemalarının bu sıra dışı iletişimi, Siles'ye vahşi batının derinliklerindeki bilgelikleri kavramak için bir fırsat sunuyordu. Ateşin içindeki gizemli kurt ulemaları, Siles'ye öğretileriyle rehberlik etmeye ve ona kendi içsel güçlerini keşfetme yolunda ilham vermeye kararlıydı.
O da neydi **Kurt Uluması 8:** Bu doğru kişiyi bulacaksın anlamına geliyordu, fakat Siles'in bunları düşünecek vakti yoktu. Akşam olmak üzereydi, yakında bir kulübe gördü ve oraya sığınmaya karar verdi. Kapıyı tıklattı ve ,cılız bir adam ortaya çıktı ve siles e sordu " Bu geç saate ne yapiyorsun buralarda delikanlı,siles cevap verdi "evinizde 1 günlüğüne 1 kese altın karşılığında kalabilir miyim" diye sordu,yaşlı adam " evlât senden altın istemiyorum fakat gördüğün gibi ben cok cılız güçsüz bir adamım uzun zamandır açım torunumda zaten çok küçük o daha gelişme çağında senden tek isteğim yemeğin varsa bizle paylaşman"yasli adama acıyan siles erzakının coğunu onlarla paylaştı kahvaltıdan sonra,güzel bir uyku çekti siles gecenin karanliginda kaybolurken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Ölümsüz Rüzgarlar"
Romance"Siles, cesur bir kahraman. Plui, onunla paylaştığı vahşi batı macerasında güvenli ellerde. Birlikte yaşadıkları zorlu anlar, aşkın ve dostluğun ne kadar güçlü olduğunu ortaya koyuyor. Bu heyecan dolu hikaye, aşk, mücadele ve kişisel gelişim temasın...