20 Temmuz
"Buraya bakın, çekiyorum" dedi Beste. Hepimiz gülümseyerek ona döndük. Arkamızda kocaman oyuncakları olan lunapark duruyordu.
Edebiyat bölümü okumuşum. Mesleğim yazarlık olmuştu, iki tane kitabım çıkmıştı bile! Yeni bir kurgu yazmak istiyordum. İçinde mutluluk, eğlenceli, macera ve aşk olsun. Bir sürü anıya sahip olsunlar istiyordum. Arkadaşlarıma anlattığımda kurguyu beğendiler, ama kendilerini katmak istediler. Bir kafede otururken;
"Neden bizi yazmıyorsun?" Diye sormuştu Ege. Sessiz kalmıştım, biraz düşünmüştüm.
"Haklısın, neden olmasın?" Diye sormuştum.
"O zaman bir sürü anı edinmeliyiz." Demişti Deniz.
"Yeterince anı var, birkaç tane yazmayı düşünüyorum." Demiştim.
"Olmaz, hadi bu akşam lunaparka gidelim." Demişti Deniz.
"Bu yaşta mı?" Diye sormuştum. Nerdeyse hepimiz 26-27 yaş arasıydık. Hepsi gülüp bana doğru bakmıştı.
"Eğlencenin yaşı yoktur küçük hanım." Demişti Ege.
Şimdi burdaydık, lunaparkta. Biz şimdi gençtik, bir o kadarda küçük. Bana sorsalar yaşımızı küçük bir çocuk gibi mutlu ve heyecanlı hissettiğimi söylerdim, başkalarına sorsalar otuzlarına yaklaşmış gençler derdi.
"Pamuk şeker." Alalım demişti Beste. Onu kıramayan Ege hepimize almıştı.
Mutlulukla etrafta geziyor, pamuk şekerlerimizi yiyorduk."Neye biniyoruz?" Diye sordu Onur.
"Korku tüneline ne dersiniz?" Diye sordu Deniz. Ege haricinde herkes kabul etti. Hepimiz Ege'ye baktık.
"Korkuyor musun?" Diye sormuştum. Şaşkınca bana bakıp;
"Ne korkması?" Diye sormuştu. "Sadece gerek yok bence."
"Hadi giriyoruz." Dedi Deniz. Onun koluna girip yürüdüm.
Bilet alıp trene bindik. Beste ısrar ederek öne binmişti. Yanında ise Ege oturuyordu. Ben ve Deniz onların arkasına, Onur ise bizim arkamızdaydı.
"Siz niye sevgili oldunuz?" Diye sordu Onur. Hepimiz güldük.
"Ulan Beste!" Diye bağırdı Onur arkadan. "Sal artık Ege'mi."
"Oraya gelirsem seni gerçekten döverim!" Diye bağırdı Ege. Beste'ye dönüp.
"Sen bakma ona, umursama hatta.""Hareket ediyoruz." Diye bağırdı Deniz.
"Allah'ım sen bizi koru!" Diye bağırdı Ege.
"Fatiha oku Ege!" Diye bağırdı Deniz. Hepimiz gülerken, Ege onu ciddiye alıp Fatiha suresini okudu.
Korkutucu müzik ve sesler gelmeye başladı.
"Lan ayağıma biri dokunuyor!" Diye bağırdı Ege. "Onur sen mi dokunuyorsun?"
Arkaya doğru baktım. Onur onu duymuyor yanındaki kızın numarasını almaya çalışıyordu.
Ege'nin küfür ettiğini duydum. Korkutucu heykeller vardı etrafta zombiler, büyücüler... Önümüze birden korkunç bir bebek çıktı. Ege'nin ağızından çıktığı kadar bağırdığını duydum. O bağırınca bizde korkup bağırdık.
"Lan hadi ben bağırıyorum!" Diye bağırıp bize seslendi Ege. "Siz neden bağırıyorsunuz?"
"Oğlum ne bağırıyon! Yanımdaki kız zaten korkuyordu bayıldı." Dedi Onur şaşkınlıkla arkaya baktık. Kız gerçekten bayılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARIM DÜNYAM
Teen FictionKendi yarım hayatıma devam ediyordum. O kazadan sonra kendime gelememiştim ama annem için devam etmeliydim. Yaşamak benim için eğlenceliydi takı sesimi ve babamı kaybedene kadar. Her şeyimi kaybettim sandım ama tanıştığım o güzel çocuklar beni yaşam...