According To You (Mikey x Y/n)

1

Direkt bölüme geçiyorum

____________________<3__________________

Bugün babam beni almaya gelecek. Acaba nasıl biri? Çok merak ediyorum. Sonunda bu genelevden kurtulacağım. Sadece abimi kaybetmek istemiyorum. Tek kötü yanı bu ama abimde gitmemi istiyor. O yüzden gideceğim.

_____

Saatlerdir Ken'i arıyorum. Beni lunaparka götüreceğine söz verdi. 4 saat sonra babam gelecek nerede bu çocuk? Hah orda. Bir dakika yanındaki kim? Neyse boşver.

"Ken sen saatlerdir neredesin? Beni lunaparka götürceğine söz vermiştin. Seni bekliyorum saatlerdir."

D:"Saat o kadar oldu mu?"

"Evet Ken oldu."

D:"Özür dilerim tamamen aklımdan çıkmış. Şimdi gidelim."

Gerçekten unutmuş gibi görünüyordu.

"Peki tamam gidelim. 4 saatimiz var."

Yanındaki çocuğa baktı ve konuştu;

D:"Özür dilerim Mikey ama Miya'ya söz verdim. Onu götürmem gerek. Başka bir zaman gidelim."

Mikey dediği kişi konuştu.

M:"Sorun değil Draken. Söz verdiysen tutmalısın."

(Burda Draken demesinin sebebi yeni tanışmaları. Yani tanışalı birkaç gün oldu gibi düşünün. O zamanlar Mikey'in ona nasıl seslendiğinden emin değilim o yüzden Draken dedim.)

"Hadi Ken zamanımız azalıyor."

D:"Tamam Miya geliyorum. Görüşürüz Mikey."

"Baybay tatlı çocuk."

Uzaklaşmaya başladığımızda abim bana baktı.

D:"Tatlı çocuk mu?"

Hafifçe kızardım.

"Çocuk tatlıydı. Ayrıca o kim?"

D:"Mikey. Benim arkadaşım."

"Anladım neyse ben hız trenine binmek istiyorum."

D:"Binemezsin. Sen daha çok küçüksün."

"Söyleyen kişi benden 1 yaş büyük."

D:"Abilere laf edilmez!"

"Peki, tamam. Sustum."

O gün çok eğlenmiştim. Akşam üstü ise babamın sağ kolu gelip beni babamın yanına, Paris'e götürdü. Ben diğer çocukların aksine babamı 11 yaşındayken tanıdım. Bana çok iyi davrandı. Her zaman yanımda oldu. Belki bir annem yoktu ve babamı geç tanıdım ama bana her zaman çok iyi davrandı.

-günümüz-

Hizmetçi:"Efendim babanız sizi çağırıyor."

"Peki tamam geliyorum."

Babam beni neden çağırdı acaba? Neyse fazla bekletmeyeyim.

"Merhaba baba. Beni çağırmışsın. Bir sorun mu var?"

Babam iç çekti ve sakalını kaşıdı.

Baban:"Evet kızım bir sorun var. Bura artık senin için güvenli değil. Düşmanlarımdan seni korumak için burda olamaman daha iyi olur."

Duyduklarım karşısında şok oldum.

"Ne ama ben kendimi koruyabilirim! Yıllardır bunun için eğitim aldım baba. Nereye göndereceksin beni?"

Baban:"Önce sakin ol. Evet yıllardır eğitim alıyorsun ve gerçekten güçlüsün. Lakin sana zarar vermek isteyen çok fazla kişi var burada. Gitmek istediğin yeri sen seç."

"Haklısın. Daha geçen hafta beni kaçırmaya çalıştılar. Burdan uzak olmak daha iyi olur. Japonya'ya gitmek istiyorum."

Baban:"Japonya mı? Emin misin?"

"Evet eminim. Abim ile yıllardır görüşemiyorum. Hem yanlız da kalmam."

Baban:"Peki bavulunu hazırla. Evini ve uçağı ayarlayacağım. Korumanı da."

"Korumaya gerek yok."

Baban:"Abinin yanındayken gardını indirirsin. Seni tanıyorum. En azından uzaktan izlesin. İtiraz istemiyorum."

"Peki baba."

Baban:"Babana sarılmayacakmısın?"

Babama sarıldım ve veda ettim. Hava alanına gittiğimde içimde bir heyecan oluştu. Abimi yeniden görecektim. Doğduğum ve hayatımın büyük bir kısmını geçirdiğim yer orasıydı.

_______

Sonında Japonya'ya geldim. 3 yıldır yoktum. O kadar çok özledim ki. Şimdi Ken'i arama zamanı. Aslında saat gecenin 1'i ama sıkıntı yok nede olsa Ken benim telefonumu açar.

Çalıyor...

Çalıyor...

"Sonunda açtın Ken!"

X:"Pardom siz kimsiniz?"

Telefondan bir erkek sesi geldi.

"Ben Miya Evans. Asıl siz kimsiniz?"

X:"Mitsuya Takashi. Ne için aramıştınız?"

"Aaa Mitsu sen misin?"

M:"Pardon hatırlayamadım."

"Ne çabuk unutmuşsun beni Mitsu. Ryuguji Miya'yım ben isim değişikliği oldu."

M:"Ah özür dilerim Miya-chan. Seni bir an tanıyamadım."

"Sıkıntı yok ne de olsa 3 yıldır yokum. Neyse abim neden açmadı telefonu. Ona verebilir misin?"

M:"Miya, Draken bıçaklandı."

____________________<3__________________

560 kelime

Yeni hikayeme hoşgeldiniz. Evet biliyorum en güzel yerinde kestim.