It's not easy for you | Twice × Exo

37.Bölüm

Nayeon'la yaşadıklarımın hemen ertesi günü olmasına rağmen Sana için iyi gözükmek zorunaydım.

Sana bizden önce gidip buluşacaktı biz daha sonra gidecektik planımız buydu. Ayarladığımız saatte arabanın yanında biz bekliyorduk ama tayfamızın en bebe iki elemanı ortada yoktu.

"Dahyun'u arasana." Jihyo'ya yönelik söylemiştim o da aklından bunu geçiriyor olacak ki hemen telefonuna sarıldı ama o sırada iki kişi çıkmaları gereken apartmandan üç kişi çıkınca üçümüz de şaşırdık ve birbirimizle bakıştık.

Yanımıza geldiklerinde Jihyo atıldı. "Sen nereden çıktın oğlum?"

"Gece geldim. Sana'nın manitasıyla tanışmayı kaçıracağımı mı sandınız." Jongdae son kelimesinde ağzını kocaman açarak esneyince Dahyun eliyle ağzına vurdu. "Ağzını kapat ayı."

Ve tabiki Jongdae karşılık verdi ve birbirlerine vurmaya başladılar. Minseok aralarına girdi ama henüz ergenliğe anca girmiş bir kardeşimiz olduğu için tam ikisinin boy aralığındaydı ve onları ayırmaktan çok aralarında tost oluyordu.

"Abla dursana! Tipin kayacak!" diye bağırdığı an Dahyun durdu ve Jongdae'den uzaklaşmak için birkaç adım attı. "Bu salak yüzünden tipimi bozamam haklısın Minseok."

Salak kavgaları durunca Jeongyeon'dan haklı bir isyan geldi. "Ya biz nasıl sığacağız şimdi?"

"Ben öne bineceğim dostlar." Jongdae gülerek söylemişti. "Arkaya nasıl sığacağınız beni bağlamaz."

"Hadi be oradan önü asla vermem!"

Jihyo kavgaya hazır bir ses tonuyla atılmıştı ve Dahyun gibi tipin kayacak uyarıları onu etkilemezdi. Ayrıca övünmek gibi olmasın ama abisinden dolayı Jongdae'yi paket bile edebilirdi.

"Ben bineyim konu kapansın nasıl fikir?"

Minseok'un orta yol bulma çabasını Jongdae ağzına tıkamıştı. "Bok gibi bir fikir."

"Jongdae." diyerek dikkatini çektim. "Madem yırtık çoraptan fırlayan parmak gibi bir anda fırladın o zaman otobüsle git."

"Lan gece boyu yol geldim bir de otobüsle mi gideceğim?" Minseok'un sırtına vurdu. "Bu mal gitsin otobüsle zaten velet."

"Çocuğu niye otobüste süründüreyim? Hadi defol, geç kalıyoruz."

"Otobüsle falan gitmem." diye diretince ofladım. "Yorma adamı be."

"Tamam binin hadi." beni umursamadan söylemişti. "Sıkışacağız bir şekilde yapacak bir şey yok."

Jihyo süper bir rahatlıkla öne kurulurken bağırışa bağırışa arkaya sığmaya çalıştılar. Kapıyı benim kapatmam gerekmişti.

Kısa süreli bir yolculuğun ardından Jeongyeon bağırdı. "Minseok kapıya yapıştım!"

"Ablam yüzünden." demesiyle Jongdae atıldı. "Çocuk haklı kocaman götün var Dahyun."

"Senin götün kocaman!" diye geri bağırmıştı Dahyun.

Dahyun'un bu bağırışı üzerine Jihyo kahkahalarla gülmeye başladı. Jeongyeon Minseok'u biraz kayması için ittirmeye çalışıyordu. Minseok Jeongyeon'u takmıyor aksine onu daha da kapıya doğru sıkıştırıyordu. Dahyun ve Jongdae dışarıdaki boğuşmalarını arabaya taşımıştı. Bir kez daha oflayıp avazım çıktığı kadar bağırdım. "Üçünüzü de atacağım şimdi arabadan! Kesin lan! Kaza yapacağız."

"Ama ablamın popişi yüzünden sığmıyoruz Kyungsoo abi."

Jihyo henüz durmuş kahkahasını daha yüksek bir sesle yeniden patlatırken Dahyun'un yeni hedefi Minseok olmuştu. Yeniden bağırınca duruldular ve Jongdae Dahyun'u zorla kucağına oturttu. Yolculuğumuza o şekilde devam edebildik.