Hain?

229 11 2
                                    

Regulus lumaria'yı odasına götürdüğünde lumaria çok sinirliydi.
Göz yaşlarını tutamıyordu.
L-"Nasıl ya! Nasıl!! Nasıl olabilir bu!"
Regulus onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
R-"Şhh tamam sakin ol! Bulucaz bi yolunu."
Lumaria kriz geçiriyordu.
L-"NASIL BULUCAZ NASIL! ABLAM YOKKEN BEN BİR HİÇİM HİÇ!"
bunları söylerken hem bağırıyor hem sesi titriyordu.
Yere çöktü
Elleri titriyordu fazla ağlıyordu.
L-"A-Ablaa! Ablaaa!...."
Regulus hemen yere diz çöktü ve Lumaria'ya sarıldı.
R-"Şhh tamam! Tamam... Geçti. Halledicez merak etme!"
Lumaria sımsıkı regulus'a sarılmıştı ilk defa bukadar kendini güvende hissediyordu. Gerçekten de bi yolunu bulacakmış gibi hissediyordu.
Regulus onun saçlarını okşuyordu, sessizce fısıldıyordu.
R-"şhhh... Geçti... Geçti sakin ol...!"
Lumaria nefesini kontrol etti ve gözyaşlarını sildi boğazını temizledi ve ayağa kalktı.
L-"T-tamam! Şimdi ablamı bulucam!"
Regulus ayağa kalktı.
R-"Nasıl?"
L-"Büyü ile zihnine girmeye çalışıcam... Tabi eğer açıksa."
Regulus dikkatle lumaria'ya odaklandı.
L-"Bana mum lazım!"
Regulus krater yoluyla mumları lumaria'nın etrafına dizdi yuvarlak olacak şekilde hepsini tek tek yaktı ve numaraya ortasına geçip diz çöktü daha sonra ellerini birbirine birleştirdi.
L-"Şimdi zihnimi açıcam regulus... Eğer bir sıkıntı olursa gözlerimi açmamı sağla.."
Regulus kafası ile onayladı ve lumaria gözlerini kapattı.
L-"Tamam... Şimdiii nerdesin ablaaa neredesin??"

Tina'nın anlatımıyla
Polisler beni büyü bakanlığına götürdüğünde çok tedirgindim Tom'un bu yaptığı resmen hainlikti akıl almaz bir şeydi resmen hayal kırıklığına uğradım şok geçirmiştim,ama bunun intikamı elbet olacaktı hem de çok kötü... Polisler beni cornelius fudge'ye yani büyü başkanının huzuruna çıkarmak için elimi çözdüler daha sonra bay fudge'nin huzuruna çıktım.
Çok endişeliydim burada çok fazla kişi vardı ve herkes farklı bölgelerle bir çeşit büyüler ile uğraşıyorlardı Sanırım gerçekten mahkemeye benziyordu fudge beni gördüğünde adımı seslendi... Herkes bana bakıyordu.
Ürkütücü...

C-"Tina Christina Mikelson!"
Herkes bana odaklandı.
C-"Elijah Mikelson'un melez kızı?"
Ben yutkundum.
C-"Buraya neden geldiğini biliyor musun Tina?"
Ben dikkatle fudge'ye odaklandım.
T-"Hayır efendim"
Cornelius güldü ve diğerleri de tabii.
C-"Suçunu görmemezlikten mi geliyorsun?"
T-"Ne suçu efendim!?"
C-"Sen Tina mikaelson! Slytherin varisi olan Melez Doğumlu Tom Marvolo Riddle'ı kasten yaralama suçundan buradasın Mikaelson!"
Yutkundum. Doğruydu ama kasten olmamıştı hemen söze atıldım.
T-"A-ama efendim kasten değildi bu! Kendisi zorladı zorla oldu!"
C-"Sessizlik!"
Sen sinirlendin.
T-"beni o zorladı diyorum size! Neden anlamıyorsunuz?!"
Cornelius daha fazla seni tutmadı ve bu ses tonun da bahane oldu seni mahzene kapattılar.
T-"Bırakın beni! Bırakın dedim!
P-"Rahat durun bayan Mikaelson!"
Sen dişlerini çıkarıp polislerin birinin boynuna saldırdın ve emmeye başladın.
O sırada diğer polisin biri seni tutup gücünü kullanma diye güç kaynediciyi boynuna taktı ve mahzene seni zorla attılar.
T-"SİKTİR! SİKTİR! SİKTİR! SİK KAFALILAR!"
Sen sinirle yere çöktün.
Burası oldukça Korkutucuydu resmen mağaranın Ortasındaydın. Yani öyle Korkutucu sesler gelen yengeçlerle dolu bir yerdi.
Aynen tıpkı böyle.
Oturdun.
Düşünmeye başladın...
Güçlerini kullanamazdın çünkü gücünü kullanmaman için güç kaybedici hazne gibi alet takmışlardı boynuna.
Aklına kardeşin geldi.
T-"Lumaria...! O nasıl acaba off!"
Biraz duraksadın.
T-"Tabi yaa! Lumaria!"
Hemen demir parmaklıkların önündeki yağlı lambaları aldın.
Etrafına koydun ve ortasına oturdun.
Zihinini açtın.
Kendini zorluyordun.

T-"Hadi lumaria bul beni!!"

...

L-"Nerdesin ablaa! Nerdesiiin!!"
Tina lumariayı bulmuştu.
T-"Lumaria!"
Lumaria gülümsedi.
Regulus garip garip lumaria'ya baktı.
R-"Sanırım ablasını buldu"
L-"Abla! Abla neler oluyor nerdesin şuan çabuk anlat"

~ᴅᴇʜşᴇᴛɪɴ ɢᴜ̈ɴʟᴜ̈ɢ̆ᴜ̈~ (Hogwarts'ın çöküşü)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin