Selamlar ilk bölümümüz hayırlı uğurlu olsun
Oy vermeyi unutmayın .yorumlara başladığınız tarihi bırakın ..Başlangıç noktası neresi, nerde başladığımızda biliyor muyuz , nasıl devam edeceğimizi , nereye varacağımız .
Kim sonunu bilebilir . Ben söyleyeceğim ölmek isteyen bir insan ancak bilir . Hayat hep gülerek bakmıyor yüzümüze bazen bize bir surat asıyor bir daha bize gülmüyor . Kaderin elinde oyuncak olsak dahil istediğimize varamıyoruz . Sonu getiremiyoruz. Hep bir bekleyiş var bir zaman akıyor durmaksızın ilerliyor .
Güzel günlere geri dönmek için ne geri alabiliyoruz . Nede anın korkuncluğundan kurtulmak için ileri sarabiliyoruz . Tek yapabildiğimiz beklemek .Gercekten insan sevebilir mi bilmiyorum . Ben beni sevdiğini sanarken , başka tenelere değen tenini aşk diye sevmek içimi acıtıyor . Ben onun teninde soluklanırken o ise başka kadınların teninde nefes alıyor ve ben o nefesi aşk diye içime çekiyorum . Midemin alt üst olması ile bu görüntüye daha fazla katlanmak istemeyip. Onlara son kez bakıp odadan çıktım ama burada olduğumu bilmeleri için bir işaret bırakacaktım . Once dolaba yöneldim . İçindeki tüm yiyecekleri tezgahın üzerine koydum . Onlar zaten kendilerine geleceklerini sanmıyorum. Sevişmeden sonraki tatlı yorgunluk . Midemi bulandırıyordu artık bu düşünce .
Once sosu taba döktüm kendi imzamı bıraktım ardından tüm yiyecekleri bir birine karıştırdım . Şuan bu masaya sıçmak istiyordum ama yapmayacaktın. Ankastre ye ilerleyip tum ocağı acmıştım . Mutfak lavabosunun içine boşaltıp kutuları alıp parçalara ayırdım . Lenyenin içine boşaltığım kayıtlardan birini akıp cakmağı cakıp yanmasını bekledim . Gözümün önünde tutuşan kağıt parçasını lenyenin içine atım . Etrafı gaz sardığında mutfaktan dışarı cıkıp kapıyı kapatım . Bu ev yaklaşık otuz dakika içinde havaya uçacaktı. Bu anı keyifle izlemek için dış kapıya yöneldim . Bu durum beni kendime olan özgüvenimi sarsıyordu. Dışarı çıktığımda karşımda duran iki katlı çatılı duplex eve baktım . Para uğrar kendini satan insanlardan hep nefret etmiştim . Bu andan sonra hepte edeceğim . Kabul ediyorum bir öğretmen maaşı ile bir şirket calışanı maaşı ile gecinmek zordur . Ama bu durum bizi ac bırakacak kadar mühim bir durum değil . Hiç gecinemeyen evine ekmek götürmeyen insanlarda vardı bu dünyada . Derin bir nefes alıp kendimi bahseden dışarı attım taksi cağırıp beklemeye başladım . Çıkarken bilerek kapıyı sertce carbmıştım . Her ne kadar onları öldürmek istesemde onları, vicdanım el vermemişti telefonumu cıkarıp Çağrıya mesaj atım'İki dakika içinde evden çıkmazsanız o ev patlayacak bu da benden size bir şans 'yazdığımda içerden sesler yükselmeye başladı . İçerideki çurcuna sesleri dışarıya kadar geliyordu . Bir dakika dolmadan kadın kendini dışarı atığında Çağrının hala içerde olduğunu gördüm . Pencereleri actığında içerden çıkmıştı . Koşarak bahceye cıkıp oradan uzaklaşmaya başladıklarında onlara gür bir kahkaha atarak baktım . Aptal insanlar gibi görünüyorlardı şuan gözümde
"Aptallar " Dedim şu gördüğüm görüntüye .
Çağrı bahseden dışarıya bakıp etrafı kontrol ettiğinde beni gördü . Gülümseyip el salladığımda bana affalamıştı , bana bakışı benim komiğime gidiyordu. Saniyeler içinde yüzündeki afalama gitmiş yerine sinirden kararmış gözler gelmişti . Bana doğru yeri titretecek kadar sert adımlarla atarak geliyordu . Korkmuşmuydum tabikide hayır .
Tam karşımda durduğunda ." SEN NE YAPRIĞINI SANIYORSUN "bağırarak bana sarf ettiği bu çümleler beni ürkütmemişti aksine beni ona karşı daha da tiksinmeme yol acmıştı.
Yüzümde oluşan alaylı gülüş ile
" bana bağıramasın ikincisi hayatınızı kurtardım . Teşekür borçluyum " dediğimde yüzümdeki alaylı ifadeye bakıp daha sinir olmuştu .