Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
☆
"chan'ın kucağına falan oturmam ben abi, bana ne ya? başkası otursun bu salağın kucağına."
inatla göğsünde birleştirdiği kollarıyla arabanın içinde onu izleyen arkadaşlarına omuz silkmişti jisung. dakikalardır arabaya binmemek için inat ediyor, boş yer olmadığı için chan'ın kucağına oturmayı reddediyordu tombul yanaklı genç. çoktan arabaya kurulmuş gülüşerek konuşan felixle jeongin ikilisi de daha çok sinirlerinin bozulmasını sağlamıştı. çatık kaşlarıyla umrunda değilmiş gibi siyah ojelerini incelerken minho'nun sesiyle başını kaldırdı.
"jisung inat etme seni bekliyoruz hepimiz, otur işte başka yer yok zor sığdınız zaten."
"bagaja oturayım?"
"jisung mal mısın ceset mi taşıyoruz amına koyayım? geç otur işte, sanki dip dibe değiliz normalde."
chan, söylenirken arabanın dışındaki gencin ince bileğinden tutup kucağına doğru çekmiş, ardından arabanın kapısını kapatmıştı. jisung, somurtarak chan'ın kucağına yerleşirken hemen yanındaki jeonginden hiçbir tepki gelmemesiyle daha da sinirlenmiş, çatılı kaşlarını dikiz aynasından minhoyla buluşturmuştu. ilk onu almaya gelmediği için sinirliydi arkadaşına. jeongin'in ona karşı hiçbir adım atmamasıyla gece onun için şimdiden kötü başlamıştı. normalde yakın olsalar da jeongin ona karşı olan sınırını her zaman koruyor, ister istemez mesafe örüyordu aralarına. can sıkıntısıyla parlatıcı sürdüğü pembe dudaklarını büzerken tombul yanağını chan'ın sert göğsüne yaslayıp dibindeki gencin keskin yüz hatlarını incelemeye başladı. o sırada chan'ın beline doladığı kaslı kolunu hissetmesiyle oturduğu yerde daha da yayılıp ön koltuktaki şapşal gibi sırıtarak flörtleşen ikiliyi izlemeye dalmıştı çoktan. sıkıntıyla iç çekip chan'ın belindeki parmaklarıyla oynamaya başladı, kesinlikle özendiği bir ilişkiydi minhoyla hyunjin ikilisi.
"sevgilim, benim yerime şarkı açar mısın sen?"
hyunjin; koltukta geriye yaslanmış, lacivert kazağı dirseklerine kadar sıyrılı, sağ eliyle direksiyonu kullanan sevgilisinden bakışlarını çekip minho'nun ona uzattığı telefondan şarkı seçme arayışına koyulmuştu. minho, göz ucuyla hyunjin'in dolandığı şarkı listesine bakarken sevgilisinin kararsız kaldığını fark edip sakin ses tonuyla konuştu.
"şu ikincisini aç istersen."
"bana bak minho, yine o yedi yirmi dört dinlediğin şarkıyı açarsan tam şu an arabanın koltuğuna kusarım. bıktık ama ya."
jisung'un arka koltuktan söylenmesiyle minho dayanamayıp kahkaha atmış, hyunjin ise ne olduğunu anlamadığı için meraklı gözlerini ikilinin üstünde gezdirmişti.
"hangi şarkı?"
"head over heels mi ne haltsa artık. amına koduğumun türküsü. eleman rüyasında bile bu şarkıyı mırıldanıyordur kesin, biraz yenilik değil mi ya? lütfen. haksız mıyım channie?" minho sırıtmaya devam ederken chan da jisungu onaylayan mırıltılar çıkarmıştı. dip dibe oturan jeonginle felix ise hiç oralı olmadan kendi aralarında konuşmaya devam ediyorlardı.