Fanboy Hesabı|Minsung

1.3

iyi okumalar

yorumlarinizi bekliyorum

_________________

Sabah nasıl oldu bilmiyorum,bir gram uyumamıştım.Ama insanlar bana yalan söylerken hep ayakta uyumuştum.

Babam ve annem anlaşamayınca iki medeni insan gibi boşanmışlardı. Babam boşandıktan sonra sebebini bilmediğimiz şekilde intihar etmişti.
Annem ne mi yapmıştı? bir kaç gün önce eşi olan kişi ölünce, yeni bir kişi ile yeni bir aile kurma planı almıştı.

"Evleneceğim kişinin bir oğlu varmış,seninle aynı okula gidiyor. Eminim çok iyi anlaşırsınız." anne o benim zorbam diyemedim.

bir kaç ay geçti, "Seojun ile aran nasıl oğlum?" anne o beni taciz etti diyemedim. Gerçi annemin gözü çoktan boyanmıştı. Olayı öğrenince eşinden ayrılmak yerine, beni tek başıma buraya yollayacak kadar.

Telefonumun ekrarında yüzlerce arama ve mesaj vardı. Felix'e geri dönüş yapmalıydım. Okula gitmelimiydim? taciz maduru değil de,bundan zevk alan bir kişi olarak anılıyordum.

Jisung beni kandırmıştı,gözlerimi boyamış, beni ümitlendirmişti. Dün gece eve nasıl girdiğim aklıma gelince,yüzümu yıkarken duraksadım. okul çıkışında beni almış ve sahil kenarında yürümüştük. Bir yere oturunca fotoğrafımı çekmek istemişti,kendi telefonundan.

Bunun galerisinde beni bulundurmak istediğinden değil de,itiraf sayfasında paylaşmak için çektiğini çok ama çok geç anladım. Dedim ya, ayakta uyuyordum.

Felix her zaman beni 8.15'te alırdı. Daha 16 dakika vardı, o zaman da daha 27 dakika vardı. Artan vakitlerden iğrendim.

27 dakika kala beni kandırmıştı Han jisung, 16 dakika kala da benim kendimi gerçeklerle yüzleştirmem lazımdı.

Aynanın yanındaki dolabın kapağını açtım ve içinden jilet çıkardım.

__________________

-Felix'ten-

Minho'nun yanında olmalıydım, ama ondan önce Han Jisung ile küçük bir görüşme yapmalıydım. Boş sokakta evinin önüne doğru adımladım.Şansa bak,Jisung dışarıda ayakkabılarını bağlıyordu. O an sadece o bağcıklarla onu boğmak istedim.

Ben aylarca Minho'dan ne olduysa anlatmasını istedim, keşke anlatmasaydı. Benim hâlimi sadece sanal arkadaşı olanlar anlar, bilirsiniz ya o duyguyu;

Çaresizlik.

Minho anlattığında çaresizliğin içine gömüldüm,aramızda kilometreler vardı.Durmadım her gün onu cesaretlendirdim, annesine söylemesi için. Teselli ettim, yıpranmaması için.

Ama bu sokuk herif öğrendiği an bir sayfa da paylaşmıştı.

"Vay be, beraber okula gitmeyeli uzun zaman oldu lix"

Derin bir nefes aldım,sürgülü kapıyı çekti.Ve tam karşımda durdu. Eskiden olsa koluna yapışır, dedikodu yapardım.Ama şimdi ona bir şeyler dediği için koyacaktım.

"Neyin peşindesin sen? yaptıklarının sonucunu hiç düşünmedin mi?"

Ona hiç haketmeyeceği bir şans verdim,sakinliğimi korudum. "Bunu konuşmak için mi geldin?" rahat bir tavırla konuşunca, Minho'yu kaybettiği gibi benim verdiğim şansıda kaybetmişti.

Aramızda adımlar varken,hiç çekinmedim, yumruğumu geçirdim o iğrenç yüzüne. Şaşırtıcı derece de,karşılık vermedi. Yağmur yağacak gibi duruyordu,ıslanmayı sevmezdim ama işim daha bitmemişti.Jisung yere düştüğü an üzerine çıktım ve var gücümle ona yumruk atmaya başladım.

"Minho'yu hiç mi düşünmedin!derdin ne senin lan?!"

Gökgürültüleri sesimi bastırıyordu.
Bir kaç saniye sonra da yağmur
yağmaya başlamıştı zaten.Jisung anlamlandıramadığım bir şekilde kollarını iki yana açtı ve gülümsemeye başladı. Bir tane daha vurdum,içimdeki öfke dinmek bilmiyordu.

"Minho olsa beni yıldırımlardan korur,bende onu yüksekten korurdum."

Ağzına Minho'nun ismini almasıyla hedefimi çenesine yönlendirdim. Akan kan,kaldırımdaki suya karışıyordu. Yakalarından tuttuğum Jisung'un göğsüne koydum kafamı, tutamamıştım duygularımı, böyle biri değildi,bende böyle biri değildim. Ağlamaya başladım, Jisung'ta ağlıyordu ama benim fark ettiğimi fark etmemişti,göz yaşları yağmura karışıyor zannediyordu,salak arkadaşım benim.

"Sen böyle biri değilsin! Kendine gel,yapma böyle!"

Hıçkırıklar içinde konuştum,"eski han jisung'u istiyorum!" kalktım üzerinden,söylediğim şey tavsiyeden çok emirdi.

"Yaptığın o şeyi temizle ve Minho'nun eski hâline dönmesini sağla,yoksa arkadaşım falan demem,öldürürüm seni!"

Yağmurda ıslanan saçlarımı düzelttim,Minho çoktan okula gitmiş bile olabilirdi. Sanırım geç kalmıştım,Jisung salağı da yağmur bardaktan boşalırcasına yağarken hâlâ yerde yatıyordu.Hasta olacaktı,"kalk yerden,kendine gel" son kez arkamı döndüm ve ona baktım,hâlâ gülümsüyordu şizofren.

_________________

İsim bulamamak🧠

Hyunjin
jisung okula
gelecek mi?
bileniniz var mi?

Seungmin
bilmiyorum ki aq
yaptigi seye ne demeli

Hyunjin
beni ilgilendirmez
minho ya noldugu

jeongin💓
niye sevmiyorsun bu cocugu

Hyunjin
felix le jisung un arasina girdi

seungmin
felix i kiskandim
diyemiyorda

jeongin💓
aci ama gercek|
beni hic bir zaman kiskanmayacak|
dogru

Hyunjin
sizinle ugrasacak vaktim yok

seungmin
biz bayiliyoruz senle
ugrasmaya asko

Hyunjin
çevrimdışı

seungmin
nereye gitti bu

jeongin💓
minho nun geldigini gordu
onunla konusacagini soyleyip
cikti siniftan

seungmin
hassiktir
tamam bende kantindeyim
cabuk bahceye cik
yalniz birakmayalim ikisini

jeongin💓
tamamm
Görüldü

___________________