-1-

41 7 7
                                    

Umutsuz bir kız nasıl daha fazla dayanabilir? Artık tek istediğim listemi tamamlayabilmekti. Bir şeyleri başarma hissini tatmak istiyordum. Listeyi tamamlayıp hayatıma son verecektim,nasıl tamamlayabileceğimi bilmesem de son isteğim listemi tamamlamaktı
                                       ***
12 Ocak 2023
Saat gece üç suları. Dışarıda yağan yağmur damlaları camıma vuruyor. Perdem açık,Ay'ı görmek istiyorum. Ama bu gece pek mümkün olmayacak gibi,yağmurun sabah on civarı durması bekleniyor. Çalışma masamda oturuyorum. Kulağımda son ses müziğim önümde ise siyah kapaklı üzeri çıkartma dolu ne zaman kendimi kötü hissetsem hayallerimi yazdığım defterim açık. Son zamanlarda gelen ölüm isteği beni kendine daha çok çekmeye başladı. Sanki içine yazdığım hayallerim hiçbir zaman gerçekleşmeden hayattan uçup gidecekmişim gibi. Ruhum daralıyor. Kendime liste oluşturmaya devam etmek istiyorum. Bu listedeki maddeleri gerçekleştirdiğim zaman ben de biteceğim.

Ben İlkim içinizden birisi. Henüz 19 yaşındayım. Belki ailenizden biri belki sınıf arkadaşınız belki sokakta öylesine yanından geçip gittiğiniz biri... Küçüklüğümden beri kilo problemleri çeken biriyim. Çoğu kişi tarafından her daim yargılanan biriyim. Kendime olan nefretimin hiçbir zaman sönmeyeceğini hissediyorum. Her zaman kendimi sorguluyorum neden böyleyim neden onlar gibi normal biri olamıyorum... Ne zaman kendim için bir şey yapmak istesem dışardaki insanların yargılayıcı bakışları ile karşılaşıyorum.Sorun bende mi onlarda mı bilmiyorum tek bildiğim şey var o da bu hayata yargılayıcı bakışlara dayanabilecek daha fazla gücümün kalmadığı...

Saat 04.50 oldu. Dışarıdaki yağmur durmak bilmiyor. Kendime bir limit koymaya karar verdim. Yaşım kadar maddeyi tamamlayıp bu dünyadan göçüp gideceğim. Bu yaşıma kadar yapmak isteyip yapamadığım 19 şeyi liste haline getirdim. Bu 19 maddenin sonu benim de sonum olacak.

**
Geçmişe dönüş
**
22.08.2012

Doğum günüm. Sabah erken saatte uyandım. Bugün 8 yaşıma gireceğim. Sanki karnımda kediler birbirini kovalıyor. Akrabalarım ile doğum günümü kutlayacağız. -Yani en azından ben öyle sanıyordum.- Akrep ve yelkovan birbirlerini kovalayıp duruyorlar fakat bir türlü saat okumayı öğrenemediğim için saatin kaç olduğunu bilmiyorum. Annem ve babamın uyanmasını beklerken karnım çok acıktığı için odalarına gidip uyandırmaya karar verdim. Kapımı açıp kapıdan çıkacağım sırada annemin yerde uzandığını gördüm. Sanırım gece susamış ve su almaya giderken uykulu olmaya dayanamayıp koridora uzanmıştı. -Bunu önceden de birkaç kez yapmıştı.-

Annemin yanına gidip yere oturdum. Birkaç kez yanağından öptüm uyanması için. Uyanmadı. Sanırım çok uykusu var. Önce babamı uyandırmaya karar verip odaya doğru adımladım. Yatağa çıkıp arkadan babama sarıldım. Birkaç kez seslendim. "Babaaa! Artık uyanma zamanı çok acıktım ve annem de uyanmıyor."Babam homurdanarak bana doğru döndü. Yatağın boş olduğunu görünce," Annen nerede?" diye sordu. Elimle yerde yatan bedeni gösterdim."Baba,annem yerde uzanıyor sanırım gece su almaya gittiği zaman çok uykusu geldiği için yere uzanmış yatmak için ama elindeki bardaktaki tüm su dökülmüş." Babam söylediğim şeyleri duyunca,"Kızım sen şimdi biraz daha yatmaya devam et kapıyı da kapayacağım ben demeden yataktan çıkma tamam mı?" dedi. Kafamla onu onaylayıp ince pikenin içine girdim yaz veya kış farketmez üstümde bir şeyler olmazsa yatamıyordum. Babam eğilip alnımı öpüp odadan çıktı ve kapıyı kapattı.

Babam annemi uyandırırken ne yapacağımı bilemediğim için hayal kurmaya karar verdim.
Birkaç gün önce pastamı seçmiştik. Yirmiden fazla kişi ile doğum günümü kutlayacağımız için iki katlı pasta yaptırmaya karar vermişti annem. Mor renkli üstünde balerinler olan bir pasta istediğimi söylemiştim. Evde kutlayacağımız için dün gece salonu süslemiştik. Helyum dolu birkaç balon satın almıştık. Annem salonun ortasına bir masa koymuştu ve üstüne prenseslerin olduğu bir örtü sermişti. Üstüne de öğlen yaptığı poğaça, börek, kurabiye tabaklarını koymuştu üstlerini kapatıp.

Salonu çok sevmiştim annem tüm sevdiğim her şeyi yapmaya çalışmıştı. Kuzenlerim ve arkadaşlarım gelince onlarla bir sürü oyunlar oynayacağımızı düşündükçe heyecanıma heyecan katıyorum.

Babam odadan çıkalı biraz zaman geçti fakat hâlâ odaya girmedi. İçimi bir merak sardı acaba annem ile birlik olup bana sürpriz yapmaya karar verdiler de o yüzden mi annem yerde yatıyordu ve babam bana yatakta kalmamı söyledi? Dışarıdan bir siren sesi duymaya başladım ve bir dakika geçmeden de zil sesi ve kapının açılışı. O an sanki bir şeylerin olduğunu hissettim. Üstümdeki pikeyi hızlıca üstümden atıp kapıya doğru hızlıca koştum. Kapının kolunu indirdim içeride bir sürü kişi vardı birileri bir taraftan annemin üstüne örtü sermeye çalışıyorlardı bir taftan babam onları engellemeye çalışırken diğer yandan da bir şeyler söylüyordu. "Şaka yapıyorsun şu an değil mi? Hadi kalk kızımızın doğum günü bugün karnı da açmış, hadi kahvalı edeceğiz.uyan nolur!" Babama dönerek,"Baba noluyor burada,neden bu insanlar evimize geldiler annem neden hâlâ uyanmadı?" diye sordum. Babam kafasını bana doğru döndürdü. Gözleri dolu doluydu,bir yaş akmadan diğeri peşinden geliyordu. "Kızım lütfen odaya gir ve ben söylemeden sakın çıkma." Kafamı hayır dercesine salladım ve yanına gidip anneme sarılmaya çalıştım. "Anne hadi uyan artık böyle sürpriz olmaz hem doğum günüm bugün bir sürü hazırlık yaptık uyan da kahvaltı edelim misafirler gelecek." dedim.

Babam anneme sarılmaya çalışan bana arkadan sarılıp annemden uzaklaştırmaya başladı her ne kadar uğraşırsam uğraşayım kollarından ayrılamadım. Annemin üzerini örtü ile örttüler. Bu ne demekti ki? Şimdi anneme ne olacak? Neden uyanmıyor?

Sedyenin üzerine yatırdılar annemi."Anne şakan hiç komik değil kalk o sedyenin üzerinden!" Bir yandan ağlayıp bir yandan bağırıyordum. Annemi sedye ile evden çıkardılar babam kucağındaki beni bırakmadan kapıdan dışarı çıktı. Annemi ambulansa bindirdiler. Babam görevliler ile konuşup hangi hastaneye gidecekleri bilgisini aldı. Arabamıza doğru yönelip beni arabaya bindirdi. Kendisi arabanın dışında birkaç saniye nefeslenip telefonuyla birilerini aradı. Gözyaşlarını silip şoför koltuğuna oturdu. "Kızım seni yol üzerinde teyzenin evine bırakacağım orada birkaç saat kuzenlerin ile oyna sonra seni alacağım tamam mı?" Bunun bir soru olmadığı ve bunu yapmak zorunda olduğum çok belliydi. İsteksizce kafamı onaylarcasına salladım.

Teyzemin evi çok uzak değildi. İki sokak ötemizde oturuyorlardı. Babam arabadan benimle birlikte indikten sonra kapılarına gidip çaldık. Kapıyı eniştem açtı yüzünde hüzünlü bir ifade vardı."Kuzum hadi sen geç içeri kuzenlerin ile birlikte kahvaltı et ben de babanla konuşup geliyorum."dedi. Babama el sallayıp mutfağa geçtim.

    Kuzenlerim masada kahvaltılarını yapıyorlardı fakat teyzem yanlarında değildi sanırım işe gitmiş. Kuzenlerimin yanına oturup bir şeyler atıştırmaya başladım. Büyük olan kuzenim dönüp "İlkim sen çok güçlü bir kızsın bunu unutma." dedi. Neden bana bu sözü söyledi anlayamadım. "İyi de abi bu nerden çıktı şimdi?" Sanki yanlış bir şey söylemiş gibi gözlerini kaçırdı. Bugün herkes değişik davranıyordu. "Abi annem yerde yatıyordu sedyeye bindirip hastaneye götürdüler. Ne zaman gelicekler hastaneden bugün doğum günüm bir sürü hazırlık yapmıştık. Kutlamaya ne zaman başlayacağız?" Kuzenimin her sözümle gözü daha çok doluyordu. Birkaç kez ağzını açıp kapattı fakat hiçbir şey söyleyemedi. O sırada eniştem yanımıza geldi. "İlkim, baban bugün seni bize emanet etti ne yapmak istersin?" Kısa süreli düşünme sonrası enişteme, "Enişte annemin yanına gitmek istiyorum lütfen yanına gidelim." dedim. Eniştem bir elini saçıma atıp okşayarak,"Kuzum söz veriyorum baban bizi aradığında yanlarına gideceğiz şimdi bana baban arayana kadar ne yapmak istediğini söyle."

   "Ağustos ayında olduğumuz için hava çok sıcak. Sanırım denize gidersek çok iyi olabilir enişte hem belki kuzenlerim de istiyorlardır." Kuzenlerim hemen kafalarını sallamaya başladılar. Küçük kuzenim,"Evet baba İlkim abla doğru söylüyor nolur gidelim nolurrr."dedi. Eniştem kafasını sallayıp,"O zaman denize gidiyoruz kahvaltılarınızı edin ve mayolarınızı giyin. İlkim kızım sana da denize giderken yolda alırız arabada değişirsin üstünü."dedi. Kafamı onaylarcasına salladım. Çok mutluydum hem doğum günüm hem de denize gideceğiz. Belki anne ve babam da biz denizden dönene kadar eve gelirler.

21 AralıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin