23. Bölüm final

448 21 3
                                    

Odaya yaklaştıkça seranın ağlama sesleri de artmıştı. İçeri girdiğimde gelinliğiyle tabiri caizse üzerime atladı.

Küçük meleğimi öldürme girişiminde olan teyzesine Altay tarafından yapılan ikazla daha fazla ağlamaya başladı.

"Of Altay ya zaten kötüyüm gelme üzerime" diyince gülerek "ne oldu sana" diye sordum.

"bir an gelemeyeceksiniz sandım hayır makyajı bırak sen olmadan evlenmezmiş sera benimle" diye homurdanan Ferdi'ye gülüp serayı elinden tuttuğum gibi makyaj masasına oturttum.

"Beyler dikilmeyin orda da aşağıya inip bir işin ucundan tutun"

"Emredersin güzelim"

Altay Ferdi'yi de alıp gittiğinde makyaja hemen başladım.

Sonunda sera hazır olunca saçlarını yapması için kuaför geldi. Onları içerde bırakıp giyinmeye gittim.

İçimdeki meleğim henüz kendini belli etmemişti. Fakat kaşlarımın yerini hafif bir göbek almıştı. Yeniden eski formuma döneceğim hakkında Altayın tesellileri eşliğinde ikna olmuş bu duruma alışmaya başlamıştım.

Birazcık Altayı kudurtacak bir kıyafet almıştım. Ne de olsa önümüzdeki dokuz ay içersinde böyle bir şey giyme fırsatım olmayacaktı. Zaten bana kızamazdı ki o...

Elbisemi giydikten sonra hemen makyaja geçmiş ardından ise su dalgası yaptığım saçım ile telefonumu alarak bir kaç selfie çektim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elbisemi giydikten sonra hemen makyaja geçmiş ardından ise su dalgası yaptığım saçım ile telefonumu alarak bir kaç selfie çektim. Kameraman odaya gelince sera ile canına okuyarak milyon tane fotoğraf çektirmiştik.

Kameraman köşeye geçip fotoğrafları çıkarırken bende seranın heyecanını almaya çalışıyordum.

Odanın kapısı açılınca içeri giren ferdi büyülenmiş gibi seraya yöneldi.

Altay ise ardından gelirken gözleri önce bedenimi süzdü ardından yavaş yavaş kaşları çatıldı. Sonrasında odayı süzünce içeride olan kameramanı ve fotoğrafları gördü.

Kaşları daha fazla çatışınca gülümsedim. Kıskanç kocam benim.

Daha fazla kal gelmeden yavaş yavaş ona doğru yürüyordum ki büyük adımlarla yanıma yaklaştı.

"Kızım yürümesene bacakların sanki olabilecekmiş gibi daha fazla açılıyor."

"Ne yapayım böyle put gibi durayım mı Oğlum?" Kinaye yapınca kaşları düzeldi.

"Öyle demek istemedim birtanem" diyip bir elini belime diğerini çeneme koydu.

" ama sen benim sınırlarımı zorluyorsun. Madem böyle bir şey giyeceksin söylesene geleyim yanına elin adamına bin tane fotoğraf çektirmişsiniz. Bende yok o kadar fotoğrafın" diyip tekrar adama gözlerini dikti.

Adam hissetmiş gibi bize bakınca altayın çenesinden tutup " bakma şöyle adama hem sen mi çekeceksin fotoğrafımı" diyince kaşları çatıldı.

Altay bayındır/köstebek +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin