EKİP

56 14 12
                                    

    
    Söylenmeyi bırakıp, odama girdim. Dolabımdan ilk elime gelen siyah pantolonu ve tişörtü üzerime geçirdim.

    Belime kadar uzanan koyu kahve düz saçlarım hala kurumamıştı. Allah aşkına neredeyse 1 saat geçti hala neden saçlarım ıpıslak ya

    Kurutmakla uğraşacak halim yoktu bu  yüzden hızlıca evden çıktım.

    Karakolun evime olan uzaklığı en fazla 15 dakikaydı. Bu yüzden koşarak gitmeye başladım.

   Güneş neredeydi ya?

    Sözde yazdayız ama bundan havanın haberi yok.

      Yoksa rüzgar esmesi normal mi?

    Allah aşkına ne bu hava böyle, biraz daha bu havaya maruz kalırsam hapşurmaya baş–

    "Hapşuu"

  Allah aşkına ne bu hapşurma ya, yerimi bunun Su şuan

    " Hapşuu"

   Karakolu görür görmez adımlarımı sanki daha da arttırabilecekmişim gibi arttırmaya koyuldum.

    Karokola koşarak giren bir benimdir galiba

     İnsanların yüzünü bile görmek istemedikleri yere Su koşarak giriyor.

    Ne yapıcam şimdi ben bir yerlerden peçete felan buluyum da rezil olmayayım.

    Diyerek ilerlemeye başladım. Ozanı görür görmez

   " Ozan, Leyla abla nerelerde?" Diye sordum.

     Beni boydan aşağı süzüp, hafif sırıtarak;

    " Kız, yol kaçkını mısın? Ne bu hal! Saçların da ıpıslak gözü–

   "Sana Leyla ablanım nerde olduğunu sordum. Benim ne halde olduğumu değil, mal" diye tıslayıp, omzundan vurarak ilerledim.

     Mal arkamdan sırıtmalarının arasından "En son Rıfat abinin odasına çay götürüyordu" dedi.

     Tam ben istediğim cevabı duymamla sakinleşmişken

     " Söyliyim de sanada bir yeşil çay yapıversin. Son zamanlarda iyice heyheylerin çıktı. Sonumuz o adamcağız gibi olmasın" dedi.

      Allah belanı versin, Emin. Kimse seni elimden alamaz. Ya bir ağzın durmaz mı be insan!

      İnsan derki kız görev hırsıyla bir anlık adamı dövmüş, ne var suçlu felan der ayıbını örter. Peki ya bu mal ne yapar herkese dedikoducu Ayşe teyze edasıyla anlatır.

    Elime düstün, Emin. Senin Yelizle  aranı bozmak bana farz oldu.

     " Hey.. Dünyadan Suya.. Kızım cevap versene"duyduğum  Yelizin sesiyle haince gülümseyerek karşımda duran kumral kıza bakmaya başladım.

   " Kusura bakma dalmışım."dedim

  Yelizde masumca gülümseyerek,

   " Sorun değil, bir tanem.Bir sorun mu var diyecektim."

   Bu kıza bazen acıyorum. Hem bu kadar güzel, hem bu kadar tatlıy-
ken nasıl gidip de mal Emine aşık
olabiliyordu. Hala aklım alamıyor.

   Aklımdaki düşüncere son verip, Emini gömmeye başladım.

    " Yelizciğim"

      "Efendim, birtanem"

     " Bir şey söylesem, sorun olur mu?"

       " Niye olsun ,birtanem"

      " Ama ya benim yüzümden aranız bozulursa"

Katilin İzindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin