EKİP EVİ

6 4 0
                                    

Gözlerimi yavaş yavaş araladığımda bir odada olduğumu fark ettim. Burasıda neresiydi? Ben neredeydim. Salak Su o kadar uyumuş olabilir misin gerçekten. Camdan Güneş'in yavaş yavaş doğduğu gözüküyordu. Evet, cidden bu tarihe geçilmeli. Ben ilk defa bir yol yolculuğunda uyudum mu? Hemde bilmediği,güvenmemem gereken ekibimin yanında. Aferim, Su seni yürekten kutluyorum.

Yatağımdan doğrulduğumda gözlerimi camdan çekip etrafa odakladım. Çok büyük ve küçük sayılamıcak ölçütte yoğun mavi tonlarına bürünmüş, ferah bir odadaydım. Tam karşımda 'deniz' manzaralı bir tablo hemen yanında makyaj masası ve masanın üzerinde benim çantam duruyordu.

Yataktan ayağa kalktığım da yine mavi tonlarında çift kişilik bir yatakla göz göze gelmiştim. İçindeyken rahat hissetmiştim ama baktıkça bile rahatlıyorsun lan. Zenginlik böyle bir şey gerçi niye biz bu kadar zengin bir evde konaklıyoruz orasıda ayrı bir konu ama neyse.

Kapının olduğu tarafa döndüğümde iki kapıyla karşılaştım. Çünkü biri odadan çıkmak için olması gerek diğeri ise banyoydu. Odamda bir banyo vardı. Evet hiç düşünmeden banyoya girdim.

Neredeyse bir gün boyunca yoldaydım. Kendimden tiksinmem an meselesiydi bu yüzden doğruca duşa kabinin kapağını çekip duş başlığının altına geçtim.

Ne kadar süredir suyun altında durduğumu bilmesem de vücudumun uyuşmasını uyarı olarak algılayıp, suyu kapattım. Rahatladığımı hissetmem normal mi?

Banyonun içinde otel odasında ne varsa o eşyalardan bulunuyordu. Şampuan, havlu, peçete, kurutma makinesi, vücut lostonu, saç kremi.. Bu yüzden hemen bir tane havluyu elime alıp, vücuduma sardım.

Ben kıyafetlerimi almamış mıydım?

Allah belanı versin Su. Ben asla katiyyen bu kirli kıyafetleri giymem. Acaba odama biri girmiş midir? Saçmalama Su kim ne arar senin odanda. Çık kızım. Bak hızlıca kapıyı açıp çıkıcaksın ardından koşarak çaprazında duran makyaj masasının üstünden çantanı alıp geri banyoya giriceksin, tamam mı? Çok basit. Kimse de yok niye olsun ki!

Kendime gaz vere vere zorla kapının kulpunu araladım. Başarabilirsin kızım. Görende cenke gidiyor sanır.. Gözlerimi kapatıp, bir adım attım. Açmaya gücüm yoktu.

"Su" diyen sesin sahibini malesef ki biliyordum. Bu lanet olası Doradan başkası değildi. Domates gibi olduğuma yemin edebilirim ama kanıtlayamam. Gözlerimi inatla açamıyordum. Donakalmıştım.

Bu herif bir kadının odasına böyle dank diye girilmeyeceğini öğrenememiş mıydı? Hala niye hödük gibi karşımda duruyordu. Tamam yani açık bir kadınım ve şuan ki vücuduma sarılı havlu koltuk altımın hizasından başlayıp hemen kalçalarımın altında bitecek bir uzunlukta.

İlk defa mı dişi vucudu görüyor amk siktir olup gitsene ama benim niye nutkum tutundu ki şimdi güzelim Suyum bak bir tanem ağzını açıp kov şunu bu kadar basit

"Be-n en i-yi-si gi-di-yim ye-mek hazır aşağı in" diyip, tabicariyse kapımı çarparak KAÇTI. Sanki ben dedim gel beni 'yarı çıklak halimle dikizle' diye.

Söylene söylene makyaj masasının üstünde duran çantamı alıp, geri banyoya girdim. Çantamın fermuarını açtığımda zaten giyiceğim şeyi seçmiştim bile hemen üzerime siyah bodyimi geçirip altımada asker yeşilini andıracak tonda olan paraşütümü geçirdim. Islak saçlarımı ise tepeden topuz yapmıştım.

Hızlıca bonyadan çıkıp ardından da odamdan çıktım. Aklımı bir sürü soru nüfus ederken benim yürümem zorlaşıyor ama hocam. Dora bana ne demişti: aşağı in evet, evet. Şimdi ben napıcam kesinlilikle bu katta benim odam dışında olan diğer 3 odanın içine girip, kurcalamicam. Evet, ben akıllı uslu bir prensesim. Biliyorum övgüye gerek yok.

Katilin İzindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin