⁴^

22 7 59
                                    

Yb geldiii

Hayalet okuyucu olmayın lütfen

Jeongin~

Flashback

Oyun başlamıştı...

Diğerlerini aramak için bulunduğum odadan çıktım ve evi(?) gezmeye başladım. Bir sürü oda ve benden uzun camlar vardı. Bulunduğum koridorda biraz daha yürüyüp siyah üstünde garip bir işaret olan kapıya denk geldim. Açayımmı ki? Ama ya vampir çıkarsa? Yada başka birşey? Yada odada tuzak varsa? Ama çokta merak ediyorum. Sonunda merakıma yenik düşüp elimi altın renginde olan kapı koluna uzattım. Yavaşça aşağı indirip bir okadarda yavaş bir şekilde kapıyı açtım. İlk önce ayağımı attım sonra kafamla içeri baktım.

Boş..

Evet boştu...

İnsan bir kaç birşey koyardı. Neden boş. Okadar heyecan boşamıydı şimdi ya off.

J: neyse...dur lan o duvardaki de ne?

Tamamen odaya girdim ve sağ duvarda olan çember şeklinde olan ve ortasında kürsüye benzer bir şekil vardı. Etrafında ise küçük yazılar vardı. Gözümü kısıp yazıları okuduğumda bu bizim takma ismimizin yazılı olduğu çember di...

Şokla geri çekildiğimde sırtım sert bir zemine çarpmıştı.

?: hmm ilk avım sensin sanırım..

Enseme çarpan sıcak nefes ile olduğum yere çivilenmiştim. İlk gündende ölemem dimi? Hayır ölemem. Vampir olan kişi önce boynumu koklayıp değişik mırıltılar çıkardı. Gözümü sıkıca kapayıp sol elimdeki çantayı arkaya doğru savurdum ve benden uzaklaşmasını sağladım. Gözümü geri açtığımda gitmişti....

J: lanet olsun!

Sinir ve yaşadığım adrenalin ile yere düşmüştüm. Sesi tanıdık gelmişti. Sanki...sanki tanıyordum. Ama tam olarak çıkartamıyorum. Lanet olası korkum yüzüne gözümü kapamasaydım belki tekte vampiri yakalayıp oyundan siktir olup gidebilirdim.

Önüme düşen kağıt ile bakışlarım oraya kaydı. Elimi uzatıp kağıdı aldım

İlk görevin
"Bahar gelir derler ama gelişi kara haberdir, kasvet verir. Hayat vermez can alır."

Buneydi şimdi? İlk görevim bukadar saçmamı yani? Kağıdı katlayıp var olduğunu yeni öğrendiğim arka cebime koydum. Ayağa kalkıp bu boş odadan çıktım.

🐢

Ev sandığım yer şato gibi biryermiş. Bu yüzden bukadar oda varmış. Önüme döndüm ve sanırım yürüş yolu olan sisli yolda yürümeye başladım.

Ne kadar sakin olsamda son olaydan sonra adımlarım temkinli, her şekilde olan ataklara hazırdım. Çalılıklardan gelen ses ile irkilip bir-iki adım geri attım.

J: kim var orda?!

Tama  bu saçma yani eğer birisi varsa 'merhaba ben vampir gelip seni öldürcem' demez yani. Çantayı önümde tutup yavaşça çalılığa yürüdüm. Eğilip elimi uzattım, uzatman ile önüme beyaz bir tilkinin çıkması bir olmuştu.

J: AAA!

Bağırmamla geri çekildi ve başını yana eğip oturdu. Çok tatlıydı şuan. Hemen kendimi toparlayıp diz üstü yere oturdum.

J: tatlı şey seni gel buraya.

Elimi uzattığımda hemen gelip kendini sevdirmeye başladı. Eğitimliydi sanırım.

Vampir köylü *Hyunin*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin