SHİFTİNG | Taekook

4.

Yanağımda hissettiğim sıcaklık ile anlık korkuyla gözlerimi hızlıca açtım. Hemen etrafıma göz attım ve... ve..

"Günaydın bebeğim". Karşımda, tam da karşımda bana bebeğim diyen bir adam oturuyordu. Buda kimdi böyle?! Bir tepki vermeden hızlıca etrafıma göz attım. Sikeyim, galiba evet. Evet, EVET...

Başardım, sonunda. Başardım evet, kendi evrenimdeyim. Dr ımdaki  odamdayim. Ne yapacağımı bilemez şekilde yatakta sevinçle biraz hareketlendim. Sonunda aklıma 'sevgilim' de gelince solumda ki adama baktım. "Güzelim, iyi misin?" . Hiçbir şey diyemedim. Aklımı kaybetmiş gibi hissediyordum, beynim işlevini yitirmişti sanki. Çok fazla şey hissediyordum. Çok fazla duygu, en çokta sevinç... Kalbim ağzımda atıyordu resmen

"Jungkook iyi misin. Endişelenmeye başlıyorum". Tekrar yüksek ihtimalle sevgilim olan adama döndüm. Ne demem gerekiyordu, nasıl bir tepki vermeliydim ve ya karşımda ki kişi sevgilim değilse?
Yanlış shiftlenmis olabilir miydim?
Shiftlendiğimi kimse shifting yaptığımı anlamayacak.. yazdığım için anlamaları mümkün değildi. Yeterince dikkat çekmiş olmalıydım. Karşımdaki bu esmer ve olağanüstü yakışıklı olan adama cevap vermem gerekiyordu.

Ne desem normal olurdu ki? Hala daha bana dikdik bakıyor ve biraz tedirgin olmaya başladım sanırım. "Ah, şey. Kabus gördüm" . En normal olanı buydu sanırım, kabus gördüğüm için anormal davrandım ve kabus olduğunu anlayınca aşırı sevinç gösterdim. Normal bir senaryo. "Kabus mu? Ne gördün bebeğim". Ne gördüm ben kabusum da? İşin içine yeterince sıçmış olmalıyım. Sıvazlamaya gerek yok sanırım.

Aslında, sevgilimin beni öperek uyandırması gerekiyordu ve öpülerek uyandım. Yani karşımdaki yakışıklı kişi sevgilim. O zaman.. "Sevgilim, senin beni terk ettiğini gördüm. Sonra da gözümün önünde ölüyordun. Berbattı."    Adı.. Taehyung. Kim Taehyung evet.  "Hmm, sen biraz sevinmiştin sanki sevgilim". Al işte, o kadar fazla tepki vermemeliydin jungkook. Aptal, ilk shiftlendiğinde sakin olman gerektiğini unutmamalıydın.

"Yaa, ne alakası var. Kabus olduğunu anlayınca sevindim işte". Taehyung olduğundan henüz emin olmadığım sevgilim güldü ve yanağıma bir öpücük bıraktı. "Alıngan mısın sen bugün. Şaka yapıyordum. Herneyse, acıkmadın mı".

"Tabiki acıktım"

"O zaman kahvaltı hazırla, bende açım çünkü"

Hey, hayalimdeki bu değildi?

"Taehyung..."

Uyarıcı bir tonda adını söylediğimde güldü. Adı taehyung olmasaydı bana malmışım gibi bakması gerekirdi değil mi?. Yanıma yaklaştı ve elini bacaklarının arasına sokup belimi kavradı. Ne olduğunu anlayamadan beni kucağına doğru çekti. Siktir, kucağında oturuyorum şu an. Azmazsam iyidir.

"Cidden çok alıngansın bugün. Bişey olmadığına emin misin güzelim"

"Ya evet dedim ya, kabustu geçti gitti. Neyse, kalk hadi. Aç olduğunu söyleyen sensin. Öyle bedavan kahvaltı falan yok"

"Hmm, öyle mi"

Belimi kavrayan büyük eliyle beni iyice kendine çekti. Yakınlaşmaya başladık, bu yakınlık işime gelirdi. Yüzünü inceleme fırsatı buldum.

Esmer teni, kahverengi gözleri.. Hayatımda daha önce bu kadar güzel bir göz görmemiştim sanırım. Tüm güzellikleri içinde barındırıyor gibilerdi. Işıl ışıl parlıyor, bana bakarken siyahın en seksi tonuna dönüşüyor. Bu adam cidden bana fena aşık. Pembemsi dolgun dudakları o kadar öpülesi duruyordu ki...
O gözlerimin içine bakmaya devam ederken bende onun dudağıma bakıyordum.  Uzun kirpikleri resmen burda olduğunu haykırıyordu. Adeta gözlerini daha da ortaya çıkarmak için var olduğunu söylüyordu.  Çene kasının yüzüne seksi ve sert bir hava katması göz ardı edilemez. Elmacık kemikleri kadınların makyajla yaptığından çok çok daha şekilli ve gülümseyince iyice ortaya çıkması...  Tanrı onu özenle yaratmış gibi... Aslında kendi evrenimdeyim dur bir dakika. Az önce kendime tanrı mı dedim ben!?