6.

32 6 22
                                    

                       İyi okumalar <3

Geçen dakikaların ardından, uyuyamadığım için gözlerimi açtım fakat başımı esmer sevgilimin omzundan kaldırma gereği duymadım. Sevgilimin rahatlatan ve mayıştırıcı temaslarına rağmen uyuyamadım. Sıkıntıdan Taehyung'un elleriyle oynamaya başladım. Cidden sıkılmıştım birşeyler ile oyalanmam gerekiyordu.

Kendi kendime esmeri sevgilimin parmaklarıyla oyun başlatmıştım. Parmaklarını evirip, çevirip diğerlerine çarptırıyordum. İşin içine kendi elimi de kattım. Kendi dövmesiz elimin parmaklarıyla, onun uzun kemikli parmaklarını çarptırmaya başladım. Taehyung bir anda elini çekince refleks ile elini tuttum ve hiç düşünmeden
"Ya dur, öpüşüyorlar" dedim. Taehyung ne dediğimi anlamamış olacak ki bakışlarını benim sanki cidden öpüşüyormuş gibi birbirine bastırıp sürttüğüm parmaklarımıza çevirdi. Gördüğü manzarayla gülmeye başlarken, benimde keyfim yerine gelmişti. Neden bilmiyorum fakat uçağa bindiğimizden beridir pek konuşmamıştık. Yeterince oynadığım ince parmakları serbest bırakınca sıkıntılı bir nefes verdim. Taehyung bana  doğru döndü ve "Sıkıldın değil mi bebeğim" dediğini duydum.

"Evet, sıkıldım. Az kaldı kendimi sikicem sıkıntıdan". Taehyung dediğime bir kahkaha attı. Gülerken gözlerine odaklanıp dururyordum. Ne zaman gülse ışıl ışıl parlıyorlardı çünkü. Sanki gülünce gökyüzünde bulunan bütün yıldızlara bakıyormuşcasına..

Fazla bakmış olmalıyım, Taehyung gülmesini kesmiş bana bakıyordu. Niye sürekli bakışıyoruz biz amına koyayım?!

"Bişey mi oldu güzelim"

"Gülüşün... Gülüşün çok güzel Taehyung. Gözlerinde öyle, sanki evrendeki bütün yıldızlar içinde gibi. Işıl ışıllar..."

Taehyung bir kaç saniye samimiyetle yüzüme baktıktan sonra yüzüme uzandı. Önce gözlerimi öptü, sonra yanağımı sıra dudağıma gelince gözlerimi kapatıp bekledim. Beni saniyelik öpüp geri çekilmişti. Aramıza mesafe girmesine izin vermeden onun ensesini tutup kendime çektim ve yavaş ama sertçe öpmeye başladım onu. Alt dudağını ağzımın içine çekip emdim. Ufak bir inilti duydum Taehyung'dan. Varla yok arasıydı. Taehyung diliyle üst dudağımı yalarken ensesinde ki elimi saçlarına çıkarıp okşamaya başladım. Taehyung'un büyük ince eli boş durmayıp bel boşluğumu okşamaya başlamıştı.

Daha rahat olmak adına başımı hafifçe yana eğdim. Kızardığına emin olduğum alt dudağını serbest bıraktım. Tam bu sırada Taehyung dilini ağzımdan içeri yollamaya çalıştığında bende ona eşlik ettim ve dillerimizi buluşturdum. Dillerimiz dans ediyor gibiydi, bunu bozmak ister gibi onun dilini emmeye başladım. Taehyung'dan tekrar bir inilti duymuştum. Kesik bir iniltiydi.

Onu cidden etkiliyorum sanırım?

Öyle olmalıydı, yoksa her öpüşmemizde inlemesi neyeydi.

Bir süre dilini emdikten sonra, nefes ihtiyacıyla geri çekilmeye çalıştım fakat o buna izin vermeyip beni yiyip bitirmek istiyor gibi daha hızlı ve sert bir şekilde öpmeye başladı beni. Bu baskınlığı çok hoşuma gidiyordu. Beni iyice kendine çekti, dudaklarım ağzının içine girmek üzereydi ama geri çekilmeme izin vermiyordu. Nefesim kesilmişti, nefes almazsam gözlerim kararacak gibi hissetmeye başlamıştım. Alt dudağını sertçe ısırıp bunu belli ettim. Islak bir sesle benden ayrıldı. Dudaklarım sırılsıklam olmuştu amına koyayım. Aramızda bizden oluşan bir köprü duruyordu. Ben derin nefesler alırken göğsüm sertçe inip kalkıyordu. Gözlerimi açıp ne yaptığını görmek için ona baktım.

Ama.. O zaten bana bakıyordu..

Gülümseyip geri gözlerimi kapattım. Islanmış dudaklarımı yaladım, bunu yapmamla aramızda ki köprü yü de kesmiş bulundum. Ne yapacağımı bilemez şekilde etrafa bakmaya başladım

SHİFTİNG | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin