12- İHANETİN ACISI

4.3K 109 2
                                    

PARS

evden çıkmamızın üzerinden saatler geçmişti neredeyse sabah olacaktı ama biz elimizde hiç bir bilgi yokken öylece dolaşıyorduk

" abi nereye gidiyorsun " dedi Selçuk

" bilmiyorum ama duramıyorum hala haber yok mu numaradan " dememle Selçuk un telefonu çaldı

" onlar mı " dediğimde kafasını salladı artıdan telefonu açarak kulağına dayadı

" alo Mustafa ne yaptınız... tamam at konumu hemen " dedi ve telefonu kapattı

" bir konum tespit etmişler atacak şimdi "

konumu attığı gibi yola koyulmaya başladık  aynı anda telefonuma düşen bildirimle elime aldım ve mesajın şahinden olduğunu gördüm bana bir video göndermişti videoyu açtığımda ise  Açelyanın yatakta bağlı olduğunu görmemle deli dönecek gibi hissettim

arabayı birden sağa çektiğimde Selçuk şaşırmıştı

" abi ne oluyor " onu takmadan videoyu izlemeye devam ettim açelya yatakta bağlı bir şekildeyken Şahin ise onun yanındaydı

" eğleneceğim " dediğinde sinirden elimi direksiyona vurdum

Şahin Açelyanın ellerini ve ayaklarını çözdüğü gibi Açelya kaçmaya çalıştı ama Şahin iti onun saçından tutarak kendine çekti.......................

" bir " demesiyle birlikte Şahin Açelyayı dövmeye başladı anında Selçuk telefonu elimden aldığında görüntüyü kapattı ben ise kafamı sinirden direksiyona vuruyordum

" koruyamadım lan kızı koruyamadım "

" Pars bulacağız Açelyayı merak etme kurtaracaksın onu "

" benim yüzümden benim yüzümden dayak yedi o kız "

" bana bak kendine gel şu anda Açelyayı almaya gideceğiz tamam mı " dedi Selçuk beni dik tutmaya çalışarak

" alacağım onu almam lazım "

AÇELYA

yavaş yavaş gözlerimi açtığımda göz kapaklarımın bile acıdığını fark ettim

etrafa bakındığımda bir hastane odasında olduğumu fark etmiştim ayağa kalkmaya çalıştığımda ise elimdeki kelepçeler bunu engellemişti

" günaydın güzelim sabah olacak nerdeyse " dedi tanıdık bir ses

kafamı çevirmemle Şahini görmem bir oldu

" neredeyim ben neden ellerim bağlı " çünkü hastanede olsaydım ellerimin bağlı olması saçma olurdu

" revirimdesin ama merak etme hala benim arazimdesin " her yerim o kadar çok ağrıyordu ki yüzüm saç diplerim bacaklarım kasıklarım ve sırtım her yerim tutulmuştu sanki

" ya bu arada ütünü değiştirmem gerekti kusura bakma artık hoş o elbisenin içinde çok daha güzel görünüyordun ama yapacak bir şey yok " dediğinde korkuyla bakışlarım üstüme çevirdiğimde battaniyeyi kaldırdığım ve üstümde sadece siyah uzun bir tişört olduğunu fark ettim

" kadın bir çalışanım olmadığı için ben değiştirdim ama merak etme ikinci seçeneği uygulamadım her ne kadar zor tutmuş olsam da kendimi " dediğinde gözlerimden yaşlar akmaya başladı

" ne diyorsun sen be "

" ya merak etme dokunmadım sana yani en azından çok dokunmadım "

" Allah senin belanı versin " dediğimde gülmeye başladı

FORMALİTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin