Just Between Us

Bölüm 1

Saat sabahın beşiydi,Jake heyecandan uyuyamamıştı.Saat yedide  hayatındaki ilk iş gününe gidecekti. Herkes için normal bir şeydi bu çalışmak yani ama Jake iki yıldır fiziksel ve ruhsal sorunlarla uğraşıyordu.Üniversitedeyken uyuşturucuyla tanışmış ve ona bağımlı hale gelmişti.Bu yüzden de üniversiteyi yarım bırakmıştı.Ama annesinin desteğiyle bir klinikte bu bağımlılığından kurtuldu.Hayatından iki yıl çalmıştı uyuşturucu ama artık gerçekten 23 yaşında bir genç gibi hissediyordu.Kendi evinde yaşıyordu.Bu ev küçüktü ama Jake'e yetiyordu.İşini ise annesi bulmuştu ona.Neredeyse her şeyin bulunduğu bir süpermarkette kasiyerlik yapacaktı.Basit bir iş seçmeye çalışmıştı annesi ve Jake de bunu hemen kabul etmişti.Artık annesine bağlı yaşamak istemiyordu,kendi ayaklarının üzerinde durmak istiyordu.Yatağından kalkıp banyoya doğru yürüdü.Aynadan kendisine baktı.Jake'in yüzü çok güzeldi,masmavi gözleri ve hafif dalgalı saçları vardı.Bayağıdır kendisiyle ilgilenmediği için saçı,sakalı uzamıştı.Eline bir jilet alıp sakalının tamamını kesti ama saçını kesmeye kıyamadı ve o haliyle bıraktı.

-Resmen beş yaş küçüldüm,dedi içinden.

Ardından giyinip 06.30'da evden çıktı.Kablolu kulaklığını takıp markete doğru yürümeye başladı.Yol yirmi dakika bile sürmedi ve vardığında orada bekleyen diğer çalışanları da gördü.Birkaç dakika sonra patron gelip kepengleri açtı ve herkes içeri geçmeye başladı.Yanına bir kız gelip 

-Merhaba sen Jake olmalısın?

-Evet ben Jake Twist sen?

-Ben de Lena öncelikle hoşgeldin,kızın bu kadar sıcakkanlı olması Jake'in hoşuna gitmişti,burası sana biraz karmaşık gelmiş olabilir ama şimdi hepsini açıklayacağım,eliyle sağ tarafı göstererek,bu kısımda şarküteri kahvaltılık malzemeler olur,biraz solunda içecekler ve abur cuburlar başlar.İleriye gitteğindeyse mutfak eşyaları,elektronik eşyalar ve oyuncakları göreceksin.En solda ise benim bulunduğum yer olan kozmetik bölümü var ama asıl seni ilgilendiren kısım tabi ki kasalar.Şimdilik sen kozmetiğe en yakın olan kasada ol da bi ihtiyacın olursa bana seslenirsin ben de gelirim tamam mı?

Jake tam "tamam" diyecekken Lena

-Ha bir de buranın patronu ona da biraz dikkat et yeni gelenlere takılır arada.Bi de...

Jake gülmemek için kendini zor tutmuştu ama kız çok sempatikti ve gülümsemesine engel olamadı.Lena biraz utandı ve lafını yarım bıraktı.Jake

-Kusura bakma tepkim yersizdi devam eder misin?,dedi ve Lena başını kaldırıp

-Evet biraz komikti sürekli "bir de,bir de" deyip durdum.Neyse öğlen yemeği de saat 12'den 1'e kadar olur istersen birlikte çıkabiliriz yani yeni geldin ya tek başına oturmanı istemem. 

Jake uzun zaman sonra ailesi dışında birisiyle konuşuyordu ve Lena'ya hemencecik kanı kaynamıştı.

-Olur teşekkür ederim,dedi ve kasasına geçti.

Jake'in işi yaver gitmişti, çoğu şeyi çabucak kavramıştı.Patron ise sadece bir kere yanına uğramıştı o da sadece tanışmak içindi.

Saat 12 olduğunda Lena Jake'e bir bakar oldu ama onu göremedi.Çok acıkmıştı o yüzden iki dilim pizza ve kola alıp dışarı çıktı.Çıkarken hemen solunda Jake durmuş sigara içiyordu.Lena eliyle "gelsene" diye işaret etti.Jake de bi koşu yemeğini alıp Lena'nın karşısına oturdu.Söze ilk başlayan Lena oldu.

-Çalışırken sana bakıyordum ve hep bir yüzünde hüzün vardı eğer konuşmak istemiyorsan söyle daha ilk günden seni zorlamak istemem ama benimde garibime gitti senin gibi genç bir insanın hayat dolu olmasını beklerdim ama tabi artık herkes bu halde of yine çok konuştum ben,dedi ve başını eğerek içinden kendine kızmaya başladı

-Ne yani Lena başka konu bulamaz mıydın,daha ilk günden çocuğa sorduğun şeye bak.

İkisi de bir süre sessiz kaldıktan sonra Jake konuşmaya karar verdi.Sonuçta hayatı boyunca bu konudan kaçamazdı bir yerden başlaması gerekiyordu.

-Evet bazen geçmişi hatırlıyorum ama,Lena araya girerek

-Dediğim gibi anlatmak zorunda değilsin.Yani seni kötü hissettirmek istemem.

-Hayır hayır gerçekten önemli değil.Hem neredeyse üzerinden bir yıl geçti.Nasıl desem benim eskiden bağımlılığım vardı ve bundan sürekli kurtulmaya çalışıyordum ama bilirsin irademe sürekli yenik düşüyorum ama annem beni o rezalet durumdan çekip çıkardı ve bir yıl boyunca tedavi gördüm.Gördüğün gibi iyileştim ve karşında duruyorum.

Lena içinden "şu yaşında neler yaşamış" diye düşündü ve devam etti

-E peki üniversiteye gittin mi?

-Maalesef yarım bırakmak zorunda kaldım tedavi yüzünden ama kaldığım yerden devam etmek istiyorum.

-Umarım edersin ben de hukuk okumak istiyordum gençken ama ailemin düşünceleri benimkinden çok çok farklıydı.

Jake "anlatsana"der gibi bakıyordu ve Lena da onun bakışını görünce anlatmaya devam etti.

-Çocukluğumdan beri burada yaşadım ama ben okula başlayana kadar daha kırsal bir yerde yaşıyorduk sonrasında babamın işi ve ablamın okulu için daha şehir merkezinde olan bir yere taşındık.Babam taşındıktan sonra daha fazla çalışmaya başladı ve sürekli şehir dışına gidip geliyordu.O yüzden hep seyahat etmek istemişimdir.Neyse işte ben liseyi bitirince benim hayallerim vardı işte üniversiteye gitmek,gezmek falan ve ailemin de beni desteklediğini düşünmüştüm o güne kadar ama onların fikri beni bir an evvel evlendirmekmiş hatta benden gizli gizli bir çocukla konuşuyorlarmış.Bir gün yemek yerken babam konuyu açtı ve benim konuşmama bile izin vermedi Kirk'le bir yıl içinde evlendik ve ailemin evinden uzak bir eve taşındık.Kirk de  pazarda çalışıyor o günden beri.Bence o beni gerçekten seviyor...

-Peki ya sen onu seviyor musun?

Lena bu soruyla karşı karşıya gelmeyi hiç beklemiyordu.Aslında ne diyeceğini çok iyi biliyordu tabi ki Kirk'ü sevmiyordu ama bunu Jake'e anlatmak hem de bu kadar erkenken pek de doğru gelmiyordu.Jake de zaten Lena'nın suskunluğundan anladı ne kadar yersiz olduğunu ve hemen

-Özür dilerim yine aynı şeyi yaptım.Hiç bu soruyu sormamış gibi yapabilir miyiz?

Dürüst olmak gerekirse Lena'nın çalıştığı yerde yakın olduğu kimse yoktu hatta Lena'nın Kirk ve ablası(zaten araları iyi değildi)dışında konuşacağı hiçkimse yoktu ve Jake'in farklı olabileceğini düşündü.Onun daha fazla kötü hissetmemesi için 

-Önemli değil tamam mı?Hadi bu konuları kapatalım başka şeylerden söz edelim,dedi.

Mola boyunca filmlerden,kitaplardan,santçılardan konuşup durdular.İkisi de ilgi alanları bakımından birbirlerine çok benziyordu.İçten içe ikisi de birbirinden çok hoşlanmıştı.Gün bittiğindeyse Jake geldiği yoldan geri dönüyordu.Yürürken Lena arabasıyla yanında durdu.

-İstiyorsan seni evine bırakabilirim.

-Olur,teşekkürler.

Yol onlara kısa gelmişti daha konuşmak istedikleri konular vardı ama Jake eliyle evini gösterdi ve Lena arabayı durdurdu.

-Seninle konuşmak gerçekten çok güzeldi Lena teşekkür ederim.

-Bence de,ne demek,dedi gülümseyerek.Bayağıdır kimseyle oturup saatlerce konuşmamıştı.

-E o zaman yarın görüşürüz.

-Hoşçakal Jake.

Jake uzun bir zaman sonra evine mutlu dönüyordu.Lena da öyle.