-5-

118 7 0
                                    

Gökay'dan;
Melis'in yanına gidip şansımı denemeye karar verdim. Sonuçta benim için arkadaşıyla tartışmaya girdi. Yanına gidip konuyu yatmaya getirince birsürü laf söyledi ve tokat attı. Sonra hızlı adımlarla yürüdü ve gitti. O sırada kolumu çeken birine "ne var lan" diye bağırdım. Egemen şaşkın bi şekilde;
"Bi yumruk bi tokat iyi geldi mi Gökay?" dedi. Zaten sinirliydim.
"İyi geldi abicim sanane."
Egemen;
"Olum sana dedim. O öyle kız değildir diye. Herkes Çağla ve sen gibi değil. Sizde bi kere ciddi bi ilişki yaşasanız anlarsınız."
"Nasihat vermeye mi geldin egemen? İhtiyacım yok ben böyle mutluyum. Hem sen bi bana baksana. O kıza mı kaldım ben?"
"Siktir git Gökay." dedi ve gitti. Lan bugün neler oldu öyle. İlk defa böyle şeyler oluyo. Kızlar belalı çıktı.
Cemre'den;
Ada ve melis tartışınca bende şezlonga gidip kulaklığımdan müzik dinlemeye başladım. Bugün ne kötü bi gündü. İlk defa ada ve melis kavga etmişti. Sonra Egemen Gökay falan. Şu cırtlak sesiyle bağıran kız. Daha kötü bişey olamaz bence. Kendi kendime konuşurken bacağıma dökülen meyve suyuyla ufak çaplı bi şekilde bağırdım.
"Napıyosun ya sen sakar." diye bağırdım. Of of o baklavalar.. İnsan gömleğini düğmelemez mi? Çocuk konuşmaya başlayınca ona bakmayı kestim.
"Kusura bakma yanlışlıkla oldu gerçekten. " dedi.
"Önemli değil ya. Denize girerim geçer." dedim gülümseyerek. O da;
"Hadi o zaman beraber girelim." deyince bi an şaşırdım tabi. Ay bide gülümsedi. O gamzeler. Yerim ki.
"Tamam olur. " dememi bekliyomuş gibi elimden tutup denize doğru koşmaya başladı. Bi ara sendeledim tabi. Ama bozmadım. Sanırım o da fark etti çaktırmadı saolsun. Sıkılınca;
"Ben gidiyorum. Belki sonra görüşürüz." dedim. O da;
"Görüşürüz tabi. Yalnız şey yanlış anlamazsan numaranı versene?" dedi. Ne diyeceğimi çok merak eder bi hali vardı.
"Yani bilmem ki şey daha yenu tanıştık."
"Haklısın, ama gerçekten kötü bi niyetim yok. Yani sadece mesaj atarım. Konuşuruz diye falan."
Çok masumdu ve böyle rica eder gibi hali vardı. Aman nolucak sanki. Konuşuruz alt tarafı.
"Peki. 0533*******. Sen mesaj atarsan ben seni kaydederim. Hadi görüşürüz"
Yürümeye başladım. Eve geldiğimde hâlâ gülümsediğimi fark ettim. O sırada telefona mesaj geldi ve o olduğunu düşünerek gülümsemem yayıldı.
Kimden: 0539*******
17:25: Selam :))
Ayy hemen de mesaj attı. Kaydediyim bari.
Kime: Barış :)
17:27: Selam :)
Telefonu kanepenin üstüne koyup kendime pizza sipariş ettim. Pizza gelene kadar hemen bi duş alıp üstümü giyindim. Kapı çaldı. Pizzayı alıp parayı ödedim. Daha sonra telefonumu açtım.
5 yeni mesaj.
Keşke hepsi Barış tan olsa. Ne diyorum ben ya. Daha yeni tanıştık.
Kimden: Tosbiş
18:43:Napıyosun?
18:45:Cevap versen keşke.
18:59Başka zaman olsa elinden düşürmezsin.
Eveet Ada yine döktürmüş. Neyse onu ararım az sonra.
Kimden: Barış :)
17:30: Naber?
17:50: Sabahki sakarlığım için tekrar özür dilerim
Kime:Barış :)
19:30: iyiyim senden naber :)
19:30: Önemli değil ya takma bu kadar :)
Yapılan Arama : Tosbiş
Ada'yı aradım, naber napıyosun faslından sonra kumsalın ordaki babil kafede buluşma ayarladık. Bana Melis'i çağırmak kaldı tabi. Barışsınlar da başka bişey istemem. Sonuçta ayrılmaz üçlüyüz biz. Birden aklıma Barış geldi ve Ada'yı arayıp Barışı da davet edebilir miyim diye sordum. Ada ilk başka mırın kırın etsede tanışmak için kabul etti. Bende Barışa mesaj attım.
Kime: Barış :)
Barış yarım saat sonra babil kafede buluşuyoruz. Yani kızlarla. İstersen arkadaşlarını çağırıp gel.
Birkaç dakika sonra mesaj geldi.
Kimden : Barış :)
Tamamdır.
Melisi de arayıp ikna ettim. Üstüme beyaz bol bi t-shirt altıma da kot mavisi bi şört giydim kahverengi sandaletlerimi de giyince hazır oldum. O sırada kapı çaldı.

BANA PRENSES DEME!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin