-1-

138 14 2
                                    

Böyle daha ne kadar gezmeliyim.

Ne okuldan ne de şu boş sokaklardan zevk alır oldum. Bi Hina'm var. Onun dışında hayatım çok boş. Zevksiz,siyah beyaz.

Yine sallana sallana sokaklarda geziyorum.

"Dur lan yerinde!"

Duyduğum bağırma sesiyle bir anda kaskatı kesildim. Ses çok yakındı ve bu beni korkutuyordu. Yavaş adımlarla sesin geldiği ara sokağa ilerledim. Her ne kadar bir taraflarım tutuşsa da merakım herşeyden önce gelir.

Kafamı uzatıp baktığımda garip kıyafetli iki adamın yine garip kıyafetli başka bir adamı dövüyordu.

Bulaşmamak en iyisi.

Tam arkamı dönüp kaçacaktım ki hissettiğim ağır feromon kokusuyla bir anda yere yığıldım.

"Uğh! Bu da ne böyle!"

Kim bu feromonu hissetse sahibinin çok kızgın olduğunu anlardı.

Baskın bir omegaydım ve beni bile anında yere serecek bir alfa feromonuyla ile defa karşılaşıyordum.

"Mikey! Burada bir omega var."

Koku yavaş yavaş kesilirken ben de kafamı yavaşça kaldırıp yanından geçen ikiliye baktım.

Biri kısa, sarı saçlı ve yüzü fazla hoştu. Diğerinin ise kafasının yanları kazınmış ve benden tarafında ensesine doğru bir ejderha dövmesi vardı. Kalan saçları örgülüydü. Gerçekten de güçlü duruyordu.

Ben en sonunda kalkabilmişken bir anda arka taraftan kavga sesleri duymamla arkamı döndüm.

Az öncekiler ayakta durmaya devam ediyor ancak kısa olanın karşısındaki adam yere yığılmıştı.

Ne sikim dönüyor lan burada?

Bu işlerle uğraşmak için fazla zayıftım ve uğraşmayı da pek istemiyordum.

Onlar beni fark etmeden arkamı dönüp sessiz ama hızlı adımlarla oradan uzaklaştım.

"Bu stres bana fazla. Gidip Hina ile konuşmak istiyorum."

Hina benim uzun zamandır sevgilim ve o da benim gibi bir omega. Onu çok seviyorum ve onunda beni sevdiğine eminim. Ben öyle düşünüyorum ya da düşünmek istiyorum.Hatta bir ara evlenmekten bile bahsetmişti.

Henüz 17 yaşındayım(Yaşları kendi kafama göre yazıyorum.) ve evlenmek için hazır olduğumu da hiç sanmıyorum.

Az önceki kavgadan kaçar kaçmaz kendimi Hinaların evinin önünde buldum.

Kalp kalbe karşı ha.

Ben daha kapıya vurmadan kapı açıldı ve dışarı Hina çıktı.

"Ah! Takemichi. Neden geldin?"
"Sadece...seni görmek istedim."

Son zamanlarda Hina çok değişti aslında. Ona ne zaman iltifat etsem kızarıp bozaran Hina yerine yüzü düşen bir Hina ile karşılaşmak çok acı verici olmaya başladı.

"Hina?"
"Efendim."
"Problem ne?"

İçimde tutmayı istemiyorum ve sevmiyorum da. Karnımı ağrıtan şeylerden hoşlanmıyorum.

"Ne gibi bir problem?"
"Son zamanlarda pek buluşamıyoruz ve ne zaman buluşmak istesem ya bir bahanen oluyor ya da bahane bile sunmadan reddediyorsun. Kalbim kırılıyor cidden."
"Aşağıdaki parkta konuşalım mı?"

Çaresiz başımı salladım. Ne diyebilirdim ki?

Hina önde ben arkada ikimizde önceden hep gittiğimiz parka doğru gidiyorduk. Her adım bana daha da acı veriyordu çünkü ne diyeceğini az çok tahmin ediyordum.

Aşk ÇizgisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin