22

186 27 32
                                    



🕷️

"NE?!"

Jimin şokla bağırınca soluk tenli çocuk başını büküp ona baktı.

"Ne ne?"

Jimin kaşlarını çatıp ellerini iki yana açtı.

"'Jimindi değil mi' de ne demek, beni tanımıyor musun?"

Soluk tenli çocuk bir adım atıp Jimin'e yaklaştı. Jimin'in kaşları düşerken Agustd yüzünü Jimin'in yüzüne yakınlaştırıp yakından baktı.

"Tanıyor muyum?"

Agustd Jimin'in çenesini hafifçe tutup yüzünü yakından inceler gibi baktı. Bakışı gözleri ve dudakları arasında gidip geldi. Yutkunup dudakları arasındaki mesafeyi açıp tekrar kapattı. Tekrar gözlerine bakarak yüzüne milimler kalan mesafeden nefesini vererek fısıldadı.

"Bakalım."

Çenesini tutup dudağında dondurma yalarmış gibi hafifçe dilini gezdirdi. Geri çekilip aynı mesafeden Jimin'in gözlerine baktı.

"Hmm, bildiğim ama hala her köşesini keşfe çıkmak istediğim gibi tadıyor."

Jimin daha fazla dayanamayıp kucağına atladı Agustd'nin. Hızla kollarını boynuna dolayıp onu kabinlerden birine sürüklerken Agustd hiç sorgulamadan belini sarıp onu kendine bastırmıştı.

Kabine girip kapıyı kitler kitlemez Agustd Jimin'i hızla kapıya yaslayıp iyice kendine bastırmıştı. Jimin dillerinin dansından çoktan hipnoz olmuştu. Gözleri kapalıyken heyecanla ağzının içindeki dili yalıyor, yetmeyince dilini tüm ağzının içinde gezdiriyordu.

Mırıltılı inlemeleri çıkarken ellerini Agustd'nin bedeninde gezdiriyordu. Agustd de ondan farksızca bir eliyle boynunu tutmuş diğer eliyle tişörtünün içine yolladığı elini keşfe çıkarmıştı.

Jimin sabırsızca kendini ona ittirip dudaklarını ısırarak çekiştirdi. Bu Agustd'nin sırıtmasını sağlamıştı. Eli Jimin'in boynunda daha sıkılaşırken damarları belirginleşmişti. Öpüşlerinin ateşi harlanırken Jimin Agustd'yi ittirip klozete oturmasını sağladı.

Agustd sendeleyip kapağı kapalı klozete otururken dağılmış yüzüyle Jimin'e baktı. Jimin karşısındaki nefes nefese duran seksi adama baktı. Gerçekten de herkesin isteyeceği lezzetli bir parçaydı. Alnına dökülen saçları, öpüşmeden şişmiş dudakları ve şehvetli bakışlarıyla insanı kendine çekiyordu.

Jimin daha fazla dayanamadan Agustd'nin kucağına çıktı. Kucağında yerini alınca hızla kollarını Agustd'nin boynuna dolayıp onu tekrar büyük bir öpüşün içine çekti. Agustd'nin elleri hızla Jimin'in ince belindeki yerini bulurken Jimin'in dili çoktan Agustd'nin sıcak ağzına girmişti.

Dilleri yavaşça buluşup dans ederken Jimin kendini Agustd'ye sürtüp duruyordu. Altındaki şişliğe her değişi onu daha da yükseltip ağzından inleme mırıltıları çıkmasına neden oluyordu. Karnı heyecanla kasılıp bu büyük sertliğin içine girmesi için heyecanlanırken altındaki sertliğin sahibi de aynı duygular içerisinde tuttuğu kalçayı kendine bastırıyordu.

"Başka yere geçmek ister misin?"

Agustd nefes nefese çekilip sorarken Jimin mayışmış bir ifadeyle hızla başını iki yana salladı.

"Sadece sok şunu içime, ağlayacağım."

Agustd sırıttı.

"Ağlatacağım."

Bir eliyle Jimin'i belinden tutarken diğer elini pantolonuna atıp açmaya çalıştı. Zorlanınca Jimin sinirle atıldı.

"Bana bırak."

Pleasure Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin