10 yıl önce...
Annesinin ona seslenmesiyle fırının başından kalkan küçük kız hemen annesinin yanına gitti.
Annesi ona birazdan geleceklerini söyledi.
Küçük kız çok mutlu oldu ve hemen odasına koştu.
Odasında masanın altına girdi ve kapının çalmasını bekledi.
5-6 dakika sonra nihayet kapı çaldı,küçük kız hemen masanın içine daha çok sakladı kendini.
Ve içeriden annesi ona seslendi.
Fakat küçük kız hiç ses çıkarmadı.
Daha sonra odaya birisi girdi ve ona tekrar seslendi "Mina nerdesin?"
Bu sesin sahibi Mina'nın sabahtan beri beklediği kişiydi.
Mina o olduğunu anlayınca hemen masanın altından kalkamaya çalıştı.
Fakat kalkmaya çalışırken bir anda kafasını masaya vurdu.
Ve evden büyük bir çığlık yükseldi.
Mina oturup ağlamaya başladı.
Toprak hemen masaya yaklaştı,masanın altına eğilince kıpkırmızı olmuş kafasını tutup ağlayan bir kız ile karşılaştı...
⭐️
Mina
Sabah içeriden gelen seslerle uyandım Naz ve Yağmur yine her zamanki gibi temizlik yapıp şarkı söylüyorlardı.
Onları takmayıp telefonumu aldım ve lavaboya doğru ilerdedim alt kata inerken bir andan telefondan şarkı seçiyordum.
Listemden Hande Yener - Sopa şarkısını açtım ve tuvaletteki çekmecenin üstüne koydum.
Yüzümü yıkadım ve bi yandan şarkı dinleyip cilt bakımımı yaptım.
Yaklaşık 15 dakikada işimi bitirdim ve mutfağa kızların yanına doğru ilerledim.
Şarkıyı kapatmışlardı,Naz telefona bakınıyordu ve Yağmur her zamanki gibi sevgilisiyle konuşuyordu.
Bu çocukta kötü birşey vardı ama çözemiyordum
Naz benim geldiğimi fark etti ve bana döndü "Sonunda Mina hanımcımcım kış uykusundan uyanabilmiş"
"Sabahın köründe kalkıp Yağmur gib-" diye karşılık verecekken Yağmurun telefonundan gelen ses lafımı böldü.
Enişte bozuntusu "BENİM AŞKIMI KARIŞTIRMAYIN OLAYLARINIZA"diye ciyakladı.
Ben de ona bağırdım "SANANE BE ZATEN SABAHIN KÖRÜNDE ARAMIŞSIN KIZI"
Yağmur bana döndü ve "Ben aradım bebişimi sizin yok diye kıskanmayın bizi" dedi
Naz masadan kalktı gelip bana sarıldı "bizim bi erkoya ihtiyacımız mı var biz bize yeteriz Minakuşumla"
Nazın bunu demesi üzerine hepimiz güldük.(sadece ben ve naz)
Yaklaşık 1 saat geçti kızlarla kahvaltıyı hazırladık ve masaya oturduk.
Bir yandan kahvaltı yaparken bi taraftan sohbet ediyorduk.
Naz,ben ve Yağmur ortaokuldan beri arkadaştık.
ben 2 yıllık moda tasarımcılığı bölümünden mezun olmuştum.
Ve Annemin şirketinde tasarımcı olarak işe başlamıştım.
Naz Hukuk okuyordu ve avukat olmak istiyordu.
Yağmur iste İngiliz Dili Ve Edebiyatı bölümündeydi oda tercüman olmak istiyordu.
Yağmur "Bugün ne yapıyoruz hanımlar sizin için selimi ektim" dedi
"Bence lunaparka gidelim ya eski günler gibi uzun zamandır gitmiyoruz." Nazın dediğine kafamı hayır anlamında salladım
Ağızımdaki patatesi yuttuktan sonra onlara döndüm "kızlar siz gidin ben bu aralar çok yoğunum 3 haftada 10 tane elbise tasarlamam lazım"
Bu dediğime karşılık ikiside gelmem için çok ısrar ettiler fakat çok çalışmam lazımdı.
İkna olmadığımı anlayınca onlar da gitmek istemediler ama ben onlara ses olunca odaklanamadığımı söyleyip yolladım.
Onlar gidince masayı topladım daha sonra çizim yapmaya başladım.
4 saat uğraş sonucunda bi tane elbise tasarladım.
Tam mutlu bir şekilde kahvemi alıcakken bir anda kupa elimden kaydı ve çizimin üstüne döküldü.
Ve yarın saat falan ona ağlayıp daha sonra luna parka gitmeye karar verdim...
Toprak
Şuan luna parktaydık çünkü sabahtan beri kardeşim Açelya tutturdu gidelim diye bizde mecbur gitmek zorunda kaldık.
Annem beni aramış ve Açelyanın arkadaşınında orda olduğunu,onu arkadaşı ve annesinin yanına götürmemi söylemişti fakat onlar 10-15 dk sonra burada olacakları için ben otoparkta beklemeye karar verdim.
Serhat ve Alazda içeri girdiler.
Yaklaşık 10 dakika sonra kardeşim Açelya'yı arkadaşı ve annesine bıraktım ve bizimkileri aradım.
Onların tarif ettiği yere gittim ve 360 derece dönen bi oyuncağa binmek için sıraya girdik
Bölüm sonuu
Umarım beğenmişsinizdir bu bölüm biraz kısa oldu fakat diğer bölümleri daha uzun yazmaya çalışıcam lütfen beğendiyseniz oylamayı unutmayınn
🎀
