geçmiş yada gelecek

45 6 5
                                    

Berat anne diyerek gözlerini kapattığı anda kendini hiç görmediği bir yerde buldu. İlk defa böyle bir yerde bulunuyordu. Etrafında kocaman ağaçlar ve kulübeye benzer evler vardı. Yakından bir kaç insan sesi duyuyordu. O sırada aralarından tanıdık bir ses duydu. Burada ilk defa bulunmasına rağmen nasıl buradan birini tanıyabilirdi? Hemen ayağa kalktı ve etrafı dolandı hiç market yoktu veya yemek yiyebileceği bir yer . O anda tanıdık sesin daha çok yaklaştığını fark etti . Bir yerden gizlice izlemeye karar verdi bir ağacın arkasına geçti ve sessizce izledi . Gelen kişi Sudeydi çok garip'di Sude burada ne yapıyordu? Daha doğrusu neden ikiside buradaydı . Berat her ne kadar telaşlansa'da seslenmeye karar verdi .

Berat: Sude! Sude! Burdayım! Neredeyiz biz ?!
Sude : Berat! Buradasın demek ki aynı soruyu bende sana soracaktım neredeyiz? ne oluyor burada? Berat: ne olduğunu hatırlamıyorum ama gözümü açtığımda buradaydım. Sude: bende en son acilde birisine kan verecektim. Berat: kime? Neden acildeydin ? Sude: İnan hatırlamıyorum

O sırada Sude ve beratın arkadaşları acil kapısında bekliyorlardı. Kısa süre içinde polis memurları ifade almaya geldiler . Polis memuru: Evet sen küçük hanım. Anlat bakalım nasıl oldu bu kaza .

Tuba: en son berat'a annesinden bir telefon geldi . Sanırım annesi kalp krizi geçirmiş. Onun peşinden gitmek istedik ama izin vermedi yinede onu dinlemeyip peşinden koştuk . Ayrılıp onu aradık . Ben beratı gördüm tam trafik ışıklarının oradaydı seslendim ama bir anda arabanın önüne atladı ve sonrasını biliyorsunuz.

Polis memuru: Peki içerideki kız .

Halime : o Sude Berat çok kan kaybettiği için ondan kan alınacaktı ama nedensiz bir şekilde kanı beratın vücuduna enjekte edilir edilmez bayıldı . Doktarlar her ikisi içinde komadan şüpheleniyor.
Polis memuru: Anladım. Yani bu bir intihara teşebbüs olayı.

Tuba: Sanırım, önünde kimse yoktu ama birini kurtarırmış gibi yola atladı. Sanırım son yaşadıkları ağır geldi. ( Göz yaşlarına boğuldu )

O sırada Sude ile Berat ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Yakınlarda bir köy buldular . Oraya gitmeye karar verdiler .
Berat: Orada gerçekten insan var mıdır ?
Sude: Bilmiyorum ama burada boş duramayız.
Yakındaki köyde birkaç insan çalışıyorlardı kıyafetleri çok kirli ve inceydi giyim tarzları çok farklıydı. Orada yaşlı bir adamla karşılaştılar.
Sude: Iıhm merhaba, biz sanırım kaybolduk bize yardımcı olabilir misiniz ? Yaşlı adam: sizlerde kimsiniz ? Niçin benden yardım istersiniz? Yoksa siz bizim mücehverimizi almaya çalışan ruhalar mısınız!? Berat: S-sakin olun lütfen. Biz sadece bir anda kendimizi burada bulduk . İlk defa böyle bir yerde bulunuyoruz ve ne olduğunu bizde bilmiyoruz .
Sude: berat haklı, nasıl geldiğimiz hakkında hiç bir fikrimiz yok . Yaşlı adam: Yoksa buda mı mücevherin işi ? Ruh musunuz bizden intikam almaya gelen ruhalar mısınız !? Sude dayanamaz ( kaşlarını çatarak ) biz ruh değiliz! Anlayın şunu ve bize neler olduğunu uzatmadan açıklayın! Yeter artık! Berat: sakin! Bakın cidden ruh değiliz ve ruh ne demek onu bile bilmiyoruz böyle eski bir yere nasıl geldik bilmiyoruz. Telefonlarımız çalışmıyor sizin telefonumuz varsa kullanabilir miyiz? Yaşlı adam: O da nedir? İlk defa duyuyorum berat: Ne!? nasıl olabilir? Sude : Nasıl oldu bilmiyorum ama sanırım geçmişde kaldık, Baksana telefonu ilk defa duyuyorlar ayrıca bu giyim tarzı çok eski. Evlerde öyle. Berat: olamaz nasıl olabilir!? Yaşlı adam : Kendi aranızda konuşmayın! Ruh olup olmadığınız anlamamız için bir ayin yapacağız. Şurada bekleyin. Sude : Cidden ruh olsak beklermiydik? Saçma.

Berat ve Sude beklemeye başlarlar o sırada ikiside buraya nasıl geldiklerini ve en son olanları hatırlamaya çalışırlar. Onlar düşünürken diğer dünyada işler karışıkdır . Arkadaş grubundan sadece 4 kişi kalmışdır . Ne yapacaklarını bilemez hala gelirler . Her ne kadar Sude ve beratın bulunduğu yerde 2 saat geçsede diğer dünyada çoktan 2 gün olmuşdur.

Halime: 2 gündür ikiside uyanmıyor okula hiç gitmedik bu gün gitmezsek kalabilme ihtimalimiz var. Tuba: Haklısın lanet okul of. Sude burada olsaydı kesin bana böyle söylediğim için kızardı.. Baran: üzülme canım biz elimizden geleni yapacağız. Tuba : en fazla ne yapabiliriz ki . Halime: Sizcede garip değil mi? Sude'nin hiç birşeyi yoktu ama kan enjekte edilir edilmez bir anda komaya girdi ve 2 gündür uyanmadı . Yiğit:Haklısın. Neden böyle oldu ? Sanki bir anda bir yere gitmiş gibi darbe almamasına rağmen komaya girdi. Tuba: Bende merak ediyorum .

O sırada berat ve Sude neden orada olduklarını düşünüyordu . Sude tam birşeyler hatırlamaya başlamışken yaşlı adam elinde odunlar ve birazda tuz ile geldi Sude hemen amaçlarını anladı. Beratın elini tuttu ve ormana doğru koştu. Berat: Ne oluyor? Sude : bizi odunlarla yakacaklardı. Berak : Ne ! Sude : sus! Duyucaklar o-olamaz...

Son UykuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin