Son Uyku

mücevher ne?

Mücevher büyük bir patlama ile parçalanır ve gökyüzünde kayan bir yıldız gibi kilometrelerce uzağa saçılır. Oradaki herkes mücevherin parçalanışını görür .

Sude: Ben ne yaptım? Nasıl dönücez ben nasıl bir akılsızım!? Nasıl akıl edemedim!? Parçalar yok ! Parçalar yok! MÜCEVHER YOK! Ben nasıl bir insanım Aspar.. Aspar onu bana emanet etti.. Ne yapacağım burada kaldık! NE YAPACAĞIM!

Halime: Bilmiyorum! Ama şuan sakin olmalıyız!

Tuba: Aspar gelir birazdan. Çok fazla ışık saçıyordu kesin fark etmiştir.

Halime: Evet... Etmemesi imkansız ama bizimde suçumuz var Sudeyi korumalıydık.

Sude ağlayarak * Hayır... hayır.. Hepsi benim suçum ne diyeceğim Aspar'a ? Mücevheri parçaladım mı diyeceğim? Asla...asla geri dönemezsek ne olacak?... Ne yapacağız.

Tamda tahmin ettikleri gibi herkes toplandı . Köylüler dahil herkes bu ışığın ve patlamanın sebebini merak etmişti .

Almina: Yoksa... Bu tahmin ettiğim şey mi?

Aspar: S-Sude mücevher.. mücevher parçalandı mı?

Sude: Ö-özür D-dileri-
Almina: Ne özüründen bahsediyorsun! Sen nasıl asilsin! Ben mücevhere zarar gelmesin diye kendi bedenimle beraber mücevheri yaktım! Kendimle yaktım onu! Sen ise daha bir kaç saat geçmeden onu parçalara mı böldün?! İnanamıyorum üstüne özür mü diliyorsun o mücevher parçaları İblislerin , Ruhların , Bir şekilde dirilenlerin ve kötü niyetli insanların eline geçerse neler olur biliyor musun?! Sen kimsin ya ?! Nesin sen?! Hayatım pahasına korudum onu!

Sude Alminaya tek kelime etmez fakat Alminanın söylediği her kelimeden sonra daha çok ağlar.

Berat: YETER! SUS!
Almina: Berat?..Neden?! Beni anlamıyor musun?!

Berat: Sude'nin ne kadar üzgün olduğunu görmüyor musun?! Şu haline bak! Kız hıçkıra hıçkıra ağlıyor daha ne istiyorsun! Neler olduğunu bile sormadın!

Almina: Ama ben o mücevher için !

Aspar: Yeter Almina! Sen zaten ölecektin o gün benim vücudumda ki bir ruh mücevheri çaldığında ve yaraladığında ölücektin!

Almina:Şimdide beni mi suçluyorsun?!

Aspar. Senin yüzünden 3 yıl o ağaca mühürlendim! Akılsız gibi bir ruha kandın!

Halime: YETER HERKES SUSSUN! GEÇMİŞE GİDEMEYİZ YAPTIKLARIMIZI DEĞİŞTİREMEYİZ HERHANGİ BİR ÇÖZÜM BULAMAZSAK BİZDE BURADA KALMAK ZORUNDA KALICAZ! SUSUN VE BİZİ DİNLEYİN BUNUN ÜSTESİNDEN GELMELİYİZ!

Yiğit: Evet! Güzeller güzel canımın içi hayatımın anlamı sevgililerin en mükemmeli benim bal lokm-

Halime: Yalakalık yapma hemen!

Yiğit: Of tamam yaa! Neyse birtaneciğim haklı sakin bir şekilde konuşmalıyız. Ayrıca ondan sonra bu köylülerede durumu bir şekilde anlatmalıyız. Yoksa bizi harbiden taşliyacaklar.

Baran: Tuba nerede?!
Halime: Sakin ol onlar böyle tartışmaya başlayınca önden gitmeye karar verdi. Zaten bizde şimdi köye gidiyoruz

Baran: Pff sakinim zaten!

Köye giderler Sude biraz sakinleştikden sonra her şeyi anlatır.

Almina: Pekala Berat haklıydı özür dilerim biraz fazla tepki gösterdim. Ama ondan önce size mücevherin nasıl geri döndüğünü anlatmam gerekiyor. Eminimki aklınızda bu konu hakkında sorularınız var.

Tuba: Evet bunların neden olduğunu mücevherin ne olduğunu nasıl bu kadar güce sahip olduğunu merak ediyoruz.

Sude: Ayrıca benim aklımda da bir çok soru var. Mesala ben nasıl ve neden bir Asilim?

Berat: Belkide Sudenin gelmesi gerekiyordu çünkü o bir asil fakat ben neden geldiğimi bilmiyorum. Ayrıca arkadaşlarımın dediğine göre ilk komaya girdiğimde arabanın önünde kimse yokmuş. Yani birisinin beni buraya getirmek için yaptığı bir şey gibi duruyor ama neden?

Almina: Hepinizin sorusuna yanıt vereceğim. İlk önce mücevherin nasıl dünyaya geri döndüğünü söylemeliyim. Sude mücevher senin içinde tekrardan geri geldi seninle beraber tekrardan doğdu.

Sude: Ne nasıl olabilir ? İyide o zaman mücevherle aynı anda gelmem gerekmezmiydi?

Almina: Evet ama ne kadar kabul etmesemde sen bir asilsin. Bu zamana kadar mücevheri saf tutabilmişsin. Fakat son zamanlarda detayını bilmediğim bir olay yüzünden sanırım mücevher saflığını yitirmiş ve senin bedeninle bütünleşmek istemiş olmalı.

Sude: Mücevher çok güçlü ise çoktan benimle birleşmiş olmalıydı.

Almina: Dediğim gibi sen bir asil olduğun için mücevher bunu denediğinde ruhani güçlerin buna izin vermemiş olmalı . Ayrıca bedeninden çıkartmakla kalmamış mücevheri şu an olduğumuz zamana göndermiş olmalı.

Sude içinden * Bunun sebebi o olay olabilir mi?....