The Afton Family

6

Michelle Anlatımı

Bu dört afacanla yaklaşık bir saat kadar oyunlar oynuyordum. Bir an evcilik oynarken anneleriydim, diğer dakika kovalamaca oynuyorduk.

Tam o sırada birinin bana seslenmesiyle kapıya baktım. Bu Michael'di. Niye gelmişti?

"Efendim Mike? " dedim ona doğru ilerlerken. Puppet ben geldiğimden beri hiç kutusuna geri girmezken Mike gelir gelmez kutusuna geri girmişti.

"Michelle. Canım.. Güzel ikizim... " dedi tane tane. Ben bunun nereye varacağını adım kadar iyi biliyordum.. Fırtınadan önceki sessizlikti bu.

"Sen... NERDESİN AMI-" derken ağzını kapattım. Çocukların önünde küfür etmesine izin vermeyeceğim için hızla odanın dışına koridora çıkarttım onu.

"Mike içeride çocuklar var. " dedim ona. Biraz daha sessiz olmasını vurgulayarak. Derin bir nefes aldı ve sakinleşmeye çalıştı.

"Tuvalete diye gittin yaklaşık bir buçuk saat oldu. İlk yarım saat tuvaletin deliğine mi düştün diye dalga geçtik ama sonra kontrole gelmek için kalkınca kodumun Anissa'sı ve Jacob'u beni geri oturttu. En son onlar da meraklanınca kalktım sana bakmaya. " dedi.

Evet, Puppet'e ve babamın hangi animatroniğe o çocuğu yerleştirdiğini bulmak için gitmiş, çocuklarla oyuna dalmıştım. Ama bunu o çocuklar için yapmıştım, babamın ya da animatroniklerin ne zaman harekete geçeceği meçhuldü..

Gerçi animatroniklerin henüz şiddet canlısı olduğunu doğrulamamıştım. Yine de hiçbirini Michael'e anlatamazdım. Aslında bir süre çok düşündüm ona söyleyip söyleyemeyeceğime karar vermek için.

Ancak Mike annem gibi duygularını dolu dolu yaşayan birisiydi. Eğer bunu öğrenirse her ne kadar onu sakin kalmaya ikna etsem bile babama karşı kesinlikle soğuk davranırdı...

Bu da babamın dikkatini çekerdi ve Mike'yle ben açık hedefi olurduk.. Kendi eşini öldüren çocuklarına da kıymazdı eminim.. Ki zaten şu an hedefi olabilirdim, benim güvende olduğum da kesin değildi..

"Çocuklarla oyuna dalmışım.. " dedim ona en bariz ve gerçekçi şekilde. Ki zaten doğruydu. Bir yalanın gerçekçi olması için içine mutlaka gerçekçi öge bırakmalıydınız...

"Tuvalete gidip işimi hallettikten sonra Puppet'e bakmak için gezindim bir süre. Sonra da bu odayı buldum ve çocuklarla oyun oynamaya başladım. Zamanın bu kadar çabuk geçtiğini fark etmemişim. " dedim ona.

İnandığı çok belliydi, bir nefes alıp bıraktı. "Tamam hadi gel. Pizzan buz gibi oldu ama neyse.. " dedi bana. Evet, açtım..

Yine de çocukları bırakamazdım. Puppet'in ve diğerlerinin güvenli olduğunu hâlâ doğrulamamıştım.. En azından pizza yiyene kadar onları Puppet'in yanına gitmemeye ikna edebilirsem hızlıca geri gelebilirdim...

"Tamam, dur çocuklara söyleyip geleyim." dedim ve odadan içeri girdiğimde çocukları hiçbir yerde bulamadım...

Aklıma ilk gelen şey Puppet'in onları kutuya koymuş olabileceğiydi. Hızlıca robotun yanına gidip kutusuna baktım. Kutusu boştu.. Gizli bir kapak var mı diye Puppet'in yanına, kutunun içine girdim.

Robot garip bir şekilde yer verircesine kenara çekildi. Kutunun tabanına elimle vurmaya başladım. Hayır, gizli bir kapak da yoktu. O sırada dışarıdan Mike'nin sesi geldi.

"Michelle? Yine kaşla göz arasında nereye gittin? Odadan da çıkmadın.. " dedi. Konuşmanın sonuna doğru kendi kendiyle konuşuyor gibiydi..