Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Birinin gözlerine baktığınızda rüyalara dalmanın ne olduğunu bilir misiniz? Sanmam. Bu güzel ve özel duygu kırk yılda bir denk gelir insana, onda da kıymetini bilmeyecek kadar nankör olmak belki de insanın suçu değildir.
Fakat ben bilirim. Bir çift gözde kaybolmak nedir, çok iyi bilirim. İlk tanışmalar neden unutulmazdır ve insanlar aşkı neden böylesine yüceltmiştir, tecrübeliyim.
Size kısaca tarif etmem gerekirse aşk; yasaklarınızı ve katı kurallarınızı yalnızca o kişi için görmezden gelmektir. Rahatına düşkün bir insanın aldığı o tek ve büyük risk, korkak birinin bile merak edip atladığı uçurum ve hatta şekeri için ağlayan bir çocuktur. Öyle karmaşık değildir aşk, fazlasıyla nettir, bulanık olanlar ancak insanlardır.
Benim öyle süslü cümlelerim yok sevgilim gibi. Aşkı onun bana öğrettiği şekilde yansıtamam size ama anlatabilirim bu masalı. Ah, nasıl unuturum? Aşk aynı zamanda bir masaldır. Hikayeler gibi değildir, aşkın sonu her zaman güzeldir.
Tabii bu aşkta prenses mi yoksa cadı mı olacağınız biraz da kaderin işidir. Ortada mutlu bir son vardır fakat sizin hangi pencereden bakacağınız bu sona dair olan fikrinizi epey değiştirebilir.
Fakat benimki gibi bir sevgiliniz varsa o son, her açıdan güzeldir.
Ben Han Jisung. İnsanların tabiriyle gençliğinin baharında, yirmilerinin başında ve biraz da şanslı bir üniversite öğrencisiyim. Bölümümün bir önemi yok. Ya da hayatımın nasıl gittiğinin. Çünkü benim size anlatmak istediğim tek şey... Aşk.
Ancak aşkı şekillendiren de elbette aşıkların hayatından başka bir şey değil. Yani evet, hayatımdan da bahsedeceğim sizlere ancak hayatım zaten aşktan ibaret ise... Pek de fark etmez sanırım.
İlk tanışmalar neden özeldir biliyor musunuz? Çünkü tamamen bir tesadüf eseri gözlerinizin kesiştiği veya ufak bir denk geliş ile öylesine hayatınıza giren biri aniden ve beklenmedik bir anda sizin kalbiniz oluverir. Siz hiçbir şey anlamazsınız. "Vay be..." dersiniz yalnızca. "O gün tanıştığımızda hayatımda böylesine önemli bir yer kaplayacağını nereden bilebilirdim? O benim yazgım olmalı."
Öyledir de. Aşık olacağınızı öngöremediğiniz bu kişi sizin kaderinizdir. Bir anda olur her şey. İnsanın yalnızca bir kez aşık olduğunu düşünmüyorum. Aksine her aşk bir sonrakine yol açar fikrimce. Ancak yazgınızdaki bu aşk, diğer hepsinden daha kıymetlidir.
Benimki de öyle oldu. Tanışmamızı anlattığımda anlayacaksınız. O kadar... O kadar sıradandı ki günün birinde benim için alınan nefes kadar önemli bir yeri olacağını tahmin etmezdim asla.
