Yirmi iki

1.1K 83 21
                                    

Ateş ve Toprak bölümüdür.
Herkese keyifli okumalar :)


•••


Yazar'dan;

"Toprak nerede, yemeğe de inmedi bu akşam."

"Odasında yedi aşkım o. Genelde derse falan gitmiyorsa pek çıkmaz odasından, değişik bir yapısı var da. Özellikle babam öldükten sonra iyice kapandı içine."

"Değişik derken? Bana gayet normal geliyor."

"Tabii sen daha sakin hallerine denk geldin. Eskiden daha hırçındı..babamın ölümünden sonra aramız bozuldu,baya saldırganlaşmaya falan başlamıştı. Sanki ablası değil de düşmanıymışım gibi."

"Nasıl yani, sana mıydı bu tavrı sadece?"

"Yani depresyondaydı daha çok. Kimseyle pek konuşmak falan da istemiyordu. Hani bizim aramızda bir sorun olduğundan değil."

"Dikkat ediyorum zaten baya ilgilisin Toprak'a."

"En küçüğümüz. Tek ablasıyım ben de biliyorsun o yüzden bir elim hep üzerinde."

"Uyumuş mudur sence? Konuşacaktım da onunla."

Aynanın karşısında küpelerini çıkardığı sırada Ateş'in söylediği şey ile arkasını döndü kaşları çatılarak.

"Sen- ne konuşacaksın ki Toprak ile?"

"Yasak mı konuşmak niye öyle bir ses tonuyla sordun?"

Ateş'in ciddi tavrını görüp daha yumuşak bir ses tonu ve güler yüzü ile devam etti.

"Aşkım niye yasak olsun. Ben merak ettim sadece hani daha birbirinizi doğru düzgün tanımıyorsunuz bile. Ortak ne konunuz olabilir ki diye."

"Tanışırız biz de. Feryat abinle Fuat abini tanıdım az çok. Biz evlendiğimizde şehir dışındaydı Toprak tanışıp kaynaşamadık o yüzden malum."

Net tavrı karşısında daha fazla birşey söylemeden gülümsemek ile yetindi Kumru.

Ateş'in konuşacağı konu kendisi için sıradan bir hale gelen yüzlerce soruşturma konusundan biriydi sadece..Ancak Toprak bu konudan çok daha fazlasıydı onun için. O sabah neden öylece gittiğini, neden intihar etmeye çalıştığını çok merak ediyor ve tanımak istiyordu eşinin kardeşini.

Ve bunu soruşturma olayının ardına sığınarak yapmak istemediği için net bir şekilde ne istediğini belli etmişti Kumru'ya.

"Sen uyu istersen ben bir Toprak'a bakayım."

"Tamam canım." Odadan çıktığında arkasından sinirle baktı.

"Tanıyacakmış. Sen daha evlendiğin karını tanımıyorsun, öpüşmekten milim öteye geçmedin gelmiş o problemli ruh hastasını tanımaktan bahsediyorsun bana. Tanısan ne olur tanımasan ne olur acaba? Ama dur sen..o ilaçları almaya devam edip süt dökmüş kedi gibi dizimin dibinden ayrılmasın da o zaman göstereceğim ben ona gününü. İlaçlar etkisini kaybedince kendini birşey zannetmeye başladı aptal. Bağırıyor birde bana!"

Toprak'ın odasının önüne geldiğinde kapıyı tıklattı Ateş. İçeriden gelen gel cevabına karşı kapıyı açıp içeri girdi.

"Rahatsız etmiyorum umarım."

"Etmiyorsun gelsene."

"Nasılsın, yemeğe de inmedin rahatsız mısın yoksa?"

"Benim ile bu kadar ilgilenmesen mi acaba? İyiyim, sadece biraz yorgun ve halsiz hissediyorum. Uyuşmuş gibiyim daha çok..Genel halim anlayacağın."

FERYAT - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin