Diğer Yarım 1'e Çeyrek Kala " Kurt Kapanı!"

6

Gece 3.10
Çakırbeyli Malikhanesi

    Orkun kalmamıştı, 12 olmadan gitmişti. Şimdiyse herkes uyuyordu, bu nedenle ev boş gibi sessizdi. Kapı önü koruma dolu olsa bile eve giren siyahlı bedeni kimse fark edememişti. Yüzünde maske vardı sadece gözleri ortadaydı, gözleri sert bakıyordu. Adımları üst kata yol almıştı, yavaş yavaş gidiyordu. Orkun el yikama ayağı kameraların tek tek anasını ağlatmıştı. Bozmuştu ama kimse fark etmemişti, zaten bazı yerlerde kamera yoktu, tabi bozuk olanlarda vardı. Ilk bulduğu odaysa Çınar'ın odası olmuştu, genç beden uyuyordu ama üstü hafif acıktı. Eve giren beden kendine engel olamazken gidip onun üstünü düzgünce kapatmıştı.

Çınar - Ben katil değilim.

Dedi uykusunda, kabus görür gibiydi. O beden sinirle elini yumruk yapmıştı, bu bedenin acı çektiğini şuan odaya biri girse fark ederdi. Çınar aslında uyurken bile çözülürdü, ne olduğunu uyku haliyle diyebilirdi. Elini yumruk yapan siyahlı beden dolan gözleriyle yavaşca odadan çıkmıştı. Yumruk yaptığı eli eldivenden ötürü görülmese bile parmak boğumları hafif kızarmıştı. O an istemsizce şunu fısıldamıştı.

₺ - Biz biliyoruz, söz veriyorum bu suçtan kurtulacaksın.

Işte o anda su içmeye kalkan Selvi ile görünmeyecek bir yere saklanmıştı. Selvi şort türü bi yatak pijaması giymişti, oysa hava buz gibiydi. Siyahlı beden bile kaban giymişken onun bu hali fazla saçmaydı. Kafadan sorunlu gibi soğuk havada kısa tercih etmişti. Siyahlı beden gördüğü siyahlı kapıyı açıp içeri girince bi çalışma odasıyla denk gelmişti. Masada birkaç dosya vardı ve odada çelik kasa vardı. Masada Çınar'ın tekli fotoğrafı vardı, birde duvarda asılı kocaman çerçeve vardı, resim Murat Bey ile Çınar'a aitti. Resimde ki Çınar dahaca 4 yaşında gibiydi. Belli ki bu oda Murat Çakırbeyli'nindi yoksa masasa ki düğün fotoğrafının olması saçma olurdu. Hemen dosyaları kısaca kontrol etmeye koyuldu, ne olduklarına bakmaya başladı.

●●●●●

    Birkaç dosya ve kayıt bulup odadan çıkmıştı, daha sonra da büyük hanıma ait bir oda bulmuştu. Odada bir dosya bulmuştu, birde bir bebeğin anne karnında ki resmi gibi birşey bulmuştu. Elbette ki almıştı, haa birde Selvi hakkında bir dosya bulup almıştı. Nerden alınıp ne kadar paraya satın alındığına dair bir sözleşme vardı. Eskiydi, kağıdın bir parçası yanmıştı. Haa birde bir iş üzerinden birisine büyük meblada para verildiğine dair bir dekont vardı. Onunda resmini çekmişti. Daha sonra da odadan çıkmıştı, tabi girdiği her odaya dinleme cihazları koyuyordu. Birkaç dk sonra yeniden alt kata inmişti. O anda bahçede oturmuş sigara içen Murat Bey'i fark etmişti, nedense uyumuyordu. Gözleriyse yaşlıydı, ağlar gibi de bir hali vardı.

1 saat önce...

Murat B - Polat nasıl öldü, cidden sen mi yaptın?

Dedi Çınar'a bakarak ama oğlu suskundu, korkar gibiydi. Birinden çekiniyordu, Murat Bey titreyen eliyle oğlunun elini tutarak kendisine bakmasına neden olmuştu. Göz göze gelince de yeniden sordu.

Murat B - Çınar'ım yapmadım de be, yemin ederim sana inanırım. Yeter ki "yapmadım" de, sana suç atan kimse inan ki hemen bulurum.

Çınar - Ben..

Murat B - Kapı kilitli, kimden korkuyorsan korkma çünkü odaya kimse giremeyecek. Baş başayız, anlat hadi!

Çınar - Ben katil değilim.

Dedi sonunda, o yapmamıştı ki sadece şuç ona kalmıştı. Sonunda itiraf edebilmişti, cesaretini toparlamıştı. Murat Bey ise yutkunarak ona bakmaya devam etti.