Hikayenin kaderini belirleyecek o uzun bölüme hoş geldiniz.
_______________________________________________Jisung delirmek üzereydi. Ki biraz etrafa bakarsanız oturduğu yerde durmadan pozisyon değiştiren, birbirine kavuşturduğu kollarını sıkıp bırakan, arada derin oflamalar ile seğiren gözünü ovalayan Seungmin sayesinde, kafayı sıyıran tek kişinin, durmadan annesinin garip emirlerinin peşine koşturan Jisung olmadığını anlayabilirdiniz.
"Sen evde böyle mi dolaşıyorsun, şu haline bak"
Kadın oturduğu tekli koltukta, sırf bardağı beğenmedi diye Jisung'un üçüncüye getirmek zorunda kaldığı kahveye uzanırken, bardağı sehpaya bırakır bırakmaz uzaklaşmaya çalışan oğlunun kolundan tutmuş, kısa boyu yüzünden onu aşağı eğmeye zorladıktan sonra, sivri tırnaklarının bulunduğu elini çocuğun tombul yanaklarına bastırırken, tuhaf bir surat ifadesi ile söylenmişti.
"Git biraz makyaj yap, süslen falan. Kocanı böyle mi karşılayacaksın?"
"Hah, sanki cicim ayındalar. O işler geçeli çok oldu tatlım."
Seungmin çenesini kapalı tutmak için geldiğinden beri sıkmak zorunda olduğu kollarını çözüp, kadının bir saatte oynadığı sinirleri eşliğinde aynı onun gibi samimiyetsiz bir 'tatlım' ile gülümsediğinde;
Kadın tuttuğu yanakları geriye itekleyerek bırakıp, sanki başından beri karşı koltukta oturan kişiyi yeni görüyormuş gibi dikkatle incelerken, yüzünde ki tiksinen ifadeyi asla saklama gereği duymamış, Seungmin'in samimiyetsiz bir şekilde gülümserken bir kez daha kendini tutmak adını kollarını çaprazlamasına sebep olmuştu.
Bayan Han, kelimenin tam anlamı ile yalnızca bir saatte hem kendisini hem de Jisung'u yıpratmıştı. Eve girerken bile oğlunun ona sarılmasına izin vermemiş kendisinden uzun bedeni karnından kenara iterken, ilk kafasını içeri uzatmış evi baştan aşağı süzüp, burnu havada bir eda eşliğinde bütün koltuklara dokunarak en rahat olduğuna karar verdiği kısma oturmuştu.
Seungmin bütün bunları izlerken olduğu yerden bir saniye bile kalkmamış, kadının oturduğu yeri kontrol edemediği için suratında oluşan garip ifadeye karşı kahkaha atmamak için zor durmuştu.
Jisung'un korkularına nazaran ilk yarım saat Seungmin için eğlenceli denebilecek kadar kolay geçmişti, fakat o süreden sonra;
Kadın durmadan Minho'nun nerede kaldığı ile ilgili sorular sorarken, kendi oğluna, kendi yetiştirdiği çocuğa, öz evladına, kocası evde olmadığı için onu memnun edememek ile ilgili iğrenç imalar yapmaya başladığında, Seungmin hemen karşısında oturan kadının saçına dalmamak için zor durmuş, sivri dilini ona doğrultmak adına ağzını her araladığında Jisung'un farklı bir bahane ile araya girmesi yüzünden susup oturmak zorunda kalmıştı.
O kadar birikmişti ki içinde, çarpazladığı kollarına tırnaklarını batırıyor, çenesini gözünün seğirmesine neden olacak kadar çok sıkıyordu.
Fakat rahat koltuğunda yayılmış, durmadan emirler yağdırdığı oğluna üstü kapalı imalar yapan Bayan Han bütün bu olanlardan bihaber gibiydi. Eğer Seungmin'in ne derece delirebilecek biri olduğunu bilseydi. Cırtlak ses tonu ile söylediği şeyler, tam söylediği gibi olmadığı için oğlunu azarlarken, onu karnından ittirip, kolundan tutup sarsarken ya da kırmızının koyu tonu olan sivri tırnaklarını çocuğun tenine iz bırakacak şekilde geçirirken biraz tereddüt etmesi gerekirdi.
Çünkü Seungmin kadının ardında pembemsi izler bırakan parmaklarını izlerken, Jisung'un araya giremeyeceği bir an kolluyor, arkadaşının utanç, hayal kırıklığı, korku ve acı içinde değişen yüz ifadelerini izlerken kafasında kadını saçından tutup kapı dışarı ettiğine dair senaryolar kurarak sakinleşmeyi umuyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/354629264-288-k497176.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Thorns of Love ["minsung"]
FanfictionNeden evlendikleri belli olmayan bir çift. omegaverse. --------- #1. Minsung (24.2.24) #1. hanjisung (21.3.24)