3.Bela

5 3 1
                                    

Bora beni öpmeyi bırakmıyordu ben de ayrılmak istemedim ama biraz daha beklersem her şeyimi bu tanımadığım yabancıya verecektim.

Bu yüzden dudakalrımı ayırdım ve yüzüne baktım.

Nefes nefeseydik o da bana bakıyordu. gözlerinde arzu ,şehvet ve istek vardı ben de onu istiyor muydum?

onu neden o kadar uzun bir süre öpmüştüm? bilmiyordum!

Nefesimi uzun soluklarla düzelttim.ama bilmediğim bir şey vardı bu tanımadığım yabancı bana ne yapmıştı?

Tek bildiğim gitmem gerektiği " benim gitmem gerek " dedim .
Yüzüne bakarak .

O benim dudaklarıma bakıyordu" gitme" dedi birden .

Anlamamıştım neden gitmemi istemiyordu.
Neden der gibi başını salladım " beni yalnız bırakma " dedi .

Yine anlamadım ama sormadım da " benim işlerim var " dedim .

Tamam der gibi kafasını salladı ve " çıkalım " dedi .

O söyleyene kadar nerede olduğumuzu bilmiyordum . Etrafına bakındım lavabodayız.

Ben şimdi ilk öpücüğümü tam tanımadığım bir yabancıdan mı almıştım ve tuvalette başka yer yoktu çünkü.

Kendime sinirlendim " neden sinirlendim" dedi.

" Şu hale baksana tuvalette öpüşüyoruz. Sence çok mu normal ? Sen tuvalette kaç defa öpüştün bilemem ama ben tuvalette hiç öpüşmedim" dedim. Öyle bir söylemiştim ki bunu sanki her zaman biriyle öpüyüyormuşum gibi .

Ona baktım sinirlenmişti " artık kaç adamla öpüştüysen unutamamışsın kim bilir başka ne yaptınız" dedi .
Anında yanağına tokat attım " seni ilgilendirmez .... sen önce kendine bi bak sonra konuş sen daha yattığın kadınların isimlerini bile hatırlamıyorsun" dedim.

Öyle sinirlenmiştim ki beni nasıl böyle bir şey ile suçlar utanmaz,ahlaksız,gerizekalı,dingil diye saymaya başladım içinden.

Arkamı döndüm ve lavabonun kapısını açtım ve çıktım o kadar sinirlenmiştim kibir anda kolumda bir el hissettim.
Arkamı döndüm bora tutuyodu kolumu " bırak kolumu" dedim dişlerimi sıkarken .

Beni kendine çevirdi ve " özür dilerim.....
Bir anda sinirlendim ve kendimi tutamadım " dedi.

O kadar sinirliydim ki onun söylediği hiç bir şey duymak istemiyorum" kolumu bırak. Yoksa kötü olucak" dedim.
Beni dinlemedi hatta beni kendine çevirdi ve ellerini oluzlarıma koydu " gerçekten özürdilerim sen öyle söyleyince bir an kendimi kaybettim" dedi.

Bu kim oluyor da bana böyle davranıyor.
Omuzumdaki sol elinini tuttum baş parmağımı ortasına koydum ve elini geriye doğru çevirdim.

Diğer elini omuzumdan çekti " Aaa" diye bağırdı." Bela mısın kızım! bırak elimi " dedi.
Ama dinlemedim daha sert büktüm.
Bırakmayacağımı anlayınca sağ elini büktüğüm elimin üzerine koydu ve beni kendisine çekti burun buruna geldik.

" Özür dilerim" dedi.
Bana çok yakındı ne yapıcağımı bilemeden onu ittim ve ayağımı bacak arasına geçirdim . Elini bacak arasında tuttu ve " özür diledim ya niye vurdun" dedi acılı bir sesle.

" Bana dokunma dedim sana " diye kızdım .ve lavabodan çıktım ve yöneticinin odasına gittim.kapıyı hiç çalmadan açtım .

Gördüklerimle öylece kala kaldım yöneticinin kucağında bir kadın ve öpişüyordular.

Yönetici beni gördü kızı itiledi kız yere düştü "Aaa delirdin mi sen niye beni yere itiyosun" dedi.

Yönetici kıza döndü ve " kes sesini " diye bağırdı ve bana döndü " efendim özür dilerim gerçekten çok özür dilerim " dedi .

Kızın yanına gittim elimi uzattım " kalk" dedim. Kız elimi tuttu ve " teşekkürler" dedi.

Yöneticiye döndüm ve " kovuldun git kendine yeni bir iş bul" dedim.

Arkamı döndüm fam kapıdan çıkıcaktım ki biri kolumu tuttu. Döndüm ve baktım.
Yönetici kolumu tutmuş " bunun bedelini ödeyeceksin" dedi kolumu öyle sıkı bir şekilde sıkıyordu ki, bir anda sinirlendim ayağımı karnına vurdum " haddini bil sen kimsin de beni tehtit ediyosun... Sen ne cürretle benim kolumu tutarsın " dedim ve aşşağı indim .

Telefonum barın üzerindeydi telefonumu aldım ve Murat'ı aradım. İlk çalışta açtı " buyrun mavi hanım" dedi

" Yöneticiyi yerine yeni birini bul" dedim.
" Tabi efendim" dedi.
Teli kapattım. Tolga yine geldi ve başka bir içki verdi " buyrun efendim" dedi. Ve gülümsedi.

Ona baktım ve bende gülümsedim" sağol Tolga" dedim. Ve içkiyi iki yudumda kafama dikerek içtim . Telefonumu aldım ve dışarı çıktım vale den arabamı istedim ve vale arabamı getirdi arabaya bindim ve eve gittim. Yatağa kendimi attım ve uyudum tabi benim uykuma uymak denir de sahatte iki kez kalktım ve beşte ayaktaydım herzamanki gibi ve üzerimi değiştim ve okula geldim sabah kahvaltı yapmadığım için muratla birlikte okulun kantinine geldik Murat bana dönerek " ne istersiniz " dedi .

Ona baktım ve " tost ve portakal suyu olur ve kendinin için de bir şey al karşılıklı yiyelim" dedim kafa salladı murat benimle hiç yemek ve ya kahvaltı etmez ama ben onunla yemek yemeyi de kahvaltı etmeyi de çok seviyorum çünkü aileden biri gibi hissettiriyo.

Ben düşünceler içinde kaybolurken biri elini omzuma koydu bunu farkedince elini tuttum dönderdim ve elimi kafasının arkasına koydum masaya yapıştırdım " Aaa " diye bağırdı.
" Bırak beni ya " dedi yüzüne baktım bu Kaan dı bıraktım. Kolunu ve sonra da boynunu eliyle ovaladı " manyak mısın " dedi.

" Manyak sensin be öyle yaklaşılırmı " dedim sinirlenmiş gibi yaparak.

"Sınıfa çıkıcaktım seni gördüm o yüzden gelip bi meraba diyim dedim" dedi

" Karşıma geçip te söyleyebilirsin" dedim öfkeyle.

" Ne biliyim senin böyle birşey yapıcağını" dedi. "

Konuyu kapatmak istiyordum bunu çekemezdim " merhabanı aldın artık gidebilirsin " dedim.

" Sınıfta görüşürüz " dedi.

" Tamam" dedim ve gitti.
Murat geldi birlikte yedik ve sınıfa çıktık
kapıyı açtım ve boranın yanında dünki o kızıl saçlı kadın vardı.

Murat bana baktı " bir sorun mu var efenim " dedi " .

" Hayır " dedim. Ve kaanın yanına gittim.

Murattan çantamı aldım " sağol murat " dedim. Koluna dokunarak.

" İsterseniz sizin yanınızda kalayım " dedi.

Ben iyim der gibi kafamı salladım. Yaklaştı ve kulağıma doğru eğildi " efendim bırakın da burada kalayım bunlar size sinirli sinirli bakıyolar. Başınıza birşey gelir Allah korusun " dedi .

Ona baktım ve gülümsedim ben de kulağına yaklaştım ve " sorun değil biliyorsun söğüş eyi biliyorum. Sorun yok yani sen git. Hem abimin Barının yöneticisi değişecek " dedim .

Kulağına tekrar yaklaştım ve " merak etme bir şey olursa seni ararım " dedim ve göz kırptım ve gülümsedim.

" Peki " dedi ve çıktı

Yerime oturdum ve kaana baktım sınırlı görünüyodu " ne oldu" dedim

" Hiç" dedi . Aldırış etmedim ben de yerime oturdum.

Ve hoca geldi Kaan bir anda elimi tuttu ne olduğunu anlamadım ona döndüm .

Öldür BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin