Serseri

6

Uykudayken bir takım sesler duyuyordum fakat bir türlü gözlerimi açıp neler olduğunu öğrenemiyordum. Sesler kesilmeyince herhalde annem babam veya abimden biridir diye düşündüm. Fakat tek yaşadığım aklıma gelince aniden doğruldum..

Merdivenlerden adım sesleri geliyordu. Hadi ama gece gece kim eve girmiş olabilir ki. Ses yapmamaya dikkat ederek aşağı inmek adına üzerime bir hırka geçirdim. Yavaş adımlarla odadan çıkarken aynı yavaşlıkla merdivenleri de indim. Salona geldiğimde göz gözü görmüyordu heryer karanlıktı. Biraz bekledikten sonra sesler gelmeyince ışığı açmaya karar verdim. Işığı açtım ve karşımda ufak bir kedi gördüm. İlk başta korkup geriye doğru adım atsamda sakinleşip kediye doğru eğildim.

Çok tatlı beyaz bir yavru kediydi.

-Sen buraya nasıl geldin bakalım hı ne tatlı bir şeysin sen ya.

Kediyi kucağıma aldığımda pencerelerin açık olduğunu fark ettim.

-Pencereden mi girdin sen

Bir dakika adım sesleri duydum ben ve bu kedi bu kadar ses çıkaramaz. Hemen pencereleri kapattım ve kediyi koltuklara bırakıp dışarı doğru ilerledim. Kapıyı yavaşça açarak dışarı göz attım ama gözüme batan bir şey göremedim.

Tam geri dönecekken ağzımı kapatıp beni geriye doğru çeken ellerle çırpınmaya başladım fakat çok sert tuttuğundan hiç bir şekilde etki etmiyordu.
Burnuma dolan çikolata kokusuyla bunu bir kaç kere duyduğumu hatırladım. Hafızamı zorlayınca bu kokunun Ateş e ait olduğunu anladım.

Siktir bu çocuk burda beni böyle tutarak ne yapıyor. Ateş beni geriye doğru çekerek sırtımı duvara yasladı. Ardından elini çekmeden bana daha fazla yaklaştı.

-Naber yavru kedi çok korkutmadım inşallah.

Korkmamak mı şimdi yanımda olmasa sıçacam amk.

Ateş fısıldayarak sözlerine devam ederken daha çok korkmaya başlıyordum.

-Bugün bana yaptıkların yanına kalacak sanmadın herhalde değil mi.

-Aslında sandım desem yalan olur.

Kafasını geriye atarak ürkütücü bir şekilde kahkaha attı.

-Şimdi cezanı nasıl verelim hı bak kibarlığımdan soruyorum da.

-Beni bırakabilirsin böylece sana yaptıklarımdan vicdan azabı çekerim ha ne dersin

-Yok o az kalır güzelim benim aklıma daha iyi şeyler geliyor.

-Mesela

-Mesela böyle

Ateş ellerimden bir tanesini alıp kıpırdatamayacağım şekilde tuttu. Ben ne yapabilecek diye beklerken cebinden bir dövme iğnesi çıkardı. Ardından elime doğru yaklaştırdı.

-Sana kendimden bir hatıra bırakıyım mı merak etme fazla acıtmıyor sadece küçük bir A harfi çizeceğim böylece benden unutamayacağın bir anın olmuş olur.

-Salak mısın sen benim ismim de A harfiyle başlıyor senin olduğun belli etmez ki.

-Aslında doğru söylüyorsun direkt Ateş yazayım.

Gözlerim adeta yerinden çıkacakmışçasına açıldı. Hay ben ağzıma sıçayım niye böyle bir şey söylüyorum ki.

-Ateş saçmalama A yaz yeter hatta hiç yazma beni bırak gideyim.

Ateş beni dinlemeden elime Ateş yazdı. Aslında hiç acıtmıyordu sinek ısırığı gibiydi. Pek sıkıntı etmiyordum çünkü en kısa zamanda gidip sildirmeyi düşünüyordum.