11

383 13 0
                                    

Bir gün aradan tamı tamına bir gün geçmişti ve ben hala burdan kurtulamamıştım. Üstüne üstlük Rıza denen herif 2 gün sonra beni oğluyla evlendirmek için fazla karalıydı. Aslında şuana dek Ateşler veya polisler beni bulur diye düşünüyordum fakat kimseden ses seda yoktu. Buda kendi başımın çaresine bakmak gerektiğini yüzüme bir tokat gibi çarpıyordu.

Bilmem kaçıncı kez hizmetçi kadının gelip beni kahvaltıya çağırdıklarını söylemesi üzere zorlada olsa yataktan kalkıp lavaboya doğru ilerledim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra odamda bulunan dolaptan evet odayı sahipleniyorum bir bol kot pantolon ve üstüne dar siyah bir tişört giydim. Aklımda kaçma planı vardı ve bu nedenle rahat giymeye dikkat etmiştim.

Odadan çıkıp merdivenleri indim ve salona geçtim. Gelmemle masanın başında oturan Rıza ve onun hemen yanında oturan Cihanın gözleri üzerime kaymıştı. Rıza sinir bozucu bir şekilde sırıtıyordu ve bu da içimden ağzının ortasına çakma isteğimi tetikliyordu.

-Oooo günaydın Açelya hanım sonunda kahvaltıya gelebildiniz

Rızanın dediğini takmayarak masaya geçip oturdum. Aslında biraz suyuna gidecektim fakat anlamaması için pekte iyi davranmayı düşünmüyordum. Sadece kaçana dek onu sinir etmeyecektim.

-Aa günaydın dedik burda bir cevap yok mu

-Dersem benimle uğraşmayı bırakıp zıkkımlanmaya devam edecek misin

-Çok ayıp büyüğünle nasıl konuşman gerektiğini öğretmediler mi sana

-Sana mı kaldı lan benim terbiyemden

Evet sanırım harika bir şekilde suyuna gidiyorum bravo bana

-Sabah sabah beni sinirlendirme istersen Açelyacım

Dişlerinin arasından tıslayarak konuşması üzerine bir şey demeyip sesizce kahvaltımı yaptım. Doyunca da bir şey demeden salonundaki koltuklara gidip televizyonu açtım.
Sanırım şuan bu ne rahatlık falan diyorlardı. Ama ben onlara göstereceğim sonuçta beni kaçırmak o kadarda kolay değil.

Bir süre sonra koltuğun çökmesiyle Cihanın geldiğini gördüm. Pislik tam yanıma oturduğu için ondan uzak olmak üzere kenara kaydım. Ama lanet herif ben kaydıkça bana doğru gelmeye devam ediyordu

-Hayırdır oğlum beni yere düşürmeye mi çalışıyorsun gitsene uzağa

Cihan gülerek cevap verdi.

-Niye rahatsız mı oldun

-Evet oldum

-Ama böyle olmazki 2 gün sonra evleneceğiz ve sonrasında ne yapacaksın

Gözlerim fal taşı gibi açıldı ve neye uğradığımı şaşırdım.

-Lan sen bana nasıl böyle dersin hem ne alaka ya ben senle evlenmeyeceğim

Cihan tam bana cevap verecekti ki dışardan araba ve silah sesleri geldi. Rıza sonunda zıkımlanmasını bitirmiş olacak ki ayağı kalkıp dışarı baktı. Her ne gördüyse yüzü bembeyaz kesildi.

-Cihan hemen gidip korumaları gönder ve arabayı hazırlat Kürşat gelmiş.

Ben ne olduğunun farkında olmadan öylece dikilirken Cihan hızla korumaların yanına gitti. Bu sıradada Rıza eline silahını almış arka kapıya gidiyordu.

-Hayırdır Rıza Babaya mı üzendin ne bu havalar

Rıza arkasını dönüp bana baktı ve gelip beni peşinden sürüklemeye başladı. Ben ona engel olurken aynı zamanda beddular ediyordum

-Soyun koruyasıca ne yapıyorsun bırak beni lan oğlum git aksiyonunu yaşa işte niye beni işe karıştırıyorsun. Alo kime diyorum BIRAKSANA BENİ

Serseri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin