chance with you

1.6K 194 176
                                    

🎀


yeonjun
beomgyu
eve geçeceğim birazdan
bir eksik falan var mı şu tatlın için?

beomgyu
yok hyung
geçen birkaç malzeme almıştım ben
onun dışında eksik yok


yeonjun
tamam canım
gelirken markete uğrayabilirim
bir şey istiyor musun?

beomgyu
bilmem ki
belki dondurma alabilirsin
çok canım çekti

yeonjun
dondurma olmaz
hastalanırsın

beomgyu
ya su içerim hemen
bir şey olmaz

yeonjun
olmaz dedim
başka bir şey iste alayım

beomgyu
istemiyorum başka bir şey


yeonjun
sevdiğin cipsten alayım mı?

beomgyu
alma


yeonjun
bugün bir şey alasım var ama
hadi söyle bir şey

beomgyu
tahta al hyung
kafanda kırarım


yeonjun
:D
tamam canım

beomgyu
ya sabır
gelme eve

görüldü 11.26


yeonjun
çok geç
tahtamla beraber eve geliyoruz

iletildi 12.01

-

"Umarım cidden tahta almamışsındır hyung."

Eve girdiğini anladığım tıkırtı sesleri ile mutfaktan dış kapıya doğru bağırdım. Genelde kapıları çalmaya gerek duymazdık çünkü ikimizde de evin anahtarı vardı. Böyle seslerden anlıyorduk işte eve girip girmediğimizi.

"Hem de en cilalısından aldım. Eline kıymık batmasın diye."

Kapıdan doğru güldüğünü anladığım alay eder bir tonda bağırdı. Poşet sesleri duydum ama takmadım. Bugün geçenlerde tarifini internette gördüğüm bir limonlu tatlıyı yapacaktım. Limon çok severdim ve limonlu her şeye bayılırdım. Yeonjun hyung çok sevmezdi ama ben inadına yapmaya devam ederdim. Hatta nefret ettiğini bile bile bol ekşili yapardım onunkini her zaman.

Beyaz önlüğümü düzelterek tezgâhta karıştırarak soğutmaya çalıştığım tencereye geri döndüm. Mis gibi limon kokuyordu, ne zaman yemek yapsam gastronomi okuma hayali hemen içime dolardı. Aslında derslerim kötü sayılmazdı ama yemek yapmayı çok seviyordum.

Yeonjun hyung'la aynı evde yaşamaya başladığımızda ilk zamanlarda aslında yemekleri o yapıyordu. Pek becerikli sayılmazdı hatta bazen o kadar kötü oluyordu ki bütün yemeği çöpe atıp dışarıdan sipariş etmek zorunda kalıyorduk.

Daha sonra bu işi ben üstlendim. E hâli ile güzel yaptığımı düşünmeye başladığımızda da yemek yapma görevi tamamen bana kaldı. Ben de, Yeonjun hyung da yemeklerimi çok severdik. Ne olduğu fark etmez, her zaman bitirirdi ve ne kadar güzel yemek yaptığıma dair övgüler yağdırırdı. Benim de götüm kalkardı tabii.

Elimden zehir olsa yiyeceğini bildiğimden canım ne isterse onu yapardım genelde. Benim sevdiklerim ile onunkiler çok uyuşmadığından ortak bir noktada karar vermek zor oluyordu. O acı severdi, benim midem almıyordu. Bense ekşi severdim, o ise limon derken bile yüzünü ekşitirdi ama dayanamaz yerdi hep, çok seviyordum. Ama limon gibi mükemmel bir şeyi sevmediği için de çok kızıyordum.

nervous, yeongyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin