Kira'nın Gerçek Yüzü

469 24 8
                                    

'Lanet olası pislik! Sana paramı zamanında yatırmanı söylemiştim. Annem çok hasta. İşi bırakıyorum. Kendine yeni bir ahmak bul.' dedikten sonra kapıyı çarparak çıktım.

Cebimde beş kuruş yoktu. Belki de en çaresiz olduğum anlardan birindeydim. Gözüme kestirdiğim her insanın kellesini uçurmak istiyodum. Alışkanlık olsa gerek. Sigara almak için elimi cebime attığımda cebimin boş olması... Of lanet olsun!

Yürürken silahlı bir adamın (suratsız çok çirkindi) bir genci kovaladığını gördüm. Çocuk çok hızlıydı. Bir suçu olmalı. Yanımdan geçerken ayağıma çarptı. O an içimden küfür etmek geldi. Kimdi ki bu ahmak benim ayağıma çarpıyordu. Zaten sinirliydim çıkardım tabancamı sıktım kafasına. Önümde yatan genç artık bir ölüydü. Onun can verişini ve vücudundan akan kanları görmek beni tatmin ediyordu. Birilerini öldürmek artık benim için bir zevke dönüşüyordu galiba. Kimseye görünmeden eve geldim. Annem uyuyordu allahtan. Sessizce çıkıp uyudum.

Sabah uyandığımda iki tane ayı gibi adamın beni beklediğini düşünmemiştim tabi. Biri boyumun iki katıydı. Diğeri de çok kiloluydu. Bana adımı sordular. Dylan olduğunu söyleyince onlarla gelmemi söylediler. Önce bir korktum. Gerizekalı olsam gerek sorgulamadan gittim. Karanlık, etrafı pislik dolu bir depoya getirdiler. Kaçsam diye düşündüm. Sonra nasıl kaçıcan salak dedi icimdeki ses. Haklıydı...

İçerde mafya kılıklı bir adam vardı. Adı Peter galiba öyle duydum. Onun yanına getirdiler beni. Bana o genci neden öldürdüğümü sordu. Canım istedi dedim. Senin yaptığın işleri biliyoruz ve seninle çalışmak istiyoruz dedi. Sonra da;

'Seni işe alıyorum pislik herif. Sırada Dangers Hastanesinde profesörlük yapan Tyler var. Kolay gelsin evlat.'

Bana hiç sorulmadı bile. Ama zaten çalışmak zorundaydım. Sanki bunu biliyorlardı. Galiba hemen kendimi yeni işe adapte etmeliydim. Elime adresin yazdığı ve Tyler denen adamın fotoğrafının olduğu bir zarf verdiler. Para lazımdı. Gidip işi bitirmeliydim...

Hastaneye gitmek kolay oldu. Silahı dayayınca para almadan eşek gibi beni götüren taksiciye bir teşekkürü de çok görmedim. Teşekkür ettim ve Dangersa girdim. İçerisi çok kalabalıktı. Zengin hastanesi belli. Hepsi jilet gibi giyinmişlerdi. Sora sora buldum bu mal herifin odasını. Beyin cerrahıymış. Gelmişken bir görünüp mü öldürseydim acaba? Kendi kendime güldükten sonra kapıya yöneldim.

Kapıda biri vardı asistanı galiba. Yaklaştım. Kafasını kaldırıp ne istiyorsunuz dediğinde içim eridi sanki. Ne güzel kadındı öyle. Birkaç dakika kadına baktım. Rahatsız olmuş olsa gerek ne istediğinizi sordum dedi. Bir şeyler uydursam inanırdı lakin annem aklıma gelince hiç dinlemeden daldım odaya. Tyler denen adam uzun boylu, zayıf, yakışıklı bir adamdı. Önce biraz tereddüt etsem de 8 yerinden bıçakladım. Birini öldürmüştüm. Ben bir katildim lakin mutluydum. Az önce aşık oldum. Biraz sonra harcamak için param olacak. Annem iyileşecek. Mutlu olmak için sebep çoktu. Tam çıkıyordum asistan geldi. Bir kez daha içimi yaktı. Sonra hemen polisi aradı o sırada ben tüymüştüm bile.

Ertesi gün kapı sesine uyandım. Polisler sorgusuz sualsiz kolumdan tutup götürdüler beni. İfade mi ne verecekmişim.. Aman tanrım o asistan burda. Onu bir daha görebileceğimi düşünmemiştim. Mini bir etek giymişti ve çok..... Aman ne bileyim güzeldi işte. Benim gibi ifade vermeye gelmiş. Fırsat o fırsat. Yanına gidip adını sordum. Söylemedi elbette. Benden oldukça korkuyordu. Ya da ben mi öyle sanıyordum? İmza atarken adını gördüm. Kira ne de güzel isim! O gitti. Akşama kadar karakolda kaldım. İspatlayamadılar elbette suçumu. Ben her işimi temiz yapardım. Serbest bıraktılar.

Dışarı çıkınca ilk işim Kira'yı soruşturmak oldu. Duyduklarıma inanamadım. O masum görünüşün altında bir yılan yatıyormuş. Aman tanrım! Sanırım ben artık ondan korkuyordum. Ama hala güzeldi ve ondan hoşlanıyordum orası kesin.

Kiralık AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin