Kira'yı birkaç gün daha özleyecektim galiba. Şu an Ian'ı kıstırmamın bir yolu yoktu. En iyisi toparlanıp gitmeliydim ve bu adamın evini öğrenmeliydim. Ama nerden öğrenecektim? Peter biliyordur belki diyip yanına koştum. Evet yanılmamıştım.
'Al adresini. Lakin tahmin ettiğin üzere bu adamı yalnız yakalamak zor. Bir gece haberi olmadan evine girmen bile gerekebilir. Zorlanacaksın.'
O an aklıma Kira geldi. Evet evet onu çağırabilirdim. O bana yardım ederse bu işi çok kolay halledebilirdik. Yani inşallah yardım edecekti. Peter'ın yanından ayrılıp eve gittim. Annem uyumamıştı ama bir şey demedi. Odama çıktım. Babamın fotoğrafını gördüm kahretsin. Annemle konuşacaktım. Unutmuşum. Hemen annemin yanına indim.
'Babam nasıl öldü anne?'
'Neden merak ediyorsun? Anlatmıştım sana daha önce.'
'Ben hatırlamıyorum öyle bir şey. Babamın öldüğüne dair hiçbir şey hatırlamıyorum. Nasıl oluyor bu?'
'Sen çok küçüktün bu çok normal. Bir trafik kazasında babanı kaybettik.'
Söylerken yüzü kıpkırmızı oldu. Bu konu kafamı karıştırmaya başladı. Üstüne gitmeye karar verdim. Araştırıp gerçeği öğrenecektim. Uyudum....
Sabah çok erken bir saatte uyandım. İşim çoktu. Önce Kira'ya gidip uygun bir saat soracaktım. Sonra babamla ilgili sorunu açıklığa kavuşturmaya çalışacaktım. Artık üstümde rengi solmuş paltomu alıp çıktım. Sanırım artık yeni bir palto alma zamanı da gelmişti. Her neyse. Bir taksi bulup yola koyuldum...
Yolda kafamda birsürü düşünce vardı. Annemin hastalığı, babamın gizemli ölümü, Kira, yeni bir palto, cep telefonu, para..... Ama bunların hepsini bir kenara bırakmalı ve Kira'yı ikna etmeliydim. Bu kolay olmayacaktı biliyordum...
Sonunda geldim Kira'nın evine. Evdeydi. Bir şey üzerinde çalışıyordu. Kapı yine açıktı. Hafif tıklatıp içeri girdim.
'Merhaba Kira. Beni hatırladın mı?'
'Evet. Gel Dylan.'
Bana gayet uysal davranıyordu. Hemen konuya girmeliydim.
'Aa Kira. Sana bir şey söylemeliyim. Benimle çalışmak ister misin? Bir iş adamı. Adı Ian. Çok zor bir görev. Bu yüzden senden yardım almak istedim.'
Kira biraz düşündü. Ama olumlu cevap verecek gibiydi. Hadi Kira hadii!!
'Peki benim bu işten çıkarım ne olacak?'
'Paranın yarısı senin.'
'Tamam anlaştık.'
İşte bu be dedim içimden. Bu gece hallediyorduk bu işi. Kira'yla adamın evine yakın bir cafede buluşmak üzere sözleştik...
Saat geldiğinde Kira benden önce ordaydı. Siyah bir deri tayt ve dar bir yelek giymişti. Oldukça güzel görünüyordu. Bir süre sonra onu izlemeye daldığımı fark edip yanına gittim.
'Çok bekletmedim umarım. Bu kadar erken geleceğini tahmin etmemiştim.'
'Hayır çok olmadı geleli. Hemen gidelim.'
Beraber bir taksiye atlayıp yola koyulduk. Ian'ın evi oldukça görkemliydi bu yüzden daha yanına gelmeden evini fark edebiliyorduk. Eve girmeden önce Kira'yla kendimize bir plan yapmalıydık. Evden biraz uzakta bir yere oturup planın nasıl olacağını konuştuk...
'Hadi Kira. Giriyoruz. 1... 2... 3...'
İçeri girdiğimizde evin dışı kadar içinin de görkemli olduğunu gördüm. Sanki her şey gökkuşağının renkleri gibi birbiriyle uyumluydu. Kendimi içerinin o hoş atmosferini kaptırıp yakalanmak istemiyordum. Her neyse. Elbette evin her yeri kamerayla doluydu. Önce bunlardan kurtulmalıydık. Kira elindeki sopayla onların yönünü değiştirdi ve bu şekilde Ian'ın odasını bulduk.
'Hemen girecek miyiz Dylan?'
'Elbette giricez. Bir an önce şu işi bitirip gidelim.'
Ian'ın horlama sesi dışarıya kadar geliyordu. Uyuyordu. Kapıya tekme atıp açtım. Nasıl olduysa o derin uykusundan uyandı. Ellerimizde silahları görünce kıçı tutuştu ama bağırmasına fırsat vermeden ağzını kapattı Kira. Hemen öldürmeliydim ama geçen olduğu gibi yine elim ayağım tutmuyordu. İçimden bir ses bu adamı öldürme diyordu. Ama işin ucunda çok büyük para vardı. Bu para uzun bir süre beni idare ederdi...
------
Ian uzun süredir kendi kurduğu şirketi yöneten kendi halinde bir adamdı. Kimse geçmişini bilmezdi. Yalnız yaşıyordu. Yıllar önce ailesinden ayrılmıştı. Çok zengindi ama mutlu değildi.
------Uzun bir süre ter bastı beni. İçim daraldı kalbim sıkıştı. Nedenini bilmiyordum. Ama artık şu işi yapmalıydım. İstemeye istemeye kafasına sıktım bir tane. Ölmüştü bile. Arkamızda iz bırakmadığımıza emin olup geldiğimiz yoldan çıktık. Peter'ın yanına gidip bir an önce parayı almalıydım. Sonra Kira'yı eve yollayıp yatacaktım. Yorucu bir gündü. Parayı aldım. Kira'yı yolladım. Artık eve gitmeliydim. Uyku... Sanırım dünyanın en güzel şeyi...
Ertesi gün uyandığımda aklıma ilk gelen şey Ian olmuştu. Neden bu kadar etkilenmiştim bu adamın ölümünden? Hala etkisindeydim ve bir türlü aklımdan çıkaramıyordum bu konuyu. Kafamı çok kurcaladı. Araştırmayı düşündüm ama adamın geçmişiyle ilgili bir bilgi yoktu. Ama ben yine de öğrenecektim kafama koydum...
İlk işim çıkıp kendime yeni bir telefon bakmak oldu. Elbette lüks bir telefon alacaktım. O kadar param vardı. Kendime bir tane telefon aldıktan sonra ilk işim Kira'yı aramak oldu...
'Merhaba Kira. Ben Dylan. Ne yapıyosun?'
'Evdeyim Dylan. Bildiğin gibi.'
'Belki görüşm...'
'Olmaz Dylan. Bugün çok yoğunum. Haberleşiriz.'
Kapattı telefonu. Sanırım hayatımın en kısa telefon görüşmelerinden biriydi. Gülümsedim. İşler her şeye rağmen iyiye gidiyordu. Hemen sonra Peter'ı arayıp yeni numaramın bu olduğunu ve kaydetmesini söyledim. Onu da hallettikten sonra sıra Ian'a gelmişti...
Aslında bu konunun üzerine gitmek istemiyordum. Altından bir sey çıkacak gibiydi ama yine de merak ediyordum. En iyisi bu işi daha sonraya bırakmaktı. Şu an ne yapsam acaba? Bir bara gidip eğlenmeli miydim? Evet evet. Bu fikir çok hoşuma gitti. Ama annemi de merak etmiştim. En iyisi önce bir eve uğramaktı. Annem uyuyordu. İçtiği ilaçlardan olsa gerek genelde uyur zaten. Hiç ellemedim onu. Ama içimdeki eğlence isteği de iyice gitmişti. En iyisi çıkıp uyuyayım dedim. Telefonum çalıyordu. Onla birlikte adeta bütün vücudum titriyordu. Hemen çıkardım. O da ne? Kimin bu numara? Daha yeni almıştım telefonu ve numaramı Peter ve Kira'dan başka kimse bilmiyordu. Açtım...
'Kimsiniz?'
'Ben Liam. Ian'ı öldürdüğüne çok pişman olacaksın.'
Resmen tüylerim ürperdi. Çok korkmuştum ya da çok endişeliydim. Telefon aniden kapandı. Neler oluyordu? Kimdi bu adam? Bu adamı benim öldürdüğümü nerden biliyorlardı? Kafamda bir sürü soru işareti vardı. Şoktaydım. Ne yapmam gerektiği konusunda hiçbir fikrim yoktu...
Artık bu işi erteleyemezdim. Bir an önce öğrenmeliydim. Bu adam kimdi? Benimle ilgisi var orası kesin. Bu kadar şey tesadüf olamaz. Temiz bir uyku çekip yarın sabah erkenden bu işin peşine düşecektim....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kiralık Aşk
ActionBen babamı öldürdüm. Ben senin babanı da öldürdüm. Evet evet senin de. Üzgünüm... Aşk diyince aklıma direk onun adı geliyordu. Güzellik diyince o güzeller güzeli yüzü. Sadakat diyince o yumuşacık kalbi. Çok aşık olmuştum ben. Mutluyum... (Diziyle h...