Sanal arkadaşım

B.1:Öykü'nün Ölen Ruhu

Selam askolar

Moon geldi

OY VERİP YORUM YAPMAYI UNUTMAYINNNNNNNNNN

B.1:Öykü'nün Ölen ruhu

~teşekkür ederim
Yanımda olduğun için...

Aradan geçen uzun bir ara sonra benim bildiğim kadarı ile öykü ve babasının kaldığı daire yi arıyorduk. "aha işte burası" diyen annem'in üzerine gösterdiği isime baktım Ahmet demir babasının ismi yazıyordu ile bastık ve kapının açılmasını bekledik.

13.kata çıktığımızda hemen dairenin önünde duruyorduk "kızım önden sen gir. Müsait olmayabilirler" diyen babamı onaylayıp zile bastım. Kapıyı açan ahmet amcanın ortağı İsmail abiye gülümseyip içeri geçtim.

"yavuz hoş geldin  inci abla sende" dedi ve ardından annem de içeri geçti "hoş geldiniz de sizin ne işiniz var. Yani yanlış anlamayın şaşırdım" dedi. İsmail abi babamın kuzeniydi ve Ahmet amca ile İsmail abi vesilesiyle tanismişlardı.

Öykü ile görüntülü konuştuğumuzdan odasını bildiğim için hızlıca odasının kapısı önüne gelmiştim. Ne hissediyordum peki? Özlem mi? Hayır, endişe ve heyecan vardı. Onu o kadar özlemiştim ki özlem duygusunu kaybedecek kadar.

Kapısını tıklattım ve cevabı beklemeden odaya girdim. Kapıya arkası dönük bir şekilde yatağında yatıyordu "ya baba ben sana daha kaç defa soyliyicem, ben cevap vermeden odama girme diye" Ahmet amcaya kızdı.

"sence benim Ahmet amcaya benzer bir yanım varmı?" dedim. Gerisi klasik yıllar sonra buluşma hikayesi, nasıl geldin felan.
Dakikalar geçti ve öykü bana bir daha sarıldı. "e hadi ama ne oldu? Telefonda konuşurken ağlıyordun" dedim sabırsızlıkla.

"bekle anlamıyorum"

İki gün önce öykünün yaşadıkları

(yazarın anlatımıyla)

Öykü evde tekdi, babası ise toplantısı olduğu için şirketteydi. Çok tanınmasada bir giyim markaları vardı. Öykü canı sıkıldığı için sevgilisi efeyi çağırdı.

Efe eve geldiginde öykü onu karşıladı ve çok güzel bir gün yaşandı. Efe evine gideceği zaman kapının önünde sarılırken fazla yakınlaştılar. "eğer öpmemi engellersen daha kötü öperim" diyerek öykünün dudaklarına yöneldigi sırada eve Ahmet geldi.

"lan siz ne yapıyorsunuz burada?" diye cıkıştı, "baba vallahi göründüğü gibi değil" diyerek kendini açıklamak istedi öykü. "ne olabilir başka dudağında yemek kaldı bu çocuk da ağzı ile senin ağzını mı temizliyor?" Ahmetin söylediği şeye öykü hayretle bakıyordu.

"ben kızınızı çok seviyorum" dedi efe "Allah Allah öyküyü bende çok seviyorum. Görüyormusun öykü seni nası da çok seviyorlar. Biri kıyamıyor, öteki ağzının içine giriyor" diyerek efenin dediğine çıkıştı Ahmet.

"baba yanlış anladın" dedi tekrar öykü, Ahmet "bak diyelim ki az önce yaşananları yanlış anladım ama siz neden hâlâ dip dibesiniz" dedi büyük bir sakinlikle.