Damla bazen böyle yerden yere sürükliyesim geliyor. Masadan kalktı o motorcu çocukların yanına gitti. Kumral kıvırcık saçlı çocuk ile konuşuyor acaba ne konuşuyor. Damla o çocuğun yanına oturdu. Kafanı kırayım senin Damla. Aradan üç dakika geçti sonra Damla parmağı ile benim oturduğum masayı gösterdi. Herkes bana bakıyor ne yapmam gerek şimdi el mi sallasam yok o ne öyle sadece tebessüm edeyim. Onlara bakıp tebessüm ettim sonra hepsi bana gülümsediler. Gözüme bi çocuk takıldı kumral, gözleri köyü kahverengi, dudakları dolgun ve elmacık kemiği bile uzaktan belli oluyordu. Onla göz göze geldik ve gözlerini ilk çeken ben oldum. Kafamı masaya çevirip tatlımı yemeğe devam ettim. Bilmiyorum ama bir kişi ile göz göze gelince gözlerimi kaçırasım geliyor. Aradan on beş dakika geçti Damla yanıma geldi ve giriyoruz dedi. Bu da iyice annem gibi emir vermeye başladı.
Çantamı koluma takıp hesap ödeme yerine gittim. Hesabı ödedikten sonra Damla'nın yanıma gittim. Dışarı çıktığımız gibi o çocuklar karşımızda duruyorlardı. O kıvırcık ile göz göze geldim birden benle konuşmaya başladı. "Selam Ahenk ben Ertuğ. Damla azıcık da olsa senden bahsetti bize."dedi. Damla beni şimdi ne övmüştür birde abarta abarta övmüşse. "Memnun oldum Ertuğ."dedim. Onlarla o yakın değilim o yüzden kısa cevap ve biraz mesafeli davranmak daha iyi. Ertuğ'nun yanında olan bı çocuk konuştu."Barın bende. Biladerlerimi tanıştırayım sana şu kendini havalı zanneden Cavit ve motor konusunda uzman olan Ahlas. Motor demişken Damla bahsetti mot-" Barın sözünü kesen Ahlas denen çocuk oldu. "Motorları sevmiyormuşsun."dedi. Ona baktım bana boş boş bakıyordu.
"Motorları sevmiyorum diye bişey söylemedim. Motorları seviyorum ilgim var açıkçası sadece trafik kazaları çok fazla oluyor."dedim. Bana hespi baktığı için çekindim o yüzden Damla'ya baktım oda bana baktı ve anladı bakışlarımdan. "Biz artık gidelim sonuçta herkesin işi var. Ertuğ bu arada hesabımı yazmıştım istediğin zaman yazarsın."dedi gülümseyerek. Herkes gözünü benden çekip artık Damla'ya bakmaya başladılar.
Damla dakka bir gol bir gene birileri ile flört etmeye başlamış."Tamam ben sana yazarım konuşuruz senle. İsterseniz sizi bırakalım gidiceğiniz yere."dedi. Damla tamam diyeceğini bildiğim için ben konuştum.
"Yok hiç gerek yok biz gideriz yakın zaten gidiceğimiz yer. Bu arada bir günde konustuğunuz insanlarla samimi olmayın."dedim. Bunlar bana şaşkın bakmaya başladılar. Ahlas ve Damla kaşları çatık bir şekilde bakıyorlar. Yanlış bir şey söylemedim. "Neyse görüşürüz başka bı zaman kendinize dikkat edin."dedi Damla. Kolumu sert bı şekilde tutup eve götürmeye başladı. Şuan konuşmuyor ama evde kıyamet kopacak.
💐
"Ahenk güzel arkadaşım sen iyi misin? İnsanlarla sosyelleşmeye çalışıyorum sen gene aynı tavrını ortaya koyuyorsun. Yani insanlar senin düşmanın mı ben de biliyim ona göre sana karşı tavrımı ortaya koyayım nedersin?"dedi Damla. Damla'nın saçmalama saati başladı."Damla abartıyorsun sadece tanımadan etmeden pat diye tanışıyorsun. İyi mi kötü mü onu bile bilmiyorsun. Ben sana sosyelleşme demiyorum ki sadece insanları analiz et öyle tanış diyorum."dedim. Güven problemim yok benim ama arkadaşlarım güven problemlerin var diyip duruyorlar.
"Umrumda değil bunun hakkında kavga etmek istemiyorum. Ben onlarla çok güzel arkadaş oldum. Sıcakkanlı insanlardı ayrıca ama bi kişi hariç Ahlas dene çocuk."dedi.
"Onda hak veriyorum. Dedem den sonra en sert bakışlı insan olabilir. Bir insan bu kadar ciddi olunmaz bence öyle sert sert bakıyor. Uzaktan bakınca katile benziyor."dedim. Damla sözlerimden sonra sırıtmaya başladı. "Neyse gidiyim de odama azıcık Ertuğ Beyle konuşayım."dedi ve odasına gitti. Cidden şu kızın flört işleri beni bitiricek.
Odama gittim ve pijama takımımı giydiğim gibi yatağa girdim. Akşam yemeğimi ara sıra yerim. Kıtlıktan çıkar gibi yemek yiyen birisi değilim. Telefonum dan ard arda bildirim geldi. Telefonu elime aldım ve Damla'nın yeni arkadaşları bana takip isteği atmışlar. Barın, Ertuğ ve Cavit istek atmış ama Ahlas atmamış. Of banane ondan isterse istek atsın isterse atmasın.
Damla kapımı pat diye açtı. "Mal mısın Damla? Sorunlu musun?"dedim. Salak yüzünden korktum.
"Ahenk çabuk o istekleri kabul ediyorsun."dedi. Bunun için kapımı alacaklı şekil açıp girmiş manyak. "Pardon senin arkadaşlarını ben niye isteklerini kabul ediyorsun ve bana niye istek atıyorlar."dedim.
"Uyuz musun sen be! Çocuklar atmış işte kabul et. Hem sadece benim arkadaşlarım değil senin de arkadaşların olucak onlar."dedi. Şu kız şu huyundan asla vazgeçmiyor. İlla bana zorla bir şeyleri yaptıracak. "Tamam Damla şimdi istekleri kabul edicem sen de şimdi odamdan çık."dedim ve gitti. Telefonu elime alıp isteklerini kabul ettim ve geri istek attım onlara.
Telefonla baya bı ilgilendikten sonra saate baktım. Saat 01.20 uykum yok ama uymamlazım sabah kalkmak zorundayım. Telefonu yaptığımın altına koyup uyku dalmaya başladım.
💐
Sabah alarmı ile uyandım. Yataktan kalktım yatağımı toplamak şuan hiç istemiyorum. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Odama giderken salonda katil dizisi izleyen Damla gördüm beni bekliyordu hazırlamış bir şekilde. Gardırobumu açıp üstüme beyaz sıfır kollu crop altıma mavi jeans pantolon giydim. Çantamı alıp salondaki Minel'e seslendim. Kapıdan çıktığımız gibi okula gitmeye başladık.
Salon2 ye girdik Damla'yla. Salon da bı kaç kişi vardı. Orta kısımda çok kişi yok diye oraya oturduk. Dersin başlamasına 5 dakika kalırken elime telefonu alıp instagram da dolanmaya başladım. Yukarıdan bildirim geldi ve şaşırdım. Neden attı ki bu istek aralarında beni sevmeyen yüzü mahkeme duvarı olan kişi bana istek atmış.
Ahlas Adal seni takip etmek istiyor
