2.İKİ CEPHENİN DÜŞMANLARI

34 11 14
                                    

Merhabalar♡

Uzun zamandır yoktum ve aslında böyle bir ara vereceğimi tahmin etmezdim ama yaşadığım zaman sorunu sebebiyle bölüm yazmakta zorlandım.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum,iyi okumalar.

                 İ K İ  C E P H E N İ N

                 D Ü Ş M A N L A R I

ALAZ“Ruhu kirlenen her katil yarattığı batağa geri saplanacak”

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ALAZ

“Ruhu kirlenen her katil yarattığı batağa geri saplanacak”

İçinde annemin olduğu tüm anılarımı yıkıp atmıştım bir kenara çünkü onlar bana sadece acı veriyordu.Bazen o acıya o kadar kaptırıyordum ki kendimi sanki kalbim göğüs kafesimin içinden sökülecekmiş gibi hissediyordum.Çoğu zaman ölmesinin onun için çok daha iyi olduğunu,yaşamaya devam ederse canının acıyacağını düşünürdüm.Gözlerimin önünde güvenini yitirdiğini,sevgisini kaybettiğini ve en kötüsü ailesine olan inancını kaybettiğini farketmek onun tek çocuğu olarak acı verirdi bana.

Benim kaldığım odanın yanındaki oda anne ve babama aitti,normal şartlarda o odanın hep mahremiyete sahip olduğu gerekçesi ile evdeki hiç kimse giremezdi ama o gece ilk defa tek başıma o odaya girmek zorunda kalmıştım.Annemin yüksek sesi,babamın kırdığı tablo ve vazoların sesi odada çınlarken,küçük yatağımın bir köşesine dizlerimi karnıma çekerek oturmuş,seslerin kesilmesini umutsuzca bekliyordum.Bazen babamın eve geç gelmesi hayatımdaki en büyük mucize olurdu çünkü erken geldiği zaman annem henüz uyumamış olurdu ve bu da kavganın başlamasına sebep olurdu.

Bir an için seslerinin yalnızca basit ve saçma bir sebepten dolayı bu kadar yükseldiğini düşünmüştüm ama her zaman ki gibi basit değildi.

“Bugün buna son vereceğim,bir daha sesini duymayacağım!”bu söz hayatımın en sade ama en acı sözüydü,bunun ardından gelen kesilmek bilmeyen silah sesi benim odamda da büyük bir çığlığa sebep olmuştu.Yatağımdan hızla inip onların odasına doğru koşarken küçük yaşta bir çocuğun yaşayacağı en büyük travmaya doğru koşuyordum aslında.Ağır ve küçük ellerimin kuvvetine karşılık gelemeyeceği kapıyı açarken,kapının küçük aralığından uzanan kanlı ince bir el görünüyordu.Kapıyı tamamen açtığımda karşımda yerde yatan bir kurban ve elindeki silahla ne yapacağını bilemeyen bir katille karşı karşıyaydım.

“Anne!”

Kolay kolay ağlayabilen bir çocuk değildim çünkü katil olan o adam “Erkekler her zaman güçlüdür"diye öğretmişti bana...ama şimdi bir kadına el kaldıracak kadar aciz bir adamken nasıl erkekler her zaman güçlüdür diyebilirdi ki?

Yere eğildi,yavaşça yanıma yaklaştı. “Oğlum...”omzuma dokunan ellerini üstümden itip,geri çekildim. “Sus!katilsin sen!”başını bunu reddedercesine salladı,oysa ki katil oydu. “Ben yapmadım Alaz,bunu o istedi kendine o kıydı”küçük bir çocuk olmanın en kötü yanı bazı yalanların inandırıcı gelmesiydi,gözlerimle görmemiştim onu suçlasam bile kanıt olmadığı için asla ceza almayacağını biliyordum ama annem bu kaderi yaşarken sessiz kalamazdım.

SARMAŞIK:ZEHİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin