İyi okumalar:))
*Her kesik bıçak veya silah ile açılmadığı gibi,her dikiş de onu iyileştirmek için atılmamıştır.
⛓️Siyah,ince fularım camdan içeri giren uğultulu rüzgar eşliğinde savrulurken,şarap dolu kadehimi dudaklarıma götürdüm.Elim masa örtüsünün kenarını sıkarken,gerginligim bir üst seviyeye taşınmıştı. “Sen sabahları içmeyi sevmezdin,demek ki huyun değişti ya da karakterin"Mira,kadehimin üstüne biraz daha şarap koyduktan sonra kollarını önünde bağlayarak bana baktı. “Demek bizim hınzır bu zamana kadar saklamış duygularını,gerçi biraz hissediyordum ama ben sana belli etmiyordum”omuzlarını silkerek kadehi dudaklarına götürdü.
“Eminim öyledir.”hafifçe gülümsedim ve parmak uçlarımı kadehin çevresindeki şarap damlaları üzerinde gezdirdim. “Ya o ne olacak?karar vermek zorunda kalacak mısın yoksa gerek yok mu?”anlamayarak kaşlarımı çattım. “Ne kararından bahsettiğini bilmiyorum”gülümsedi. “Alaz ve Fırat kararından bahsediyorum,hangisi?”Gözlerim kasılana dek açıldı,boğazımı temizleyerek cevap verdim. “Daha fazla saçmalamaya devam edeceksen buradan gideceğim Mira.”gerilmişti,başını sallayarak beni durdurdu.“Hayır Almila,sadece öylesine konuşuyordum,beni yanlış anlama lütfen.”Gözlerimi masanın aşağısına indirerek ondan uzaklaştırdım.Dudaklarımı birbirine bastırırken,üstündeki şarap tadı dilime yayılıyordu.
“Bana kızdın mı?”
“Kızmadım.”Kadehimi elime aldım ve camın karşısına geçerek caddeye baktım.Dün geceden kalan anılar kesik kesik aklımda tekrar canlanırken,derin bir iç çektim.Hem üzgün hem de yorgun hissediyordum.Yıllarca arkadaşlık ettiğim hatta kardeş gibi gördüğüm bir insanı sırf gönül işleri yüzünden kaybetmek canımı acıtırdı.Ama kendimi istemediğim bir duruma sokamazdım da.
“Dün gece baya magazin bilgisi toplandı,kesin sende kaynamışsındır arada.”
“Buna şüphem yok.”Kadehimi tekrar masanın üzerine bıraktıktan sonra,telefonumu elime aldım ve gelen bildirimleri kontrol ettim.İçlerinde dikkat çeken veya iftiralarla dolu saçma haberler yoktu. “Şu anlık her şey normal görünüyor,herhangi bir saçmalık yok.”Mira kendi kendine söylendi ardından ona baktığımı anlayınca konuştu. “Küfür ettim de...”hafifçe gülümsedim. “Bu aralar hepimizin yapabildiği tek şey bu;küfür etmek.”başını sallayarak beni onayladı.
“Sende bir şeyler yok mu Mira?kendi bildim bileli benimle hiç bu konuları konuşmazsın.”Mira gözlerini kaçırarak,arkasına yaslandı. “Bildiğin neyse o Almila,kimse yok bomboş bir hayatım var.”Ona her ne kadar üzülsemde en azından hayatında olan birinin yükünü taşımak zorunda olmadığı için mutluydum.“Bu benim kaderim,kaderim benim bu”Mira kendi kendine söylenirken sesli bir kahkaha attım. “Bu aralar biraz fazla efkarlıyız sadece.”
“Sadece bu aralar mı sence?ben kendimi bildim bileli böyleyim.”Mira’nın cümlesinden sonra başımı cama çevirdim,Fırat'ın evin önüne yaklaşan arabasını gördüm.Araba nihayet evin önünde durduğunda arabadan indi,yorgun ve bitkin göründüğü gibi üstü başı hala aynı ama dağınıktı. “Fırat geldi.”sessizce mırıldanırken Mira yanıma koştu.
“Çocuğu ne hale getirdin,aşktan yandı bitti kül oldu.”
“Mira!”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARMAŞIK:ZEHİR
Teen FictionYıllarca susulan her şey bir leke olarak kalmaz mı içimizde?temizlenir mi o leke? Sarmaşıklar zehirlerini yaydıkları zaman kurtulmanın bir yolunu bulabilir miyiz? Almila Elçin,henüz 24 yaşında bir genç kız iken hayatlarının temelini oluşturan kişiyi...