on birinci bölüm

101 6 0
                                    

19 yıl önce

Küçük  kız babasının koltuğuna oturmuş toplantıya gelecek adamları bekliyodu daha 5 yaşında olmasına rağmen babasının işine ilgi duyardı
Kapının tıkanması ile efsun heyecanlanıp babasının yanına gitti kapı açılınca içeri otuz yedi otuz sekiz yaşlarında bir adam yanında ise sekiz yada dokuz yaşında bir erkek çocuk geldi hasan bey elini (efsunun babası)uzattı

"Hoşgeldiniz Fırat bey"

" Hoşbulduk hasan bey"

" Bu beyefendi de kim"

" Oğlum karan "dediğinde karan elini uzattı

" Ben karan memnun oldum"

" Bende memnun oldum küçük bey"

" Küçük değilim ben dokuz yaşındayım"

" Ah çok pardon karan bey" dediğinde karanın yüzünde gülümseme oluştu ardından efsun atladı

" Ben efsun merhaba"dedi gülümser bir yüzle

" Merhaba " dedi sadece merhaba kuru kuru merhaba demişti

" Oyun oynayalım mı burası çok sıcak gel benimle" diyip karanın kolunu tuttu

" Ne oyunu kızım ben toplantıya geldim"

" Görende kocaman adam sanar"  dediefsun içinden fısıldayarak

" Ne dedin sen bir daha söyle"

" Bişey demedim" ardından babasına döndü
" Babacım görkem burda mı "

" Burda kızım "

" Ben onun yanına gidebilir miyim"

"Tabi kızım gidebilirsin"

" Teşekkür ederim babacım "diyip kapıya doğru yürüdü ardından karanda babasına sordu

" Baba bende gidebilir miyim "

"Git oğlum "karan başını sallayıp dışarı çıktı.efsunu ararken köşede çocuğun tekiyle oyun oynadığınız gördü yanlarına gitti

"aaa karan sende mi geldin "

" Görmüyo musun geldiğimi "

"Efsun kim bu"diye sordu görkem

" Karan ben efsunun abisi"

"Abim değilsin"

" Abinim "

" Değilsin "

" Abinim"

"Değilsin ya değilsin niye anlamıyosun benim zaten bir abim var " diyip ağlamaya başladı efsun

" Efsun ağlama gördün mü yaptığını git burdan"dedi görkem

" Sana mı sorucam gidip gitmemeyi"

"Evet efsunumu ağlatamazsın"

" Efsunumu demek"

" Evet"karan görkemin yanına yaklaşıp kulağına fısıldadı"efsunu sevdiğini biliyorum gitmezsen ona söylerim "dediğinde görkem korkmuştu çünkü söylemek istemiyodu

" Efsun benim gitmem gerek "diyip arkasını dönüp koştu karan efsunun yanına oturup sessizce bekledi

" Özür dilerim "dediğinde efsun inanmamıştı karan ondan özür dilemişti

" Önemli değil "

" Önemli "

" Değil"

"Önemli"

" Değil"

" Karan yine aynı şeyi yapıyosun benle inada girme"

"Sende benle inada girme efsun"

" Tamam abi"

" Abin değilim ben"

" Az önce abim olduğunu söyledin"

" Yanlış söylemişim demek ki"

" Anladım görüşürüz karan"

" Gidiyo musun"

" Evet"

Bir dakika"dedi karan ayağa kalkıp ceketinin cebinden kendi yaptığı kolyeyi çıkardı

"Al "

"Bune"

" Kolye"

" Onu görüyorum neden bana veriyosun"

" Bunu kendim yaptım sana vermemin sebebini de bilmiyorum"

" Nasıl bilmiyorsun"

" Bilmiyorum işte çok soru sorma gidiyorum ben"

" Peki görüşürüz"

" Görüşürüz müyüz emin değilim efsun"dedi karan içinden fısıldayarak

" Ne dedin duyamadım"

" Bişey demedim görüşürüz"

" Görüşürüz karan" orda o iki çocuk ilerde kaderin onları birleştiriceğini bilmeden birbirlerinden ayrıldılar

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

töreye mahkum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin