San ona yalvaran iki çift göze bakmıştı, derin bir nefes aldıktan sonra konuşmuştu.
"Hızlı olun fazla zamanım yok."
San kısa boylu çocuğun uzun boyluya baktığını gördü ardından uzun boylu kafasını sallayıp konuşmaya başladı.
"Benim adım Yunho, bu da arkadaşım Wooyoung-"
"Ne?"
"Evet lütfen bizi dinle, buraya bir kaç hafta önce geldim ama nasıl geldim inan hiç bilmiyorum çünkü net hatırlıyorum en son arkadaşımla eve yürüyorduk uyandım burdaydım sana yemin ederim burda sadece düşündüğün gibi insanlar yok, Wooyoung çok küçükken ailesi tarafından satılmıştı buraya daha onun gibi bir sürü burda hapis olan insan var nolursun bize yardım et, eğer burdan çıkamazsak bizim hayallerimiz ve bütün umudumuz yıkılır nolursun-"
Tuvaletin içine birinin girmesiyle hepsi yerinde çivilenmişti.
Mingi şaşkınlıkla tuvaletin içindeki arkadaşını ve tanımadığı iki kişiyi daha görünce San'a dönüp konuşmuştu.
"San, bunlar kim oğlum?"
Mingi karşısında ona bakan iki kişiyi iğrenerek bakıp konuşmuştu.
"B-bunlar burdan kurtulmak isteyen-"
"Bayım lütfen bize yardım edin bizi nolursun kurtarın eğer patronumuz burda olduğumuzu bilse bizi diri diri yakar."
Wooyoung'un gözünden bir damla yaş düşmüştü ve Mingi'nin kolundan tutmuş yardım dilenmişti.
Mingi sinirle ona bakıp sert bir şekilde onu itmişti, Wooyoung yere düşerken Yunho hemen onun yanına gitmişti.
"Siktir! Bir daha o pis ellerinle dokun elime bak bakalım ne yapacağım sana, pis yaratıklar."
Yunho sinirle yerinden kalkmış Mingi'nin tam karşısında durmuş sinirli gözlerini ona dikmişti.
"Sen... sizin gibilerden yardım istediğimiz için kafama sıçayım pislikler."
Mingi gülüp sinirle kaşlarını kaşımıştı.
"Şu sürtüğede bakın şu ettiği laf-"
Mingi yüzüne yediği sert yumrukla kafasını eğmişti. Dudağının kenarı kanıyordu. Şaşkınlıkla kafasını kaldırıp Yunho'ya bakmıştı. Pekiâlâ böyle bir şey beklemezdi karşısındakinden.
Tam o da elini kaldırıp ona vuracakken hepsi duydukları sesle kapıya doğru bakmıştı.
"Mingi? San?"
Kwon'un sesini duymasıya Yunho ve Wooyoung acele ile çıkmışlardı.
"Görmediniz bizi tamam mı?" Wooyoung, San'a bakarak öyle demişti. San hâlâ şaşkınlıktayken kafasını sallamıştı, onlar çıktıklarında çıktıkları kapıyıda kilitlemiş kaçmışlardı tam o sıra Kwon tuvaletin kapısını açmıştı.
"Siz ikiniz... ne yapıyorsunuz burda?" Kwon şaşırarak konuşmuştu, Mingi'nin konuşmasına izin vermeden San konuşmuştu.
"Ah tuvaletin yolunu bilmiyordum Mingi'de bana burayı söyledi böyle pis bir yer beklemediğim için Mingi'yede yumruk attım beni kandırdığı için."
San öyle hızlı bir yalan uydurmuştuki sıcakladığını hissetmişti. Mingi onun bu yalanını dinlerken tam bir şey diyeceği zaman San onun kolunu sıkmıştı.
"Evet, evet öyle." Demişti Mingi'de gülümseyip, dudağı acıyordu.
Kwon ikiliye şüpheyle bakarken kafasını sallamıştı gülümseyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Youth || YunGi
FanfictionYunho'ya büyük bir ihanet edilmişti... Uyandığında kendisini fuhuş evinde kesinlikle beklemiyordu.
