Bölüm şarkıları : Sezen Aksu: Zalim
Sezen Aksu: Güllerim Soldu( Her son yeni bir başlangıç mıydı? Her başlangıç birşeylerin sonu muydu ? Ne olduğunu bilmiyordum ama sanırım yavaşça mutluluğa adım atıyordum.)
(...)
Bir defasında evimize yakın bir parkta ödevlerimi yapıyordum. Ablam da benimleydi ama arkadaşları gelince onlarla birlikte salıncakta sallanmak istemişti. Benim yetiştirmem gereken ödevlerim vardı ve ben çardakta oturmuş onları yapıyordum.
Parkın yanında oturan iki tane sınıf arkadaşım vardı . İkisi kuzenlerdi ve her zaman insanları aşağılarlardı. Ben ödevlerimi yaptığım sırada yanıma gelip oturdular.
" Biz ödevleri çoktan yaptık. "
Bana hava atıyorlardı ,sesimi çıkarmadım. Zaten birkaç gündür kendimi yorgun ve halsiz hissediyordum. Bunu anneme söyleyemiyordum çünkü böyle olduğumu söyleyince hemen beni iyileştirmek için elinden geleni yapıyor ve beni okula yollamıyordu.
Eğer okula gidemiyorsan Çınar'ı da göremiyordum ve okuldan sonra annem Çınar'ın yanına gitmeme de izin vermiyordu.
Sonra kalemtraşımın yere düştüğünü fark ettim ama eğilip almadım. Ödevlerimi yazmaya devam ettim, ama ikisi de bana bakıp gülüyorlardı, bunu önemsemedim. Kalemimin ucu kırılınca açmak için kalemtraşı yerden eğilip almak istedim. Az önce yerde olan kalemtıraşım yerinde yoktu. Kalemtıraşımı yanımda olan kuzenler almıştı ve bunun için bana gülüyorlardı.
Aklıma annemin nasihatleri geldi ve bu nasihatleri onlara söylemeye karar verdim.
"Hırsızlık çok büyük bir günahmış annem söyledi . Eğer bir kişinin izni olmadan onun eşyalarını alıyorsanız bir şekilde sizin de eşyalarınız alınacaktır. Annem bana böyle söyledi. "
Kalemtıraşımı onlar almıştı, ama ben onlara neden aldınız demedim. Belki de onlara hırsızlık damgası vurmak istememiştim.
Sonra kalemtraşımı alan kız kalemtraşımı yere attı, belki de sözlerim işe yaramıştı. Sonra eğilip onu bana geri verdi. Evet dedim içimden eğer bir kalp yumuşaksa ve içinde kötülük bulunmuyorsa yaptığı kötülüğü geç de olsa kalbi ile ya da eliyle düzeltecekti.
Geçmişte çok anıma gidiyordum. Bunun gibi birçok örnek hayatımdan gelip geçmişti. Ama ben anneme yapılan kötülüklerin bir türlü sindiremiyordum. Annem kötülüğe kötülükle cevap verme derdi ama anneme yapılan kötülüklere cevap vermemin zamanı gelmişti.
O gece ablamla hiç konuşmadık ben dizinde uzandım öylece . Ablamda utançla bana bakmadan uzanıp uyudu. Bir şey saklıyor gibiydi ve ben sakladığı şeyi bulmak istiyordum, ama bulmaya gücüm yoktu.
Aradan birkaç ay geçmişti Çınar ile her şey çok iyi gidiyor ve arkadaşlarımdan tebrik mesajları alıyordum. Bir mutluluk yaşıyordum ama sanki bu mutluluğun içinde bir kötülük büyüyordu. Tam mutlu olacağım derken yine bir şeyler çıkıyordu, çıkmasa bile öyle bir hissiyat veriyordu.
Çınar ile bugün yaşayacağımız evi tutmaya karar vermiştik . Tuttuğumuz ev ablamlara yakındı, Çınar gidip eve bakmak istiyordu, eğer beğenmezsem evi değiştireceğini söylüyordu. Babam bu aralar sık sık bize geliyor, yemek yiyor ve sohbet ediyordu. Ablam ile Fatih de sürekli bizde kalıyordu. Annem de sesini çıkarmıyordu ama babamdan boşanacağını kesin dille söylüyordu. Sadece babam bunu duymamazlıktan geliyordu.
Her şey rüya gibi güzeldi, bazen bu olanların gerçekliğini sorgulamıyor da değildim. Sanki her şey bir anda bozulacak her şey kötüye gidecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIR PERDESİ
Roman pour AdolescentsDans ediyorduk ama bu son dansımızdı biliyordum. Gözlerimi açtığımda bana bakan kahverengi gözlerinde takılı kaldım. Belki de kahvesine gömdü beni.Bilmiyorum. ''Hiç mi sevmek istemedin beni.'' Dediğimde elleri kaskatı kesildi. Bu konuşmayı asla bekl...